Başbakan Erdoğan ve bir diğer cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nun kampanyalarının birbirinden tamamen farklı şekilde yürüdüğü yorumunun yapıldığı yazıda, Erdoğan'ın kampanyasında kendisini "yeninin şampiyonu" olarak gösterdiği, İhsanoğlu'nun ise "eski" tarzda bir kampanya yürüttüğü ifade ediliyor.

 "Erdoğan yüksek bir profilken, rakibi 'görünmezlik' tehlikesi yaşıyor" alt başlığının kullanıldığı yazı, "Bir aday yüksek çözünürlüklü görüntülerle liderliği süresince yapılan modern fabrikaları, hastane ve yolları gösteriyor, ve devamının geleceği sözünü veriyor... Diğer adayın ise mikrofonu bile zar zor çalışıyor" ifadesiyle başlıyor.

Seçim kampanyalarına şu ana kadar Erdoğan'ın hakim olduğu aktarılırken, çok da güvenilir olmadığı notu düşülen kamuoyu yoklamalarına göre, Erdoğan'ın seçimlerin ilk turunda % 50'den fazla oy alacağının tahmin edildiği belirtiliyor.

Görünmezlik riski

Yine aynı anketlere göre Meclis'te temsil edilen partiler arasından MHP ve CHP'nin adayı olan Ekmeleddin İhsanoğlu'nun adının toplumun yüzde 32'si tarafından bilinmediğini yazan Financial Times, İhsanoğlu'nun seçim kampanyasının "görünmezlik riski doğurabilecek kadar düşük profilli ilerlediği" yorumunu yapıyor.

Yazı şöyle devam ediyor: "İhsanoğlu, büyük toplumsal mitinglerdense küçük organizasyonlara katılmayı tercih ediyor. Seçim kampanyasının açılışında, komşu ülkelerle kötü ilişkiler, artan borç ve yargının siyasallaşması gibi Türkiye'yi en çok sıkıştıran sorunlardan bahsetti, ama Erdoğan'ın ismini bir kez bile telaffuz etmedi".

Yazıda, İhsanoğlu'nun medyadan da şikayetçi olduğu belirtiliyor ve şu açıklamalarına yer veriliyor: "Geçtiğimiz hafta TRT Erdoğan'a 533 dakika yer ayırırken benim konuşmalarıma sadece 3 dakika süre tanındı."

'Yerel seçim öncesi gibi gergin değil'

Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyalarında tansiyonun Mart ayındaki yerel seçimlere yaklaşmadığının da altını çizen yazıda şu yorum yapılıyor:

"Yerel seçimler öncesinde Erdoğan bir yandan yolsuzluk iddialarıyla mücadele ediyor, diğer yandan da eski müttefiki Fethullah Gülen hareketiyle bir kopma yaşıyordu. Buna rağmen oyların yüzde 44'ünü almayı başardı. Yerel seçim zaferinin ardından muhalefet partilerinin Erdoğan ile mücadele etme isteği de azalmış gözüküyor" dendi.