Sevgili okuyucular,

Ülkemizin başbakanı, ‘veli nimetimiz’  iktidar koltuğunu gasp etmiş olan, AKP’nin genel başkanı, bir vatandaşını, ‘azarladı’ ‘’nankörlük yapma’’ dedi.İşin ilginç yanı, ülkemiz insanları sürekli olarak, ‘nankörlük’ yapıyorlar! İnsanın, ‘hamdolsun’ diyerek ‘şükretmesi’ gerekirken, başbakan R.T. Erdoğan ı kızdıran ve çileden çıkaran, ‘nankörlük’ yapmaktadırlar. Başbakan ne yapsın, ‘canım’ Silopi ilçesine  termik santral kuruluyor. 800 milyon dolar harcama yapıyorlar. 2100 kişi istihdam edilecekler.Vb. vb.


Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir kişi, başbakanın konuşmalarına itiraz ediyor. ‘’Firmanın yollarını yapmadığını, kendileriyle ilgilenmediğini ve santralin zehir saçtığını söyledi’’
Başbakan bu vatandaşı azarladı, ‘’nankörlük yapma otur’ dedi….. Vatandaşımızın bir, ‘eksikliği’ vardı. Kendini ‘demokratik’ bir ülkede zannedip, itiraz hakkını kullandı. Bilmiyordu ki, burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve karşısında Başbakan R.T. Erdoğan vardı. Demokrasi değil, diktatörlüğün katmerlisi faşizmin hüküm sürdüğü bir ülke olduğunu unutmuştu, garibim.


Başbakanın bakış açısı bu çerçevede. Termik santralın yaratacağı çevre kirliliği, doğal alanların tahribatı, pek önemli değildir. Başbakanın varsa yoksa yaptıklarının, sermayenin çıkarlarına ne kadar hizmet etmesi önemlidir. Bakın başbakan devamla ne diyor?
‘‘Bu istihdam nereden? Fizandan gelmeyecek. Silopili kardeşlerim burada ekmek sahibi olacak. Aş sahibi olacak. Dolayısıyla Silopi'ye sahip çıkın, Şırnak'a sahip çıkın, Cizre'ye sahip çıkın. Biz sizlerle gurur duyuyoruz. Yerli kömürle çalışan çevre dostu olarak tasarlanan bu santral kurulduğu yer, bölge itibarı ile bizim için ayrı bir önem taşıyor" Aslında başbakan için önem taşıyan, doğanın korunması ve toplumun refah düzeyinin yükseltilmesi değildir. İslami sermayenin sağlayacağı rantın ne kadar olacağı ve nasıl paylaşılacağı önemlidir.


Bir devletin, bu devleti yönetenlerin vatandaşlarına hizmet götürmesini, bir ‘lütuf’ gibi algılayan bir başbakan ancak bu kadar, ‘gururlanabilir’.
Başbakan bir zamanlar yine bir vatandaşımıza, ‘anamızı ağlattın’ dediği için, ‘’ananı da alda git’’ diyebilmişti. Başbakan Kasım paşalıdır. Kasımpaşalı ağzını kullanmaktan da kaçınmamaktadır. Aslında bu vb. gaflar, başbakan ve iktidar partisi  AKP’nin ilk "gafları" değildir. Yine AKP hükümetinin içişleri bakanlarından olan, ‘namı diğer’ İdris Naim Şahin bir vatandaşımıza, ‘sevgisini göstermesi’ için’ ‘’takla aşmasını’ emretmişti.


Başbakan ve aynı zihniyeti paylaşanların ortak noktaları vardır. Eğer topluma devlet hizmet götürüyorsa, ‘bu bir lütuftur’ ve ‘şükretmelidirler.’
Devletin ve devlet yetkililerinin vatandaşını ötekileştirdiği ve dışladığı bir ülke ararsanız, oda ülkemiz Türkiye’dir. Garip bir ülkedir.Ne yapalım, bu başbakanı da, yine bu ülkenin insanlar seçtiler. Buda bir başka bir garipliktir.

 10.03.13