BAYBATUR GÜVEN TAZELEDİ

AK Parti Manisa Olağan İl Kongresi bugün Atatürk Spor Salonu'nda yapıldı. Tek listeyle gidilen seçimde İl Başkanı Murat Baybatur güven tazeledi. Kongrede Divan Başkanlığı'na İzmir Milletvekili ve Manisa Koordinatörü Aydın Şengül seçildi. Kongreye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi, AK Parti Manisa Milletvekilleri Recai Berber, Muzaffer Yurttaş ve Selçuk Özdağ ve delegeler katıldı.

YEREL SEÇİMİN ÖNE ÇEKİLME SİNYALİ VERDİ

Milletvekilleri adına konuşan Genel Başkan Yardımcısı Tanrıverdi, 2014 yılı Mart ayında yapılması gereken yerel seçimlerin mecliste grubu bulunan diğer partilerden teklif gelmesi halinde yapılacak anayasa değişikliğiyle öne çekilebileceğini belirtti. AK Parti'li Tanrıverdi, "Meclis'te grubu bulunan partiler teklif getirirlerse bilsinler ki AK Parti bu noktada kesinlikle seçimden kaçmaz" dedi. Tanrıverdi, yerel seçimlere, Manisa'nın yapılacak yasal düzenlemeyle büyükşehir olarak gireceğini ifade etti. Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazasıyla kış aylarında seçim yapılmaması yönünde görüşler ortaya konulduğunu hatırlatan Tanrıverdi, "AK Parti ile Türkiye'de artık seçimler zamanında yapılıyor. Yerel seçimler de anayasa gereği 5 yılda bir yapılıyor. Ancak anayasa değişikliği yapılırsa o zaman seçimi öne almak mümkündür. Bu çerçevede kimi muhalefet partileri, kimi sivil toplum kuruluşları, 29 Mart 2009 seçimlerinde rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopteri düştüğünde 'kışın seçim yapılmamalı, bu şartlar böylesi sorunlar ortaya çıkarıyor, hiç değilse sonbaharda seçimler yapılmalı' ifadelerinde bulunmuşlardı. Bu noktada bu olumsuzlukları dikkate alarak, Meclis'te grubu bulunan partiler teklif getirirlerse bilsinler ki AK Parti bu noktada kesinlikle seçimden kaçmaz, `Böyle bir düşünceniz varsa gelin birlikte yapalım' der. Bunun dışında AK Parti olarak gündemimizde yerel seçimlerin öne alınması diye bir düşünce söz konusu değildir" dedi.

AIRINÇ: 19 MAYIS BAYRAM TADINDA KUTLANDI"

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nın bu yıl farklı kutlandığını kaydedip, "Bazıları için bu şaşırtıcı olabilir. Eski alışkanlıklarını terk etmedikleri, terk etmeye niyetleri olmadığı için bu kutlamalardan haz almamış olabilirler ama Türkiye ilk defa bayramı bayram tadında, olması gerektiği şekilde kutluyor. Bu yıl farklı kutlamalarla halkımızın ve gençlerimizin her alanda büyük coşku yaşadıkları, daha sivil, gençliğe yönelik, sporu ön plana çıkartan bir bayram yaşadık. Bu hükümetimizin başarısının bir örneğidir. 19 Mayıs da 23 Nisan da 29 Ekim de bizimdir, bizim en büyük iftihar kaynaklarımızdır. Hem milli bayramlarımızı hem dini bayramlarımızı her zamankinden coşkulu, halkın katılımıyla yapmak hükümet olarak görevimizdir. İlk defa yapılan kutlamalar Türkiye'de büyük anlayışla sevgiyle karşılandı. İnşallah bundan sonra yapılacak kutlamalar da aynı şekilde cereyan edecektir" diye konuştu.

