Madenli Köyü'nde oturan Ali Güler ile arkadaşı Hilmi Şengül, geçen cumartesi sabahı avlanmak için Giden Gelmez Dağları'nı gitti. Geceyi buradaki bir mağarada kamp kurarak geçiren iki arkadaş pazar sabah tekrar mağaradan çıktı. Saat 11.00 sıralarında Mortaş Mevkii'nde iki arkadaşın üzerine çığ düştü. Yaklaşık 3 saat çığ altında kalan Ali Güler, kendi çabasıyla çıkmayı başardı. Bitkin düştüğü için kamp kurdukları mağaraya gidip ateş yakıp dinlenen Güler, geceyi burada geçirdikten sonra da dün sabah saatlerinde yaklaşık 5 kilometre uzaklıkdaki maden ocağına giderek yardım istedi.

Arama çalışmasına katılan köylüler, Hilmi Şengül'ün cesedine ulaştı. Şengül'ün dün gece Seydişehir Devlet Hastanesi Morguna getirilen cenazesi bugün ilçe mezarlığında toprağa verildi.

Giden Gelmez Dağları'nda avlanırken üzerlerine çığ düşmesi sonucu karın altında kalan Hilmi Şengül, nasıl kurtulduğunu anlattı. Yaklaşık 4 saat yürüyerek konaklayacakları mağara ulaştıklarını blirten Ali Güler, şöyle dedi:

''Etraftan odun topladık ve ateş yaktık. Geceyi mağarada geçirdik. Sabah kalktığımızda yağan yoğun kar nedeniyle hareket edemeyeceğimizi anlayıp, o günde mağarada kalmaya karar verdik. Kar yağışı devam ettiği için de çalılıkları karın kapatacağını düşünerek biraz daha odun toplayıp mağaraya döndük. Islanan elbiselerimizi de ateşin önünde kuruttuk."

Mağarada biraz dinlendikten sonra arkadaşıyla birlikte gezintiye çıktıklarını belirten Güler şöyle konuştu:

"Karın üzerinde yürürken meyilli bir bölgeye geldik. İlk önce sis ile toz bulutu halinde bir serpinti oldu.'Çığ geliyor. Kendini güvenli bir yere at' diye bağırdıktan sonra kendimi yere attım. Gözlerimi açtığımda çığ altında olduğumu fark ettim. Etraf karanlıktı. Karın, nefes almamı engellememesi için elimle ağzımı kapattım. Kurtulma şansımın olup olmadığını düşündüm. Sonra sol elimle yön bulmaya çalıştım. Yanımdaki şapka ile ağzımı bağladım. Elimdeki değneğin yardımıyla yön bulmaya çalıştım. Değneği düzgün bir şekilde dürterek kendime yol açtım. Karları da arkama doğru attım. Değneğin ucu boşluğa çıkıp bir ışık belirtisi görünce kurtulacağıma inandım. Yatar halde elimdeki değnekle yaklaşık 3 saat boyunca iğneyle kuyu kazar gibi yaklaşık 7 metrelik tünel açarak kurtulmayı başardım."

Daha sonra arkadaşı Hilmi Şengül'e seslendiğini ancak herhangi bir ses alamadığını anlatan Ali Güler, "Ona ulaşmak için mücadele ettim, ama başarılı olamadım. Mağaraya döndüm. Arkadaşımın telefonunu buldum ama çekmiyordu. Hemen kapsama alanında bir yer buldum. Ama bu sefer de bir türlü tuş kilidini açamadım. Birkaç kilometre uzakta bir tesise gitmek istedim. Ancak, yorgun ve halsiz olduğum için bunu yapamadım. Tekrar mağaraya döndüm. Bir süre dinlendikten sonra yardım istemek için yeniden çıkmak istedim ama yine başarılı olamadım. Sabaha kadar çaresiz bekledim. Sabah gücümü topladıktan sonra yürüyerek tesislere gittim ve yardım istedim" dedi.