23 yaşındaki Mardini, kendisi gibi yüzücü olan Yüsra Mardini'yle birlikte motoru bozulan şişme botu yüzerek kıyıya çekmişti. Bu hikayeden etkilenen İngiliz yönetmen Stephen Daldry, Mardini'nin filmini çekmeye başladı. Mardini kardeşler daha sonra Almanya'ya yerleşti. Yüsra Mardini, BM Mültecilere yardım örgütünün iyi niyet elçisi olurken 2016'da Rio Olimpiyatları'nda yarıştı. Sara Mardini de Almanya'daki Bard Ünüversitesi'nde ekonomi ve sosyal bilimler eğitimi için burs kazandı. Sara Mardini, 2016'da Emergency Response Centre International, (ERCI) adlı mültecilere yardım örgütünde gönüllü olarak çalışmak üzere Midilli'ye geri döndü. Ancak Sara Mardini ve iki günüllünün 21 Ağustos'ta gözaltına alındığı ve Koridallos hapishanesine gönderildiği ortaya çıktı. Yunan yasaları uyarınca, Sara Mardini'nin, duruşmasını beklerken 18 aya kadar gözaltında tutulabileceği belirtiliyor. Avukatı Haris Petsalnikos, "İnsani bir davranış cezalandırılıyor. Sara bu suçların işlendiği öne sürülen dönemde Yunanistan'da bile değildi. Bu şimdiye kadar bir yardım görevlisinin karşı karşıya olduğu en ciddi suçlama" dedi. Yunan makamları, Sara Mardini'nin gözaltına alınmasıyla sonuçlanan soruşturmaya altı ay önce başlandığını Atina ve Selanik'ten Midilli'ye istihbarat görevlilerinin gönderildiğini söylüyor. 'Sahil güvenliğin telsizlerini dinlediler' İddianamede ERCI'nin kağıt üzerinde kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşu olmasına rağmen ülkenin kuzeydoğusundaki adalardan yasa dışı olarak mültecileri kaçırdığı öne sürülüyor. Yunan polisi yardım örgütü görevlilerinin Yunan sahil güvenlik gemilerinin telsiz konuşmalarını dinleyerek, mülteci botlarının yerlerini önceden tespit ettiklerini ve 30 kadar yabancı ülke vatandaşının daha soruşturulacağını açıkladı.(BBC)