<p style="margin-bottom: 0cm; line-height: 100%"></p> <strong><span style="color: rgb(0, 0, 0);"><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 16px;">Gürsel Köksal / Frankfurt</span></span></span></strong><span style="color: rgb(0, 0, 0);"><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 16px;"><br /> <br /> Almanya'nın Frankfurt kentinde 10 Ekim Ankara'daki Barış Mitingi Katliamı kitlesel gösterilerle kınanıyor.<br /> <br /> <strong>Aralarında Sol Parti (Die Linke), Almanya Sosyal Demokrat Partisi (SPD) ile genel merkezi Frankfurt'ta olan IG Metall sendikası ve üniversitelerden Almanların da katıldığı, çoğunluğunu Türkiye kökenli örgüt ve kurumların oluşturduğu protestocular, kent içinde gerçekleştirdikleri yürüyüş ve gösterilerde, katliamda yaşamlarını yitirenleri andılar.</strong><br /> <br /> Göstericiler, Türkiye’de „acil barış“ taleplerini çeşitli biçimlerde dile getirirken, Türkiye'deki bombalı katliamlardan başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, AKP hükümetini sorumlu bulduklarını belirten ve kendilerinden hesap sorulacağını dile getiren pankartlar, dövizler taşıdılar. Eylemler sırasında yapılan Türkçe ve Almanca konuşmalarla ile atılan sloganlar ve dağıtılan bildiriler de aynı içerikte idi. Ankara katliamından sonra Frankfurt'ta kitlesel 3 büyük protesto eylemi gerçekleştirildi.<br /> <br /> <img width="544" height="408" alt="" src="https://avrupa-postasicom.teimg.com/avrupa-postasi-com/images/upload/5(18).jpg" /><br /> <br /> İlk kitlesel eylem 10 Ekim Cuma günü katliam haberinin duyulmasından birkaç saat sonra oldu. Frankfurt Üniversitesi önünde toplanan Türkiye kökenli sol örgütlerle, Kürt ve Alevi kurumlarının kent içindeki yürüyüşün ardından, kent merkezinde gerçekleştirdikleri mitinge yaklaşık 2 bin kişi katıldı.<br /> <br /> İkinci kitlesel eylem 11 Ekim Cumartesi günü kent merkezinde miting olarak gerçekleştirildi. CHP’nin Hessen örgütüyle, Frankfurt‘taki Türk sosyal demokrat örgütlerinin ve SPD’nin gençlik kollarının düzenlediği mitinge birkaç yüz kişi katıldı.<br /> <br /> <img width="660" height="395" alt="" src="https://avrupa-postasicom.teimg.com/avrupa-postasi-com/images/upload/2(27).jpg" /><br /> <br /> Son eylem 14 Ekim Çarşamba günü yine yürüyüş ve miting, ilk günkü gibi sol, Kürt ve Alevi örgütleri tarafından gerçekleştirildi. Frankfurt Garı önünde başlayan ve Belediye Başkanlığı önündeki Römer Meydanı’nda miting olarak devam eden eyleme çok sayıda Alman’ın da katıldığı görüldü. Eyleme katılanların sayısı yaklaşık 2000 olarak tahmin edildi.<br /> <br /> <img width="568" height="440" alt="" src="https://avrupa-postasicom.teimg.com/avrupa-postasi-com/images/upload/3(31).jpg" /><br /> <br /> Bu arada Almanya’nın en büyük sendikası IG Metall’in yöneticileri de yaptıkları açıklamalarda, „barbarca bir eylem“ olarak tanımladıkları katliamı kınayıp, daha fazla demokrasi ve barışın korunması için mücadele eden tüm toplumsal güçlerle dayanışma içinde olduklarını duyurdular. IG Metall Genel Başkanı Detlef Wetzel ve yönetim kurulundan Wolfgang Lemb, katliamda yaşamını yitirenlerin yakınlarına başsağlığı dileyerek, „birçok üyemiz Türkiye’yle sıkı bağlar içinde. Arkadaşlarımız oradaki yakınları için endişe içinde. Onların yanındayız“ dediler. IG Metall’in sayıları 2 milyonu aşan üyelerinin yaklaşık 90 bini Türkiye kökenli.<br /> <br /> <img width="502" height="391" alt="" src="https://avrupa-postasicom.teimg.com/avrupa-postasi-com/images/upload/4(20).jpg" /><br /> <br /> Öte yandan konuyla ilgili bir açıklama yapan Sol Parti Federal Meclis Grubu Uluslararası İlişkiler Sözcüsü ve Alman-Türk Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanvekili Sevim Dağdelen, Federal Alman Hükümeti’nin saldırıların ulusları bir araştırma komisyonu için girişimlerde bulunmaya çağırdı. Dağdelen, “Federal Hükümet, Birleşmiş Milletler’in yöneticiliği altında, 10 Ekim 2015 tarihinde, Ankara’da gerçekleştirilen terör saldırılarını inceleyecek uluslararası bir araştırma komisyonunun kurulması için üzerine düşeni yapma göreviyle karşı karşıyadır. Çünkü AKP’nin katı denetimi altında bulunan Türk polisi ve adaletinin, bu saldırıların arkasında bulunan azmettirici odakların ortaya çıkarılmasında bir çıkar gördüğüne dair bir öngörüde bulunmak mümkün değildir” dedi.</span></span></span> <p style="margin-bottom: 0cm"></p>