17 Ağustos cuma akşamı, Hessen Eyaleti’nde bulunan Gießen şehrinde Hiroşima-Nagasaki anmaları kampanyası çerçevesinde, Hessen Sol Fraksiyonu çatısı altında bulunan aktif gruplarla bir toplantı gerçekleştirildi. Sendikalardan KP’lere, gençlik örgütlerinden basın emekçilerine dek temsilcilik düzeyinde katılım sağlanan bu toplantıya Willi van Ooyen davet edildi.  

Sol Parti’nin 2019‘a dek verilerle; Almanya çapındaki tüm silah üretim ve askeri eğitim merkezlerini, silah ihracat-ithalat ağlarını, bu ağlarda yer alan bankaları-şirketleri, diğer ülkelerle silah alışverişlerinin listelerini içeren ve “Silahlanma Atlası” olarak hazırladığı kitapçıklar tanıtıldı. Willi van Ooyen, Barış Hareketleri olarak 2019’a dek bu bilgileri rahatlıkla döküme edebildiklerinin, ancak son beş yıldır bunun neredeyse imkânsız hale getirildiğinin altını çizdi. Bu atlas tek tek eyaletler düzeyinde detaylandırılmış. Sadece 82 sayfadan oluşan Hessen Eyaleti atlasına baktığımızda dahi, adım attığımız her şehirde bankalardan uluslararası şirketlere dek hepsinin bu çarkta aldığı yeri belgeleriyle görmemiz mümkün. 

Willi von Ooyen: 1976’dan 1990’a dek, Alman Barış Birliği içerisinde aktif olarak faaliyet yürütür. 2008’den 2017’ye dek Hessen Eyalet Parlamentosu’nda Sol Parti’yi temsilen milletvekili olarak görev yapar. Nisan 2017’de bu görevi bırakır. Bugüne dek Barış Hareketleri içerisindeki sorumluluklarını aralıksız olarak yerine getirir.

Toplantının amacı, bu tarihi anma vesilesiyle: Öncelikle atom silahlarının yeniden güncellenmesine karşı neler yapılabileceğini değerlendirmekti. Buna bağlı olarak, AfD ve onunla birlikte Avrupa Parlamentosu’nda karar-yetki hakkı almayı hedefleyerek, özellikle İtalya, Fransa ve Avusturya’da da tetiklenmeye çalışılan “milliyetçilik-vatanseverlik” kavramlarıyla, savaşın-silahlanmanın ulaşacağı boyutları değerlendirmekti. Yanı sıra, bu boyutlara paralel faşizmin-milliyetçiliğin dünya çapındaki yansımalarını yeniden ele almaktı.    

Sendika temsilcileri bu kirli savaş içerisinde, savaşa ve milliyetçiliğe-ırkçılığa karşı durarak yürütülecek seçim kampanyasına ilişkin: 18 Ağustos itibariyle AfD’nin toplantı yaptığı her bölgede savaşa ve ırkçılığa karşı yürüyüşler gerçekleştirileceği duyurusunu yaptı.  

Willi van Ooyen 1918’lerden 1930’lara, 1941’lerden 1960’lara ve günümüze dek tüm zaman dilimleriyle birlikte “milliyetçilik” kavramının aldığı formları aktardı. SSCB tarihinden SPD tarihine dek kısa değinilerde bulundu. Ve tüm dünya tarihinde “milliyetçilik” sorununun sürekli çözülmesi gereken bir sorun olarak tehlike arz etmeye devam ettiğini belirtti.  