ARINÇ TANRIVERDİYE TAKILDI

AK Parti'li Bülent Arınç kendinden önce yaklaşık bir saat konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Tanriverdi'ye takıldı. Arınç, "Sayın Tanrıverdi konuşmasıyla önemli konulara temas etti. Aslında söylenmesi gereken pek çok şeyi de söyledi. Doğrudur bir kongrede zamanın çok da fazla geçmemesi lazım. Bütün milletvekili arkadaşlarım adına da konuştuğunu da ifade etti. Ben herkesin hoşgörüsüne sığınarak aklıma gelen bir hatırayı sözlerimin başında ifade etmek istiyorum. Manisa'da biz gençken Ramazanları dört gözle beklerdik. Her akşam teravih namazını Manisa'nın başka bir camisinde kılardık. Namazdan sonra da çay içmek bizim vazgeçilmez tutkularımızdandı. Tabi bu camileri dolaşırken bazı camilerdeki hocaların da adları namları konuşulur olmuştu. Onlara jet imam diyorlardı. Bir teravih namazını 17 dakikada kıldırdı diye anlatıyorlardı. Aslında bu işin 40 dakika falan olması lazım. Teravih namazının jet hızıyla kılınması dinen de doğru değil. Ama genciz hoşumuza gidiyor. Yatıp kalkıyoruz biran evvel kahveye gidiyoruz. Bunlardan birisi de bizim Çatal Camii'nin imamı Süleyman hocaydı. Çabuk namazda nam salmıştı. Camideki insanlar dışarıda yollara kadar taşmaya başlamıştı. Bu işten hoşlanmayan bir de Hatunuye Camii'nin imamı İbrahim Çelik hoca vardı. Bir il kongresinde `bunlardan niye bahsediyorsun' diyebilirsiniz. İki sebebi var. Bir Manisa'dayım bunu hatırlamamız lazım. İkincisi de Tanrıverdi'nin de hepimizin de bundan kıssadan hisse çıkarmamız lazım" dedi. Anılarını anlatmaya devam eden Arınç, "İbrahim Çelik hoca bir gün Çatal Camii'nde mihraba geçip iki rekatlık namazı iki saatte kıldırırdı. Teravih bitti. Arkaya dönüp dua edecekleri zaman hoca baktı bine yakın cemaatten sadece üç kişi kalmış. İbrahim hoca Süleyman hocaya `Nereye gitti bu cemaat?' diyence, Süleyman hoca da `Sabah namazı için abdest tazelemeye gittiler?' demiş. Şimdi Tanrıverdi de konuşmayı uzattı benim başıma da aynısı geldi. Ekranın arkası doluydu, şuralarda hiç boşluk yoktu. Kabına sığamayan gençler vardı. Bende İl Başkanı Murat Baybatura dönüp de `Nerde bunlar' desem herhalde `yatsı için abdest tazelemeye gittiler' der. Varsa nefes almaya çıkanlar onları çağıralım. Bu kongreler bir gösteridir, bir şölendir, muhasebedir. Hiç konuşmaya bile gerek yok. Hiçbir partinin böylesine çoşkulu bir toplantı yaptığına, yapacağına ihtimal vermiyorum. Türkiye'de artık yüzde 50'lilerin değil yüzde 54'lerin konuşulduğu bir AK parti var"  diye konuştu.

ARINÇ: MANİSA'YI UYARMIŞTIM

Seçimlerden önce Manisalıları uyardığını belirten Arınç, "AK Parti'nin hizmetleri devam etsin ama Manisa'ya kavga gelmesin demiştim. Görüyorum ve üzülüyorum ki Manisa'ya huzursuzluk ve kavga gelmiştir. Bu bazen belediye binasını basmaktan bazen kendi yandaşlarını dükkanında tokatlamaktan başka hesaplarla birbirlerinin hesabını görmekten geçiyordu. Ama bizi kötüleyenler Manisa'ya hizmet, dostluk ve arkadaşlık getiremediler. Manisa'da ne belediye ne belediyenin partisi ne de onun taraftarları kendi içinde barışık değil ki Manisa'ya huzur gelsin. Artık Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak yoluna devam edecek" dedi.

SİYASETİ BIRAKACAĞINI SÖYLEDİ

Seçimlerde Bursa'dan aday gösterilmesi üzerine hakkında kullanılan ithamlar nedeniyle üzüldüğünü dile getiren Arınç, "Dediler ki, 'Bu adam Manisa'da çok başarısız oldu. Mahalli seçimleri kaybetti, referandumda da hayır oyları üç beş fazla çıktı. Onun için aldılar bunu Bursa'ya gönderdiler,' Bu terbiyesizlikti, söylenecek bir şey değildi. Ama bunu yapanlar bunu konuşanlar o zamanki bulundukları konumda değiller. Tepe taklak olup gittiler. Bursa'yı değil Diyarbakır'ı gösterseler hiç tereddüt etmez vazifemi yapmak için giderim. 19 yaşında başladım bu işe 35 yıldır bunun içerisindeyim. Manisa'da yüzde 3,5 oy alırken de ben siyasetin içerisindeydim. Yüzde 7 aldığımızda da siyasetteydim. Oyumu 2'den üçe artırdığımızda yüzde elli arttırdık diye sevinen de bendim. Biz hizmet için buradayız. İnanıyorum ki bu parti on kez iktidara gelir. Ben ve Tenriverdi son kez seçildik. Tanrıverdi'nin önü açık. Ama ben siyetseti bırakıp bir ay Manisa'da, bir ay Bursa'da, bir ay Ankara'da vakit geçireceğim" dedi.

