Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı ‘ Adalet Yürüyüşünü’ desteklediğini belirterek ‘ Türkiye’de HDP, CHP başta olmak üzere tüm demokratik güçleri destekleyeceğiz’ dedi. Türkiye’deki güncel gelişmeler ile ilgili sorularımızı yanıtlayan Özdemir başlatılan Adalet Yürüyüşü ile ilgili şunları söyledi: ‘ Yaklaşık bir haftadan beri muhalefet partisinin lideri adalet için yürüyor. Kılıçdaroğlu sadece CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun içeri alınmasını değil aksine Türkiye’deki hukuk devletinin ortadan kaldırılmasını da protesto ediyor. Türkiye’de bugün hukukçular, avukatlar, hakimler cezaevinde. İnanıyorum ki Kılıçdaroğlu’nun bu yürüyüşü daha da toplumsal ve siyasal anlamda güç kazanır.‘ Bu yürüşün toplumu daha da ayrıştıracağını düşünüyor musunuz? Bu yürüyüş siyasal anlamda bir şey değiştirir mi? sorusuna Özdemir, ‘Gezi olaylarında Erdoğan’ın ayrımcı ve kutuplaştırıcı stratejisi Türkiye’yi daha da böldü. Erdoğan baskıcı ve şiddet içeren bir politika izlemeyi tercih etti. Büyük şehirlerin referandumda kaybedilmesi bir rastlantı olmasa gerek. Referandumda Türk toplumu doğu despotizmi ile modern demokrasi arasında bir tercih kullandı. Kılıçdaroğlu ve haksız yere tutuklanan Selahattin Demirtaş Erdoğan’ın şiddet ve baskı içeren konzeptinin karşısında yer aldı. (Doğu despotizmi: Toprak mülkiyetinin devlete ait olduğu, bütün vatandaşların yöneticisinin kölesi olarak muamele gördüğü, devletin gücüne karşı vatandaşların haklarını koruyacak ve devlet ile vatandaş arasında iktidar kullanımını dengeleme işlevi görecek hiçbir ara kurumun gelişmesine imkan tanımayan Asya tipi bir yönetim tarzı’ şeklinde yanıt verdi. Referandumdan sonra seçim manipulasyonlarına karşı başlatılan sokak yürüyüşlerine karşı Kılıçdaroğlu mesafeli durdu. Referandumdan iki ay sonra ne değişti de Kılıçdaroğlu sokağa çıktı? sorusunu Özdemir şöyle yanıtladı: ‘Önce HDP hedef alındı. Bu otokrasi yönetimlerin doğasında vardır, muhalefeti yok etmek ve ona müsamaha göstermemek. CHP’nin de hatta muhafazakar politikacıların da bu baskı ile karşılaşması ne yazık ki şaşılacak bir durum değildir. CHP ne yazık ki geç reaksiyon gösterdi. ‘ CHP, milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılmasından yana oy kullandı. CHP’nin Adalet Yürüyüşü bu anlamda ne kadar inandırıcı? şeklindeki soruya ise Özdemir şöyle yanıt verdi: ‘Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması yanlıştı. Türkiye’de işleyen bir hukuk devleti yok artık. CHP yönetiminin Erdoğan ve AKP’yi uzun bir süre doğru algılamadığını düşünüyorum. Bundan on yıl önce Avrupa da buna benzer hata yaptı. Erdoğan’ın demokrasiden yana olduğunu, Türkiye’de demokratik reformlar getirmek istediğini ve Türkiye’yi AB’ye yakınlaştırmak istediğini düşündük. Şu anda biliyoruz ki Erdoğan demokrat biri değil. Aksine seçimler onun için gücünü kullandığı bir araç. Erdoğan kadın- erkek özgürlüğü, Alevi-Sünni, Hristiyan-Müslümanların demokrasinin temel prensiplerinden olan adalet ve eşitlik prensiplerine inanmıyor. ‘ Özdemir Adalet Yürüyüşü CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklandığı İstanbul’a kadar mı devam etmeli? Toplumda bu konuda farklı seslerin de gelmeye başlaması ile ilgili olarak şunları söyledi: ‘Edirne’ye hatta Demirtaş’ın serbest bırakılması adına Avrupa sınırına kadar yürünmeli. Demirtaş Kürt sorunun barışçıl çözümü için mücadele etti ve bundan dolayı Erdoğan için tehlikeli idi. Demirtaş Türkiye’deki liberal bileşimler ile birlikte Türkiye’yi değiştirmeye çalıştı ve yeni kapıları açtı. Şu anda muhalefetin hukuk devleti ve demokrasi için birleşme ve biraraya gelme zamanıdır. ‘ Geçtiğimiz seçimlerde Yeşiller Partisi HDP’yi destekledi. CHP’yi de desteklemek istiyor mu? evetse nasıl? şeklindeki soruya Özdemir ‘Biz Türkiye’deki bütün demokrasi güçlerini savunuyoruz, insan hakları ve basın özgürlüğünden yanayız. CHP sokak yürüyüşü ile klasik tarzda bir protesto eylemini tercih etti. CHP’ye bu konuda dayanıklı olmalarını diliyorum. Hindistan’da Gandi’nin deneyip başarıya ulaştığı barışçıl eylemin bir benzerini hayata geçirme kararı aldı. Türkiye’de bu anlamda CHP ve bütün demokratik güçleri destekleyeceğiz. Erdoğan’ın doğu despotizminin Avrupa’da yeri yok. Demokratik bir Türkiye’nin Avrupa’da her zaman yeri var’ şeklinde yanıt verdi: Süheyla Kaplan / Almanya