<span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);"> <span style="line-height: 25px;">Alman gazeteleri Türkiye'deki 30 Mart yerel seçimleriyle ilgili yorumlarında, seçimler öncesinde twitter ve youtube gibi sosyal paylaşım platformlarının kapatılmasını eleştirdi. Gazetelerin Türkiye'de yaşanan son dönemdeki gelişmeler ve seçimlerle ilgili yorumları şöyle:</span></span></span></span> <p style="-webkit-font-smoothing: antialiased; color: rgb(62, 62, 62); font-size: 15px; line-height: 25px; font-family: Georgia, Times, serif; margin: 0px; padding: 0px 40px 12px 0px;"><strong><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);"><br /> Abendzeitung</span></span></span></strong><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);">: "Başbakan Erdoğan pazar günkü seçimlerin, kendisi ve izlediği politikanın oylandığı bir seçim olması çağrısında bulundu. Türkiye'deki yerel seçimlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geleceği hakkında da karar veriliyor. 11 yıldır iktidarda olan Erdoğan yıprandı. Bu yıpranmanın nedenleri, kentlerde yaşayan vatandaşların Taksim protestolarının ardından ortaya çıkan öfkesi, muhafazakâr Gülen hareketi ile yaşanan çatlak, muhtelif yolsuzluk suçlamaları ve agresif tavırları. Erdoğan son olarak twitter ve youtube'u kapattırdı."</span></span></span></p> <p style="-webkit-font-smoothing: antialiased; color: rgb(62, 62, 62); font-size: 15px; line-height: 25px; font-family: Georgia, Times, serif; margin: 0px; padding: 0px 40px 12px 0px;"><strong><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);">Die Welt</span></span></span></strong><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);">: "Türkiye siyasi bir erime içinde. İnternette yayınlanan 100'den fazla telefon ve video kaydı, Ankara'da yönetim kademesinde dinlenmeyen kimsenin kalmadığını ortaya koydu. Bu kayıtlar aynı zamanda hükümeti hiçbir şeyin korkutmadığını da gösteriyor. Dinlenen bir görüşmede, Dışişleri Bakanı, Ordu ve Gizli Servis'in temsilcilerinin askerî bir operasyonu haklı göstermek için Türk hedeflerine saldırı düzenleyebileceği dile getiriliyor. Peki neden? Çünkü seçimler kapıda."</span></span></span></p> <p style="-webkit-font-smoothing: antialiased; color: rgb(62, 62, 62); font-size: 15px; line-height: 25px; font-family: Georgia, Times, serif; margin: 0px; padding: 0px 40px 12px 0px;"><strong><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);">Frankfurter Allgemeine Zeitung</span></span></span></strong><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);">: "Türkiye'nin birkaç gün önce bir Suriye uçağını vurması şimdi bambaşka bir boyutuyla görünüyor. Erdoğan hükümeti iç politikada yaşadıkları zorlukları bir savaş macerasıyla aşmak ve dikkatleri dağıtmak için ciddi bir çabada bulundu mu? Kamuoyu anketlerine bakılırsa, Erdoğan artık Türk halkının büyük çoğunluğunun gözünde eskisi kadar popüler değil. Bu durum Türk güvenlik güçleri ile Kürt teröristler arasında yıllar süren iç savaşın ardından hiç de sürpriz değil. Şüphesiz Türk hükümetinin Suriye konusunda haklı çıkarları söz konusu. Ankara Suriye'de radikal İslamcı bir devletin kurulmasına göz yumamaz. Türk devletinin doğal olarak gizli hükümet görüşmelerini dinleyen casuslara karşı harekete geçme hakkı da var."</span></span></span></p> <p style="-webkit-font-smoothing: antialiased; color: rgb(62, 62, 62); font-size: 15px; line-height: 25px; font-family: Georgia, Times, serif; margin: 0px; padding: 0px 40px 12px 0px;"><strong><span style="color: rgb(0, 0, 0);"><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;">Landeszeitung</span></span></span></strong><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 14px;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);">: "Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ülkesindeki kültür savaşını daha radikal hale getiriyor. Giderek otoriter hale gelen çizgisinin yolaçtığı zararlar çeşitli: Düşünce özgürlüğü sosyal medyada budandı. Kuvvetler ayrılığı, AKP ile ilgili ilgili yolsuzluk skandalının hasır altı edilmesi için ortadan kaldırıldı. Laik Müslümanlar, Aleviler ve Hrıstiyanlar kendilerini dışlanmış hissediyor. Toplum içindeki derin parçalanmışlık, Anadolu Kaplanı'nın ekonomik başarısını tehlikeye atıyor. Şayet AKP seçimlerde İstanbul ve Ankara'yı alırsa, Başbakan Erdoğan o zaman bunu izlediği otoriter çizginin meşrulaşması olarak görecek. O zaman Avrupa ile Türkiye arasındaki uçurum daha da büyüyebilir."</span></span></span></p>