Emperyalist savaşlara karşı oluşturulan enternasyonal birliklerin mücadele tarihlerini de aktaran Ooyen, savaşın ve sömürünün günümüzdeki seyrini tanımlayarak şunları belirtti:  

Marxlar’dan günümüze tüm enternasyonaller çeşitli sorunları da bağırlarında taşıyarak ilerlediler. Bizler de 60’lı yıllardan itibaren böylesi oluşumlara gitmeyi hedefledik. Silahın-savaşın, siyasetin tek aracı haline gelme tarihini çözümledik ve buna karşı çıktık. Moskova’dan Peru’ya, Meksika’dan Şili’ye direk ziyaretler gerçekleştirdik ve temsilcilik düzeyinde bağlantılar kurduk. Her ülkenin gerçekliği-mozaiği bambaşkaydı. Biz bu gerçekliğin önemli bir bölümünü anlayabildiğimizi düşündük. Ancak yanıldık. Günümüzde ise, Moskova’ya ya da Ukrayna’ya ya da Latin Amerika ülkelerine Ortadoğu’ya gidip temsilcilikler düzeyinde bağlantılar kurmayı tasavvur etmeye çalışıyoruz! Ancak böyle bir girişimin realetesi yok. Yaşadığımız ülkenin insanları dahi büyük bir kaos-girdap içerisinde. Değişimin hızı ise geçmişten çok ama çok farklı. Bu sebeple, enternasyonal bir çekirdek oluşturma zorunluluğu apaçık diyerek, önce Frankfurt’ta bir merkez oluşturduk. Muazzam tarihi deneyimlerimiz var. Bu deneyimlerin de ışığında, Frankfurt merkezli çalışmamızın pratik seyrine göre yeniden değerlendirmeler yapmamız gerekecek.”  

Gençlik örgütlülükleri temsilcileri; “Gençlik Ukrayna’yı yok edilen bir ülke olarak görüyor ve Ukrayna’nın dirilişine-zaferine kilitlendirilmiş vaziyette. Savaşın içeriğini aktarmamıza rağmen, sadece Rusya karşıtlığına kilitlenmiş vaziyette. Bu durum seçimlere de yansıyacak. Buna karşı nasıl bir yol izlemeliyiz?” sorularını yönelttiler.  

Ooyen bu soruları şöyle yanıtladı: “Bizler de gençken gençlik içerisinde aktiftik. Bizler de bu sorunları yaşadık. Yaş-yaşam ilerledikçe bu soruya yanıt olarak, ‘sürekli bilgilenin ve aktif kalın’ı verebilirim. Bilgilenilmeli, öğrenilmeli ve bu çarklara karşı sürekli mücadele içerisinde olunmalı. Çevremizdeki insanlara da, bizim değil onların ilgi alanlarına göre aktarımlar yapmayı-iletişim kurmayı öğrenmeli. Peki bunları yaparsak başarıya ulaşabilir miyiz? Bu sorunun mutlak bir cevabı yok. Biz bu mücadeleden vazgeçmemek üzere sürekli-iyi donanmalıyız ve aktif kalmalıyız.”  

Willi van Ooyen: 1947 doğumlu. 1976’dan 1990’a dek, Alman Barış Birliği içerisinde aktif olarak faaliyet yürütür. Alman Barış Birliği, 1960’da solda yer alan insanların savaş karşıtı bir parti kurma denemesidir. Silahsız-şiddetsiz bir siyasetin dünyaya hakim olması gerektiğini savunur ve parlamentoya girmeye yetebilecek oy çoğunluğunu sağlayamaz. Ancak 30 yıl boyunca varlığını korur.  

Willi van Ooyen, 1972 itibariyle Frankfurt’ta yaşamaktadır. İşçilikten sendikacılığa, ardından Goethe Üniversitesi’nde pedagoji-tarih eğitimi alarak engellilerle alternatif bir üretim yolculuğuna çıkmaya dek hayatın bir çok alanında deneyim edinir.  Almanya’daki Barış Hareketleri’nin kuruluşlarına tanıklık eder ve bu hareketler içerisinde hep aktif olarak yer alır.  

Nihayetinde 2008’den 2017’ye dek Hessen Eyalet Parlamentosu’nda Sol Parti’yi temsilen milletvekili olarak görev yapar. Nisan 2017’de bu görevi bırakır.