Gün be gün tüketip giderken ömrümüzü,

ne kadar az zaman ayırdığımızı sevgilere

anlatmak için olsa gerek,

bazıları isimlendirip duruyor

günleri, haftaları.

 
Ne vakit söyleyeceğimizi sevdiğimizi sevgiliye,

o birileri belirliyor.

Ne almamız gerektiğini de

“piyasa ekonomisi” belirliyor.

 
“Altın” alacakmışız

ve geçersek fiyatta belirlenen  meblağı

ikincisi bedavaymış.

Diziler arası reklamlar

izlenme oranına göre belirlenir.

Yani izleyicinin seçimi kazandırır

televizyona, dizinin yapımcısına.

İşte o 4-5 dakikalık aralarda

reklam veren firma,

çıkartmak isteyecektir verdiği parayı.

En uygun zamandır yani,

tam uyuşmuşken beyinler,

hatırlatılır “Sevgililer Günü”.

İlla bir şey alman önerilir

bu günde sevgiliye.

İçinden küfretsen de

dışa vurmadan,

yutkunursun.

Yanındaki kadın

ne kadar bu günleri önemsemediğini söylese de,

gözleri ele verir yalanını.

“Eşek” ya da kadınların moda tabiri ile

”öküz” değilsin ya,

gözden geçirirsin banka kredi kartının durumunu.

Ama sonuç hüsran aslında,

biliyorsun.

Dizinin yarattığı hayal âleminden uyanmış,

gerçek hayatla yüzleşmişsindir artık.

En kolay kaçış yolu

“sen benim kadınımsın, sevgilim değil” demek gelir aklına

ama bu kez 8 Mart Kadınlar Günü var 20 gün sonra,

yalanı ertelemenin âlemi yok.

 
Çünkü biliyorsun ki,

ilk  tartışmada uzun süredir dışarıda yemek yemediğiniz

vurulacak yüzüne.

Bu yüzden muhtemel savaşa karşı

tedbir almak zorundasın.

Bunun yolu da

böyle özel günlerde fiyatların

nasıl ikiye, üçe katlandığını ileri sürmektir ki,

en azından kapitalist sistemin

vaz geçilmezi alışveriş günlerini

hafif atlatabilesin.

“Ben seni her gün seviyorum” deyip

hafta içi iş çıkışında hesaplı bir yerde

yemeğe gitme önerisi getirmek olacaktır.

Kabul görürse ne âlâ,

görmezse senden günah gitmiş olacaktır.

“Bütün bu kurgu hiç yaşanmasın” diyorsan,

daha ilk reklamda “Sevgililer Günü”nü katmadan işin içine

mevcut düzene söv,

hem de yükselterek sesini;

“bunlar nerede yaşıyor kardeşim,

vatandaşın kaç para ile

geçinmeye çalıştığını bilmiyorlar mı” gibisinden

ve televizyona dön,

dizinin başlamasını bekle.