Daha önce eşcinselleri hedef alan açıklamaları ile gündeme gelen, cennetten ev vaadeden, "Fakirlik Allah'a yakın olmaktır" diyerek 1 milyon TL'lik makam aracıyla gezen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Ahiret inancı olmayan insandan her türlü kötülük beklenir" diyerek yine şaşırtmadı.

O zaman çok uzatmadan sorayım;

Karı-kocaya tecavüz eden cinci hoca'da, cinciye giden karı-koca'da ahirete inanıyordu.

Dinci Ensar Vakfı'nın yurdunda kalan 10 çocuğa tecavüz eden Muharrem Büyüktürk'te de ahiret inancı vardı.

12 yaşındaki küçük kız çocuğuna cinsel istismarda bulunan Uşşaki Tarikati lideri Fatih Nurullah takma adlı Eyüp Fatih Şağban'ın da ahiret inancı vardı.

Müritlerini badeleyen Şeyh Uğur Korunmaz'ın da ahiret inancı vardı.

Konya'da 7 erkeğe tecavüz eden Faruki Tarikati lideri Süleyman Işık'ın da ahiret inancı vardı.

Urfa'da çocukları istismar eden Kadiri Tarikati lideri Büreyde Öncel'in de ahiret inancı vardı.

Adana’da biri çocuk 4 kıza tecavüz eden mehdi Mustafa Almas'ın da ahiret inancı vardı.

14 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz eden Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez'in de ahiret inancı vardı.

Google'da 'Tecavüzcü İmam' diye aratın ve çıkan sonuçları görün.

Hepsinin ortak noktası 'Ahiret' inancıydı, hepsi cennet vaat etti, hepsi dini kullandı, yalanlarını, sapıklıklarını, alçaklıklarını, iğrençliklerini din ile perdelediler.

Şimdi Erbaş'ın, "Ahiret inancı olmayan insandan her türlü kötülük beklenir" sözlerini tekrar düşünün.

Ahiret inancın varmış yokmuş banane, kime ne?

İnsanca yaşıyorsan ister ahirete inan, ister  çilekli pastaya, ister ateşe inan ister ateşin yaktığı oduna.

Bakın memleketi belleyen Erdoğan'ın bile ahiret inancı var.

Daha ne diyeyim?