Kelime aynı kaldığında içerik olarak farklı anlamlar yüklenebilir. Dayanışma da bunlardan bir tanesidir. Türkiye’de yangın alanlarında insanların birlikte davranması, görev bölümü yapması, dayanışmasına büyük anlamlar yükleniyor. Gerçekte burada sergilenen dayanışmanın en alt tarzıdır.

Orman yangını yerleşim yerine yaklaşıyor ve bir bölüm insanın evinin yanma tehlikesi bulunuyor. Devletin yangına müdahalesi yetersiz ve orada oturan insanların da tek tek yangınla baş edebilmeleri mümkün değildir. Bu durumda normal bir insan birlikte davranmak, işbölümü yaparak yangına müdahale etmek gereğini düşünür. Sadece çevrede evi olan başkalarına değil, kendine de yardım etmektedir.

Bu tür düşük düzeyde bir dayanışmaya olmayacak anlamlar yüklemek doğru değildir. Kişi sonuçta kendisiyle dayanışmaktadır çünkü yangın oraya ulaşırsa diğer evlerle birlikte kendi evi de yanacaktır.

İnsanın şöyle ya da böyle bir felaket anında tanımadığı insanlarla dayanışma yapması; asıl dayanışma budur.

Almanya ve İngiltere’den aynı amaca yönelen iki örnek vereyim.

Ülkenin en büyük nehri Elbe yoğun yağış sonucu taştı ve çevresindeki yerleşim birimleri sular altında kaldı. Ülkenin güzel kentlerinden birisi olan Dresden de bunlar arasındaydı ve zarar büyüktü. Devlet zararı belirli oranda karşıladı ama doğal olarak yetmedi.

Ülke çapında büyük bir dayanışma kampanyası oluştu, sel felaketine uğrayanların zararının karşılanması için yüksek miktarda bağış toplandı.

Bir başka dayanışma türü uzak kentlerdeki kişilerin Dresden’de aynı meslek dalında olanları bulmaları ve neye ihtiyaçları olduğunu sormalarıydı. Diyelim Dresden’e çok uzak olan Köln’de bir otomobil tamirhanesi Dresden’de aynı branşta faaliyet göstereni bulup, ihtiyacını öğrenip, imkanı oranında karşılıyordu.

İngiltere örneği daha da önemlidir.

İkinci Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru ABD ve İngiliz savaş uçakları Alman kentlerini hedef gözetmeksizin bombalamaya başladılar. Amaç Alman halkının Hitler’e desteğinin zayıflatılmasıydı ama beklenildiği gibi olmayacaktı.

Yoğun bombalanan kentlerden birisi Dresden’di ve “Alman Hiroşiması” olarak da anılan bu bombalama sonucu yaklaşık 40 bin kişi ölecekti. Dresden askeri hedef olarak önemsiz bir yerdi, asıl hedef sivil nüfustu.

Dresden’in sular altında kaldığının duyulmasının ardından bu bombardımana katılan ve çoktan emekli olmuş İngiliz savaş pilotları yardım için aralarında para toplayıp gönderirler.

Bu bizde düşünülemeyecek bir dayanışmadır.

Yunanistan’da sel felaketi olacak ve devlet değil de sivil kişiler aralarında para toplayıp gönderecekler…

Anında “vatan haini” ilan edilirler!

İnsanlar bu dayanışmayı tanımadıkları ve büyük ihtimalle de hiç görmeyecekleri insanlar için yaptılar.

Asıl dayanışma böyledir.