Edirne Cezaevinde 7 yıldan fazla bir süredir tutuklu olan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 42 yıl cezanın tamamının konuşmalarından dolayı verildiğini ve bunların tamamının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında "ifade özgürlüğü kapsamında" olduğunun tespit edildiğini belirtti.

Avukatları aracılığıyla T24'ün sorularını yanıtlayan Demirtaş, "Yani Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı uygulansaydı bu dava beraatle sonuçlanmalıydı. Elbet bir gün, hepimizin beraat edeceğimizden kuşkum yok" dedi.

Demirtaş, Kobani davasında ağır cezalar verilen tüm siyasetçilerin "barış yanlısı" olduğunu söyledi ve "her zaman demokratik siyaseti" savunduklarını ifade etti.

Demirtaş, "Şu anda dışarıda siyaset yapan arkadaşlarımız gibi hepimizin temel hedefi silahsız, şiddetsiz çözümü sağlamaktır.

"ABD Başkanı kim olursa olsun ilişkilerimiz sürecektir" "ABD Başkanı kim olursa olsun ilişkilerimiz sürecektir"

"Fakat Türkiye Cumhuriyeti devleti, Kürredir tutuklu olantlerin demokratik siyasette mücadele etmelerini ve bu yolla güçlenmelerini, dağa çıkıp silah almalarından daha tehlikeli görüyor. Devlet, savaşı ve şiddeti her zaman siyasete tercih etti, bugün de bu anlayış değişmiş değil" diye ekledi.

Kamuoyunda "Kobani" veya "6-8 Ekim olayları" olarak bilinen, 2014 yılında yaşanan protesto ve şiddet olaylarıyla ilgili 18'i tutuklu olmak üzere toplam 108 kişinin yargılandığı davada Perşembe günü aralarında HDP’nin eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da bulunduğu isimlere ağır cezalar verilmişti.

18’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobani davasında karar açıklanmış ve Selahattin Demirtaş’a 42 yıl, Figen Yüksekdağ’a 30 yıl 3 ay hapis cezası verilmişti.

Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel ve Ayla Akat Ata’nın tutukluluk süreleri göz önüne alınarak tahliye edilmelerine hükmedilmişti.