MHP'YE SESLENDİ

Konuşmasında sık sık muhalefet partilerine yüklenen Arınç, MHP'yi sert sözlerle eleştirdi. Arınç, "Siz AK Parti'ye değil de Cumhuriyet Halk Partisi'nin arkasında kaldınız ona yanın, ona üzülün. Manisa'da, Bursa'da CHP kadar olamadınız. AK Parti'yle yarışmanız, başa çıkmanız mümkün mü? Şu belediyede bile CHP'nin koltuk değneğiyle yürüyorsunuz. Bundan dolayı yüzünüz kızarmıyor mu sizin? Yeri geldiğinde sözümü sakınmam. Ama ülkücü dendiğinde ülkücünün ü'sünün yanından geçmemiş insanların bugün siyaset yaptığını görünce üzülüyorum. Gerçek ülkücümü görmek istiyorsunuz. Milletini seven, ona aşkla bağlanan bir insan mı görmek istiyorsunuz. İşte AK Parti'de Selçuk Özdağ. Bizim dönemimizde belediyelerde şu yolsuzluk bu yolsuzluk diye insanları kandıranlar peki ne yaptınız hangi yolsuzluğu ortaya çıkardınız, hangi yolsuzluğu düzelttiniz. Bazen düşer kalkarsınız ama dosdoğru giderseniz mutlaka kazanırsınız. Bizim arkadaşlarımız sadece hizmet düşündü" dedi.

MUHAFAZAKARIN TANIMINI YAPTI

AK Parti'nin muhafazakar bir parti olduğunu belirten Arınç, bunun tanımını yaptı. Arınç, "Biz muhafazakar demokrat bir partiyiz. Sol dediğin zaman kırk tane parti var. Sağda da 40 parti olabilir. Biz böyle değiliz. Biz muhafazakar bir partiyiz ve demokrat bir partiyiz. Millet bunun neresini sevdi. Muhafazakar olmak milletin ortak değerlerine sahip çıkmak demek. Milletin ortak değerlerinde inanç, ahlak, aile değerleri, kültürümüz, birbirimizi sevmek var. Muhafazakar olmak gerici olmak değil. Muhafazakar olmak değerlere bağlı olmak demek. Ayrımcılık yapmamak, herkesin inançına saygı göstermektir" diye konuştu.

ARINÇ, "BİZ SAĞCIYIZ DİYENLERİN DÖNEMİ BİTTİ"

Türkiye'de muhafazakar bir kimliğin olduğunu ifade eden Arınç, "Siz sağcı mısınız diye soranlara geçti o günler biz muhafazakar demokratız. Sosyal demokrat mısınız diyenlere geçti o günler şimdi Türkiye'de muhafazakar kimlik var. Kimsenin hangi kıyafeti giyeceğine biz karar vermiyoruz. Başını açık tutan bir kadına ne kadar saygı gösteriyorsak başını kendi iradesiyle örtmüş bir kadına da en az onun kadar saygı göstermek bizim inancımızdır. Muhafazakar demokrasiyi bu ülke sevdi. Çünkü yıllarca yalanlarla birbirlerine taş attılar. Sen sağcısın ben solcuyum. O taş atılanlardan birisi de bendim. Elimize taşı sopayı aldığımız çok günler oldu. Biz de okullardan yurtlardan atıldık. Abilerimiz dostlarımız bizi bu yanlıştan çekip çıkardı. Biz anladık ki bizi birbirimize kırdıranlar Türkiye'ye en büyük ihaneti yapanlardır. Şimdi yok bunlar" dedi.

ARINÇ, "PARAYI İYİ YÖNETMEZSEK ALTINDA KALIRIZ"

