Davaya konu olay, geçen ocak ayında Buca’daki bir aile sağlığı merkezinde meydana geldi. Merkezde aile hekimi olarak görev yapan 43 yaşındaki T.T., iddiaya göre, daha önceden aralarında sorun olduğu belirtilen yönetici hekim 53 yaşındaki Dr. Mustafa Hüseyin Özkan’a merdivenden inerken tekme attı. Sırtından aldığı darbeyle merdivenden düşen Dr. Mustafa Hüseyin Özkan önce sağlık raporu aldı, ardından karakola gidip, meslektaşından şikayetçi oldu.

İzmir 1’inci Sulh Ceza Mahkemesi’nde, 'kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle basit yaralama' suçundan T.T. hakkında, 6 aydan 1.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Yapılan son duruşmaya doktor T.T., şikayetçi Mustafa Hüseyin Özkan ve avukatı Seyit Ahmet Akyüz katıldı. Yargılama sonunuda, mahkeme T.T.'yi 120 gün karşılığı adli para cezasına çarptırdı.

Ceza davasının sonuçlanmasının ardından Dr. Mustafa Hüseyin Özkan'ın avukatı Ahmet Seyit Akyüz, bu kez de doktor T.T.'ye karşı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 25 bin TL manevi tazminat istemiyle dava açtı.

Avukat Ahmet Seyit Akyüz, "Davalı T.T., müvekkilime karşı, gerçek dışı ithamlarda bulunurak, zimmet, irtikap, görevi kötüye kullanmak, emniyeti suiistimal suçlarını işediği iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığı'na şikayet etmiştir. Savcılık, müvekkilimin doktor olmasından dolayı Buca Kaymakamlığı'ndan soruştarma izni istemiş, Kaymakamlık, şikayete bağlı konularda ve yapılan işlemlerde herhangi bir usulsüzlük olmadığını belirleyerek soruşturma izni vermemiş, davalı doktor T.T.’nin, İzmir Bölge İdare Mahkemesi'ne soruşturma izni verilmesi için yaptığı itiraz da reddilmiştir" dedi.

Avukat Seyit Ahmet Akyüz, manevi tazminat için mahkemeye verdiği dava dilekçesinde, "Davalı bu aşamadan sonra doktorluk mesleğinin onur ve haysiyetine yakışmayacak bir tutum sergilemeye başlamış, davacı hakkında zimmetine para geçirdiği gibi asılsız dedikodular üretmiştir. Bunun da ötesine davacı tahrik ve rencide edecek şekilde ceza davasına konu olan olayları yaşatmıştır. Davalı T.T., sağlık merkezinde, müvekkilim üzerine yürüyüp, omuz atma ve el kol hareketleri, mimikler ile rahatsız etmeye başlamıştır. Davalının bu eylemleri nedeniyle merkezde huzursuz bir çalışma ortamı doğmuş, davacı ve diğer doktorlar merkezde sağlıklı çalışamaz olmuşlardır. Hatta bu tahrilerde müvekkilimin park halindeki aracı üç kez çizilmiştir. Davalı, herkesin içerinde müvekkilimi hedef alarak, 'Yakın savunma sporlarında ustayım, adamın kemiklerini kırarım' şeklinde de tehditlerde bulunmuştur. Bu söylemleri ile ilgili merkezde tutanak tutulmuştur" dedi.

Müvekkilinin 53 yaşından sonra böylesi bir eyleme mahruz kaldığı için sokağa çıkamaz, insanlarla rahat iletişim kuramaz hale geldiğini söyleyen avukat Akyüz, "Müvekkilim, çalışma saatleri içerisinde gerek hastalarının gerekse diğer çalışma arkadaşlarının bulunuduğu bir sırada böylesine bir saldırıya uğradığı için büyük üzüntü yaşamıştır. Ayrıca merkezde çalışan doktorlardan birisinin de müvekkilimin eşi olması, böylesi utanç verici bir eyleme maruz kaldığı için de üzüntüsü artmıştır. Müvekkilimin bir nebze dahi olsa mağduriyetinin giderilmesini istiyoruz" dedi.

Davalı T.T.’nin, henüz dava dilekçesi eline ulaşmadığı için dosyaya cevap dilekçesi yazmadığı öğrenildi. Tazminat davasının İzmir 4'üncü Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görüleceği belirtildi.



BK(AÖ/SS)