Muğla'nın Ortaca İlçesi, Dalyan Beldesi dünyaca ünlü kanalda batan tekneden sağ kurtulan 19 kişi, kaptan İsa Koç ve restoran işletmecisi Özay Akdoğan hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Adliye çıkışında grup adına bir açıklama yapan Doruk Abacı, iddia edildiği gibi teknede 19 kişi değil, tekne kaptanı ile birlikte 26 kişi olduklarını ileri sürdü. Teknenin kişi sayısına göre yetersiz olduğunu söyleyip, uyarmalarına rağmen kaptanın hareket ettiğini öne süren Abacı, "Katılımcılardan birisinin yüzme bilmediğini belirtse de, işletme müdürü ve kaptanın teknenin batma riskinin olmadığını belirterek arkadaşımızı ikna ederek tekneye bindirdi. İlk çıkış anında bile tekne zemine oturmuştu ve bu durumdan dolayı iskeleden itilerek ayrılabildi. Bu sırada iskelede dahi hasar oluştu. İskeleden ayrıldıktan hemen sonra tekne su almaya başladı. Teknede yeterli oturma yeri olmadığından 8 kişi ayakta yolculuk yapmak zorunda kaldı. Seyir halindeyken 'tekne su alıyor' uyarılarımıza rağmen kaptan suyun tahliye edileceğini belirterek harekete devam etti. Teknede yeterli can yeleği yoktu ve ışıklar ısrarlarımıza rağmen açılmadı. Bu arada kaptan güzergahımızda olmayan Kaya Mezarları'na doğru yol aldı. Güzergahı bilmediğimiz için farklı bir yöne gittiğimizin farkına varamadık. Teknedeki su miktarının ayak bileklerimize kadar gelmesine ve bunu kaptana defarlarca belirtmemize rağmen sert manevralar alarak teknenin sağa sola yalpalamasına neden oldu ve bu teknedeki su miktarını iyice artırdı. Bu manevralardan birinde tekne tamamen yan yatarak ters döndü ve hepimiz su altında kaldık" dedi.

CAN YELEKLERİNİN HİÇBİRİ KULLANILAMADI

Katılımcıların hepsi kendi çabalarıyla veya arkadaşlarının yardımlarıyla su yüzüne çıkabildiğini anlatan Abacı, şunları söyledi: "Bu sırada teknede var olan yetersiz sayıdaki can yeleklerinin hiçbiri kullanılamadı. İlgili firmadan kurtarma anında hiçbir mürettebat yoktu. Kıyı kenarındaki kafe ve restoranların tekneleri yardım için gelerek mağdurları kıyıya çıkardı. Dalyan İlçe Jandarma Komutanlığı'nda görevli askerlerin olay yerine gelmesiyle şikayetçi olduk, karakola götürüldük. Firma sahipleri karakola gelerek şikayetlerimizi geri çekmemiz karşılığında maddi ve manevi kayıplarımızı karşılayacağına söz verdi. Bu sırada karakolda olan komutanlar ve askerler de duruma tanık oldu. Şikayetimizi jandarmaya verdikten sonra, sözleşmeli bulunduğumuz otele konaklamak için döndük. Firma sahibi Özay Bey, tüm kayıplarımızı karşılayacağına söz vermesine rağmen, 'Para bulmaya Ortaca'ya gidiyorum' diyerek ortadan kaybolarak vaatlerini yerine getirmedi. İlerleyen saatlerde bize geri dönülmeyince bizde hakkımızı aramak için arkadaşlarımızla beraber topluca Ortaca Cumhuriyet Savcılığına geldik. Nöbetçi bulunmamasından dolayı bir müddet savcılık binası önünde bekledik. Orada bulunan bir görevli arkadaş nöbetçi savcının olmadığını şikayet için pazartesi günü gelmemizi söyledi. O gece bizi taşıyan kaptanın ise jandarmada yapılan alkol testinde 35 promil alkollü çıktığını öğrendik. Şu an arkadaşlarımızdan bir çoğu halen olayın şokunda. Halen kendine gelemediler. Biz bu işi burada bırakmayacağız" dedi.

 

CK (KÖ/RT)