Toplu sözleşme masasına oturan ve zam isteyen sendikalara yönelik çağrıda bulunan Arınç, "12 Eylül 2010 referandumunda sizlerin oylarıyla yüzde 58'le Türkiye'de anayasa değişiklikleri kabul edildi. Bu anayasa değişikliği memur sendikaları bakımından da önemli bir gelişme ortaya koydu. Eskiden kamuda çalışan memurlar hükümetin verdiğine razı olurlardı. Biz toplu sözleşme esasını getirdik. Kamu sendikalarıyla hükümet pazarlık yapabilecek. Uyuşamazlarsa işçilerde olduğu gibi uyuşmazlık komisyonu meseleyi çözülecek. Çıkardığımız kanun batı ülkelerinde ne varsa onun aynısıdır. İşçi sendikaları sadece grev ve lokavt dışında prosedür olarak aynısıdır. İyi bir pazarlık sonunda memurlarımızı memnun edecek bir zam oranını yakalarız diye düşünüyorum. Yalnız dikkat çekmek istediğim bir nokta var. Türkiye on senedir istikrarlı bir ekonomiyle başarı kazanıyor. Parayı iyi yönetemezseniz altında kalırsınız. On sene içinde dünyada 4 yıldan beri devam eden bir global ekonomik kriz var. Bu kriz Amerika'dan başladı, Hindistan'a kadar uzandı, Avrupa'yı içerisine aldı komşumuz Yunanistan'ı perişan etti. Biz kendi tedbirlerimizi aldık. Bunlardan çok fazla etkilenmemeye çalıştık. Ama 2007-2008-2009 kadar bunun ekonomide derin izlerini gördük. Şimdi memurlar şuna dikkat etsin. Bu ülkede siyasi istikrar var ekonomik istikrar da var. İkisi birbirini tamamlar. Siyasi istikrar olmazsa ekonomik istikrar da olmaz. Parayı yönetiyorsunuz. Adaletli dağıtmazsanız Yunanistan gibi olursunuz. Eksi 20'lere imza atan işçi sendikaları var maaşları dondurulmuş eksi 10'larda imza atan Yunanistan'da kamu memurları var hiç onlara benzemiyoruz. Biz Yunanistan gibi olmadık diye öğünüyoruz. İtalya'nın, İspanya'nın, İzlanda'ya, İrlanda'ya bakın ekonomik krizdeler. Buralarda toplu sözleşme yok, maaşlarını alamıyorlar. Türkiye böyle değil. On sene evvel bu ülkede enflasyon yüzde 60'tı. Türk parası kıymetsizdi. 6 sene evvel Türk parasında 6 sıfır vardı. Hatırlayın unutmayın. Devlet borçluydu, maaş ödeyecek parası yoktu. Faizle para alıyordu, eski siyasetçiler, ev hanımları unutmayın. Geldiğimiz gün IMF'ye olan borcumuz 25 milyar dolardı. Şimdi 2,5 milyar dolara düşürdük. Bizden öncekiler borcunu yaptı ama ödemesini biz yaptık. 3,5 katrilyon zorunlu tasarruf ödedik. Bizden öncekiler yuttu biz 13,5 katrilyonu milletimize ödedik. Faizler tek haneye düştü. Herkes cebinden yiyordu. 2001 krizinde bir gecede yarı yarıya fakirleştik. Eğer biz onlar gibi yapsaydık bu günlere gelmezdik. Bugün en iyi pazarlığı yapacaksınız. Uyuşamazsak komisyona gidecek. Komisyon her şeye bakacak. Her sene enflasyon farkını biz memurumuza ödüyoruz. Para havuza doluyor havuzdan birilerini cebine dolmuyor. Milletin cebine gidiyor" ifadelerini kullandı.

Tek listeyle gidilen kongrede Murat Baybatur İl Başkanı seçildi. İl yönetimine Gürkan Koyuncu, Abdullah Ata, Salih Fulcun, Ömer Akar, Hüsnü Aslan, Zafer İkinci, Ali Delen, Sait Başbelen, Ataman Taydaş, Burhan Öztürk, Hayri Soytürk, Hüseyin Işıkal, Adnan Kaçire, İlhami Taşdemir, Engin Yüksel, Sinan Orhan, Mehmet Özer, Reşit Ürper, Mustafa Alataş, Mustafa Pekçetin, Necip Denktaş, Nihat Türkoğlu, Osman Sönmez, Tarık Esen, Yüksel Nida, Ali Karan, Selmak Alkış, Ahmet Akdede, Kani İyitürk, Nihat Batu, Erdinç Hasboyacı, İsmail Aydın, Abdullah Polat, Ahmet Emre Kurt, Orkun şıktaşlı, Fetullah Gündüz, Arif Bakkaloğlu, Rıdvan Uysal, Ali Haydar Aras, Ayşe Hekimoğlu, Sibel Oben, Müzeyyen Yoğurtçu, Nurten Onulmak, Nuray Durmaz, Şenay Çayan, Ayşegül Canıdemir Ürkmez, Aynur Oğul ve Meltem Tandelin seçildi.

MHÖ(KÖ/SSA) (FOTOĞRAF)