İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'de görülen Ergenekon Davası'nda gazeteci- yazar Alper Görmüş tanıklık hakları hatırlatıldıktan sonra yemini yaptırıdı. Mahkeme Başkanı'nı Hüsnü Çalmuk'un "Dava sanıklarından tanıdıklarınız var mı?" sorusuna tanık Görmüş, "Dava sanıklarından Doğu Perinçek'i tanırım" diye cevap verdi. Mahkeme Başkanı Çalmuk, tanık Görmüş'ün savcılıkta ifadesinin alındığını ve Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen günlüklere ve Erke Dönergeci konularına ilişkin beyanlarda bulunduğunu hatırlattı. Bunun üzerine tanık Görmüş, "Nokta Dergi'sinde genel yayın yönetmeni olarak görev yaptığı dönemde kendisine gelen darbe günlüklerini Nokta Dergisi'nin 29 Mart - 6 Nisan 2007 tarihli sayısında yayınladığını anlattı.


"DARBE GÜNLÜKLERİNİ DERGİDE YAYINLADIK"


Görmüş, "Günlüklerde 2003 ile 2004 yıllarında iktidara karşı kuvvet komutanlarının birlikte hareket ettiği ve darbe girişimi ile ilgili gün gün tutulmuş notlar vardı. Günlüklerden özellikle kamusal olanları seçtik ve yayınladık. Dönemin önde gelen siyaseçtilerinden bugün Cumhurbaşkanı olan Abdullah Gül gibi bazı siyasetçiler, darbeye yönelik bir ortam olduğunu doğrulayan demeçler ve beyanlarda bulundular. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da 'Savcılar gereğini yerine getireceklerdir' dedi. Ancak günlüklerle ilgili herhangi bir dava açılmadı. Suç duyuruları yapıldı. Bir süre sonra bu suç duyuruları askeri savcılığa gönderildi ama Genelkurmay'dan gerekli izinler çıkmadığı için soruşturma açılamadı" diye konuştu. Tanık Görmüş, "Özden Örnek'in günlüklerini Nokta Dergisi'nde yayınlamamızın ardından hakkımda 'Hakaret' ve 'İftira suçlamasıyla Örnek'in şikayeti üzerine dava açıldı. Bu davadan beraat ettim. Ayrıca günlüklerin dergide yayınlanmasının ardından dergi kapandı" dedi.


"GÜNDEMİ DEĞİŞTİRMEK AMACIYLA BÖYLE BİR TOPLANTI DÜZENLENDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM"


2006 yılında bir basın toplantısında Erke Dönergeci'nin 'Çağın buluşu' diye kamuoyuna sunulduğunu anlatan Görmüş, "Çevreye zarar vermeyen, istenilen güç ve sürati sağlayabilen, doğrudan hareketin elde edilebildiği, yakıt gerektirmeyen bir kuvvet makinesinin varlığından bahsediliyordu. Bu proje gazetelere tam sayfa reklamlarla duyuruldu. Söyledikleri konu ilginçti ama mümkün değildi, inandırıcı gelmedi. Toplantıya emekli generaller ve gazetecilerin katıldı. Gazetecilerden de sadece Tuncay Özkan'ı hatırlıyorum. Makine ile sınırsız elektrik üretebilecekti. Böyle bir buluş bir ülkeyi zıplatacak bir projeydi. Ancak konuyu ciddi bulmadığımdan konuya ilişkin yazı yazmadım. Ancak kaotik gündemi değiştirmek amacıyla böyle bir toplantı düzenlendiğini düşünüyorum. Ayrıca bu toplantının başka bir mesaj vermek için yapıldığı konusunda şüphelerim oldu" diye konuştu. Alper Görmüş, Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen günlüklerin içeriğine de değinerek, "Günlüklerinde siyasete eski usüllerle müdahale edilemeyeceğinden, sivil toplum örgütleri ile üniversitelerin de elini taşın altına sokması gerektiği belirtilerek, yeni bir modelden bahsediliyordu" diye konuştu. O dönemde Ergenekon soruşturmasını yürüten Zekeriya Öz'e günlüklere ilişkin ifade verdiğini de anlatan tanık Görmüş, günlüklere ilişkin dijital verileri savcılığa sunduğunu anlattı. Sorular üzerine Görmüş şunları anlattı:

"Günlüklerde 3 Aralık 2003 tarihinde dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün, kuvvet komutanları ve generallerle 'Ne yapalım' toplantısı yaptığı yazıyor. Toplantıya katılan generallerin tamamı müdahale yönünde görüş bildiriyorlar. Özkök, 'Görüşlerinizi aldım demokratik yollarla hükümeti uyarmaya devam edeceğiz' diyor. Hilmi Özkök o dönemde savcılıkta ifadesine başvuruluyor. Savcı, 'Toplantıda size teklifte bulundular mı?' diye soruyor. Özkök ise 'Hayır bana kimse teklifte bulunamaz. Ben komutanım.' diyor. Daha sonra Özkök, bir gazeteye verdiği demeçte ise 'Teklif değil de görüş bildirildi mi? diye sorulsaydı farklı şey söylerdim' ifadesini kullanıyor. Hilmi Özkök de o taplantıda diğer generallerle aynı görüşü beyan etseydi bir girişim olurdu."


"KUŞLAR GİBİ KANATLANIP UÇMAK İSTEDİM"


Davanın tutuklu sanıklarından Tuncay Özkan, Görmüş'ün yazdığı "Ergenekon Haberciligi" adlı kitabından bir bölüm okuyarak, "Kitabınızda savcı Zekeriya Öz'e bir mektup yazdığınızı belirtiyorsunuz. Size gelen bir telefonla günlüklere ilişkin bir soruşturma açıldığı haberini alıyorsunuz. Bunun üzerine de kuşlar gibi kanatlanıp uçmak istediğinizi söylüyorsunuz. Sizi bu kadar sevindiren olayı anlatırmısınız?" dedi. Tanık Görmüş, seçimle gelen iktidarın seçimle gitmesini isteyen bir gazeteci olarak buna müdahale edenin hukuk önüne çıkmasının kendisini sevindirdiğini söyledi.


"KUŞKUM OLMADI"


Gazeteci Tuncay Özkan, Görmüş'e "Günlükleri yayınladığı sırada Ahmet Şık'ın da aynı dergide muhabir olarak görev yaptığını hatırlatarak, "Ergenekon terör örgütü'ne yardım ettiği iddiasıyla yargılanan Şık'ın yayını durdurma çabası oldu mu? Böyle bir şey hissettiniz mi?" diye sordu. Görmüş, böyle bir hisse kapılmadığını belirterek, "Ne o dönemde ne de sonrasında böyle bir kuşkum olmadı" diye cevap verdi. Duruşma tanık Alper Görmüş'e soru sorulması ile devam ediyor.


(BB)