Son günlerin yoğun tartışmaları ve toplumsal infiale yol açan, Özgecan Aslan’ın vahşice katliamı dikkatle izlenmelidir.

AKP devleti içine düştüğü bataklıktan, giderek gerici yobaz faşist zihniyeti, erkek egemen davranışlarının geldiği nokta, kadınlara yönelik vahşi katliamlara yol açmaktadır.

Kadınları 2. Sınıf, horlanması, ötekileştirilmesi ve toplumsal yaşamdan uzak tutmaya yönelik kampanyası, AKP devletinin zihniyetini anlayabilmek için temtektedir. AKP devleti ve sistemin koruyucuları yeni tuzak tartışmalarla, kadınlara yönelik şiddetin sistem kaynaklı olduğunu, gözden kaçırılmaya çalışılmaktadır.

AKP devleti, yandaş havuz medyası, Özgecan’ın katliamı üzerinden, insan onurunu yaralayan ve kadın varlığını inkâr eden, basın ahlakı ile bağdaşmayan yayınlara yer vermektedirler.

Bazı, varlığı kendinden meçhul, kişi ve kişilikler tarafından, gazete köşelerinden, sosyal medya üzerinden, Özgecan’ın, vahşice katledilmesini, makul göstermeye çalışmaktadırlar. Bu vb. yarattıklar, kendilerine pay çıkarmak isteyen bir avuç zavallılardır.

Kadınların giydikleri elbiseler, etek veya vb. giysiler bahane edilerek, kadınlara tecavüzü meşru gören aklı uçuk yarattıklar, toplumu yeniden dizayn etme uğraşındalar.

AKP devleti ve kurmayları Özgecan için yaptıkları açıklamalarda samimi olamazlar. Türkiye Cumhuriyeti devletinin varlığı erkek egemenliği üzerine inşa edilmiştir. Kendi varlığını erkek ataerkil egemenlik üzerine inşa eden bir devletin ve bugün devleti bütün kurum ve kuruluşları ile kuşatan AKP devletinin, kadına bakış açısı orta yerde dururken, Özgecan’ın katledilmesini bahane ederek, gözyaşları dökmelerini kabul edemeyiz. Bu gözyaşları aslında timsah gözyaşlarıdır.

Sadece AKP değil, düzen partileri sistemin bekçileri olduklarını her fırsatta bağıra çağıra ortalıkta kül bırakmayanların ortak sorumluluğu var bu katliamda. Sistemin bekçileri, kururlu düzenin savunucularının döktükleri gözyaşları, aslında timsah gözyaşlarıdır. Biliyorsunuz, timsahlar kendi yavrularını yutkunarak yerler ve arkasındanda gözyaşı dökerler.

Özgecan’ın katili sadece ona tecavüz edip katlederek cesedini ortadan kaldırmak girişiminde bulunan vahşiler, caniler değillerdir. Özgecan’ın gerçek katili, bu sistemin kendisidir. Çürümüş, kokuşmuş, çivisi çıkmış, yobazlaşmış bu sistemin, düzenin kadınlara yönelik ayrımcılık yapması, Özgecan vahşice katledilmesini sağlamıştır.

Çıplak gözle bakmaya çalışalım. AKP milletvekili Öznur Çalık ve Yeni Şafak yazarı Cemile Bayraktar Twitter’den şunları yazdı: “Müslüman ülke, tecavüz… fırsatçılığına soyunmayın, Amerika’da her iki dakikada bir kadın tecavüze uğruyor. Şimdi çenenizi kapatın’’ bu zihniyet karşısında neler söyleyebiliriz. Nihat Doğan gibi fikir fukaralarının sosyal medya üzerinden açıkladıkları düşünceleri, neyle ifade edilecektir.

Daha dün,‘’Ben annemin bacaklarından dahi tahrik olurum’’düşüncesine sahip olan bir zihniyetten ne bekleyebiliriz. 6 yaşındaki çocukların evliliğini savunan zavallılara ne demeliyiz. Evet, oyuna gelmeyelim sistem bu vb. vakalara açık kapı aralamaktadır. Özgecan ilk değildir. Umarım son olur. Ama sistem bu vb. vakalara uygun ortam yaratmaktadır.

Hesaplaşmamız gereken sistemin kedisidir. Başta eğitim sistemi olmak üzere, kadınlara şiddetin tarafı olan egemen erkek kültürü ile hesaplaşılmalıdır. Yasal caydırıcılık, var olan yasaların uygulaması, sistemin bekçilerinin, her fırsatta erkek egemen toplumu baş tacı yapan açıklamaları, kadın cinayetlerini, tetiklemektedir.

Aramızda henüz bir yığın, ‘sapık fikirli’ insanların varlığını yadsıyamayız. Hala tahrik olmaktan söz eden cahillerin, aynı zamanda nefret suçu işlediklerini toplum olarak kabullenmek durumundayız. Hak, hukuk adaletten söz eden sistem, konu kadınlar olunca, nefret suçu işleyenlere, gözlerini kapamaktadır.

Özgecan’ın canice katledilmesi ile birlikte başta kadınlar olmak üzere, toplumda öfke patlaması yaşanmaktadır. AKP devleti bu öfke patlamasını anlamak yerine, önlem almak, öfke sahiplerinin harekete geçmelerini, eylemlerini bastırmak yolunu seçmektedir.

AKP bu öfkenin kendilerine, kurulu düzenlerine yönelik olduğunu iyi bilmektedir. Bu nedenledir ki, bu öfke selinin, kendilerine karşı yapılabilecek bir, ‘darbe’ olarak algılamaktadırlar. Bu gerçekler, açık ve seçik olarak ortadadır. Suçlular paniğe kapılmışlardır. Kadınların, anaların öfkesi karşısında, paniklemektedir. Öfke patlaması, kadınları 2. Sınıf olarak gören, ötekileştiren sistemin sonunu getirebilir.

AKP hükümeti tedirgindir. Bu öfke karşısında savunma refleksi göstermektedir. Çünkü bu öfke AKP’nin sonunu getirip, iktidardan alaşağı edebilir.

Son söz; timsah gözyaşı dökenlerin oyununa gelmeyelim!

Bir sonraki yazımda buluşmak üzere,

16 Şubat 2015

Face:aliekber.pektas

Twitter: @AliekberP