Bundan iki gün önceki yazımda ırkçılığın ve milliyetçiliğin tarifini yapmıştım.

Irkçılar, milliyetçiler ve faşist ideolojiler ile donananlar, göçmenlerin topluca yaşadığı yerlere her an baskın yapabilir diye uyarmıştım. Hanau'daki ırkçı, milliyetçi ve faşist saldırı benim ve benim gibi düşünenlerin ne kadar haklı olduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Hessen eyaletinin Hanau kasabasındaki nargile bara yapılan silahlı saldırıda faşistler, 9 kişinin canına kıydı. Bu savunmasız 9 insan vahşi ve ırkçı saldırıda hayatını kaybetti.

Saldırgan faşist ayrıca silah atışı öğrenmek için de derneğe kayıt olmuş ve silah ruhsatı almış. Bu şahıs aynı zamanda yabancılara karşı faşizanca bir mektup kaleme alarak ardında bırakmış.

Buna rağmen tedbir alınmaması ise başka bir olgu. Faşistler ellerini kollarını sallayarak geziyor ama tedbir alınmıyor.

Hergün Almanya'da toplum içinde gezdiğim için ırkçılığın, milliyetçiliğin toplumda nasıl geliştiğini görebiliyorum.

Almanya'da gün geçmiyor ki göçmenlerin topluca bulundukları yerlere saldırı yaşanmasın.

Bu saldırıların göçmenler ile sınırlı kalmadığı da ortada, Kassel'de CDU'lu Kasel Valisinin öldürülmesi ve çok sayıda mahalli politikacının tehdit edilmesi de bunun en açık örneği.

Geçmişde NSU'lu faşistler'in 8'i Türkiye kökenli 10 kişiyi öldürmesi, ardından Hanau katliamına kadar uzandı.

Angela Merkel 'Irkçılık bu toplumda bir zehirdir' diyor ama buna karşı nedense köklü önlemler alınmıyor.

Alman tarihi geçmişte kanlı olaylarla dolu olmasına rağmen, önlem alınmıyor.

Devlet aynı zamanda bu saldırganların yakalanmaması için göz mü yumuyor?

Irkçılığa, milliyetçilik ve yabancı düşmanlığına karşı neden tedbirler alınmıyor.

Irkçılıkla mücadele edilmedikçe, kafalardan yabancı düşmanlığı atılmadıkca, daha çok kişi bundan zarar görecek.

Göçmenlerin topluca yaşadıkları yerlere faşist saldırıların olmaması için köklü tedbirler alınmalı.

Faşistlere silah ruhsatı verilmemeli.

Silahla atış öğrenilen dernekler gözden geçirilmeli.

Toplumda ırkçılığa karşı köklü tedbirler alınmalı.

Kafalardan ırkçılığın, milliyetçiliğin ve yabancı düşmanlığının silinip atılması için kapsamlı ve uzun soluklu mücadele gerek.

Göçmenlere ikinci sınıf insan muamelesi yapılmamalı.

Göçmenlere her türlü politik ve sosyal haklar verilmeli.

Bunlar yapılmadığı sürece faşist saldırılar maalesef her zaman yaşanacak.