Geçen Pazar günü Almanya‘nın Bavyera ve Hessen Eyaletlerinde Parlamento seçimleri yapıldı. Hessen‘de tutucu, konzervatif, göçmenlere mesafeli eski Şansölyelerden Helmut Kohl ve Angela Merkel‘ in Hristiyan Demokrat Partisi (CDU) ile Bavyera‘daki kardeş Partisi Hristiyan Sosyal Birliği ( CSU) seçimleri kazanırken AfD adlı aşırı sağcı, ırkçı yabancı düşmanı parti ise ikinci parti konumuna geldi. Seçimlerde, seçmenin tercihlerinde Almanya‘ya fazla ve düzensiz göç ve uyum politikalarının, konularının önemli rol oynadığı iddia ediliyor ve ırkçılığa zemin hazırlanıyor, yol açılıyor bence.

Bu çok tehlikeli bir gelişme ve hiç gerçekçi değil. Düzensiz göç Suriye, Afganistan, Irak‘tan buraya son gelenlerin topluma uyum sağlayamaması, güvenlik sorunu oluşturması, devletten çalışmadan sosyal yardımlar alması sağ seçmeni öfkelendiriyor çok kızıdırıp bu partilere yönlendiriyor.

Bildiğim kadarıyla Dünyada faşizmi, yani Hitler diktatörünü ve onun Nasyonal Sosyalist Partisini oylarıyla iktidara taşıyan ilk ülke Almanya olsa gerekiyor. Almanların bu sağcı-ırkçı kesimi tarihlerinden hiç ders almamışlar, çıkarmamışlar. Çünkü en ufak krizde göçmenleri , bu grubu ekonomik, sosyal sıkıntların kaynağı ve günah keçisi olarak görüyorlar.

Hitler Almanya‘sının komşu ülke Polonya‘ya saldırısıyla başlayan daha sonra tüm Avrupa‘ya yayılan Fransa, Hollanda, Rusya, Baltık ülkeleri ve İngiltere‘ye saldırısıyla, Asya‘da da devam eden 2. Dünya savaşı 60-65 hatta savaşın bıraktığı sonradan gelen hasarlar ve etkileriyle, Japonya‘nın 1 Ekim 1939 da da teslim olmasıyla 80 milyon insanın, canın ölümüne yol açmıştır. Bu ağır yıkım sonrası milyonlarca insanını kaybeden Almanya yerle bir olan Alman şehirlerini, ekonomisini ayağa kaldırmak için 50'li ve 60'lı yılların başında Güney Avrupa ülkelerinden ve Kuzey Afrika‘daki Magrip ülkeleriyle iş gücü anlaşmaları yaparak milyonlarca göçmen işçiyi İtalya, İspanya, Portekiz, Yunanistan eski Yugoslavya, Türkiye, Fas, Tunus ile Cezayir‘ den milyonlarca genç, dinç‚ ‘‘ turp‘‘ gibi kadınlı, erkekli insan Almanya‘ya çalışmak için geldi en verimli yıllarında burada çalıştı ekonomiyi canlandırdı sonra ailelerini buraya getirdi. Bu süreç göçmen işci alan tüm diğer Avrupa ülkeleri içinde geçerlidir.

Bugün Almanya‘da biz Türkiye‘den gelen insanlar 4. Kuşakta ve 62 yıldır burada yaşıyoruz. Bugün Almanya'daki hayatın her alanında işçi, memur, iş insanı, sanatçı, sporcu, siyasetçi olarak Türkiye insanını bulabilirsiniz. Ayrıca Almanya‘ da son yapılan istatistiklere göre her dört kişiden birisi göçmen kökenli olduğu tespit edilmiştir . Almanya‘da aşırı sağcılar, partileri her ne kadar inkar etse de Almanya bu kültürel çeşitliliği ve realiteyi ve bunlara ek olarak Alman ekonomisinin sağlık, hizmet, gastronomi ve bilgisayar teknolojisinde her yıl 240 bin iş gücüne olan ihtiyacı görmezden gelemezler.

Bu nedenle şu anda iktidarda olan Sosyal Demokratlar ( SPD), Birlik90-Yeşiller ve Hür Demokratlar ( FDP) partilerinden oluşan Federal Hükümet bu iş gücü açığını kapatmak, Avrupa Birliği dışındaki ülkelerden kalifiye iş gücü getirmek için yeni yasa çıkarıyor. Ülkeye yeni gelen göçmenlerin topluma sosyal yaşama hızlı uyum sağlamaları için Vatandaşlığa geçiş yasası moderleştiriliyor. Eskiden 8 yıl sonra verilen vatandaşlık Almancanız, işiniz varsa, sabıkanız yoksa 5 hatta Sivil toplum kuruluşlarında gönüllü çalışır, toplumsal hizmet verirseniz 3 yılda artık Alman vatandaşı olabileceksiniz hem de geldiğiniz ülkenin vatandaşlığını bırakmadan. Yıllardır sosyal alanda ve bizzat göç-uyum dairesinde çalışan, serbest gazetecilik yapan birisi olarak bu gelişmeleri biraz geç kalınmış olsa da ben çok olumlu buluyorum.

Ne yapmalı peki?

Almanya‘da Federal, Eyalet ve Yerel düzeyde göçmenlerin topluma uyumu, dil kursları, projeler için milyonlarca avro paralar harcanıyor, o alanlarda binlerce uzman personel çalışıyor buna ben bizzat şahidim. Bir yanda bunlar olur, yasalar değişirken diğer yanda yabancılar dışarı, göçmen istemiyoruz demek, ırkçı partiye, yabancılara soğuk bakan partilere oy vermek onları 1. 2. Parti yapmak bir sürücünün aynı anda hem gaz hemde fren pedalına basması gibi bir şey. Sağ seçmenler, medya göçmenlere sıcak bakan partileri, kurumları inanılmaz baskı altına almış durumda. Bu gidişat devam edecektir. Buna dur demek için mutlaka Alman vatandaşlığı olan tüm göçmenler ülkedeki politik süreci iyi takip ederek tüm seçimlere aktif ve pasif olarak katılmalılar, oy atmaya gitmeliler yani. Almanya‘ da göçmenlerin seçimlerde oy verme oranı yüzde 20-30 larda seyretmektedir. Bu çok düşük bir katılımdır.

Çocuklarının eğitimine en büyük yatırımı yapmalılar onların ilerde iyi bir meslek sahibi olmaları, devlet dairelerinde ya da başka kurumlarda yönetici konumuna gelmelerini sağlamalılar. Irkçılara karşı onlarca protesto etkinliği yapılıyor o etkinliklere çor çocuk gidip Alman demokratlarıyla birlikte saf tutmalı, yürümeliler. Dernekler, İnanç kurumları buna öncülük yapmalılar. Alman medyasını yakından takip etmeliler, onalara Abone olmalı, okuyucu mektubu yazmalılar. Alman siyasi partileri, işverenleri, endüstri, sanayicileri ise halka gerçekleri söylemeliler, göçmenler toplumumuzun artık bir parçası olmuşlardır refah seviyemizin düşmemesi, emeklilerimizin maaşlarının ödenmesi için onlara ihtiyacımız var onlar kültürleri, getirdikleri değerler, mutfaklarıyla bizim artık vazgeçilmez bir parçamız, zenginliğimizdir demeliler.

Bu sağcı-ırkçı olan Alman seçmenler artık Almanyanın bir göç ülkesi, göç ve uyum toplumu olduğunu kavramalılar. Ben Alman toplumunun yüzde 70-80 ninin hala ırkçı olmadığına inanıyorum. Keza göçmenlerin, Türkiye‘den gelenlerinde ezici çoğunluğunun buraya uyum sağladığına inanıyorum. Her iki taraf içinde bir negatif genelleme haksızlık olur.

Almanların bu ırkçı olanları AfD yi seçenleri tarihlerinden hem ders çıkarmalı hem de utanmalılar, ırkçılık, ayrımcılık çıkmaz sokaktır felaket, kaos getirir. Her ulusun bir kültürü, onuru, kimliği vardır ve hiç biri diğerinden üstün olamaz ben efendiyim sen, siz kölesiniz diyemezsiniz.

Savaşsız, sömürüsüz, ırkçılıksız bir dünya dileğiyle..

Aşk ile..

Kaynak:https://de.statista.com/statistik/daten/studie/1221/umfrage/anzahl-der-auslaender-in-deutschland-nach-herkunftsland/