Metin ES / DUİSBURG 

Toplumsal konuları işleyen kısa filmlerle sanatseverlerin dikkatini çeken Şenol Güngör ve Ömer Pekyürek'in sinema sevdası pantemiye yakalansa da, çalışmaları, çekimleri aralıksız devam ediyor.

UZUN VE KISA ADAMIN SİNEMA SERÜVENİ

27 dakikalık "Solingen 93“ filmiyle bu yolda ne kadar kararlı olduklarını gösteren Güngör ve Pekyürek ikilisi, Almanya'da her yıl düzenlenen film festivalinde "Hildesheim Ödülünü“ almalarına çok sevindiklerini ve motive olduklarını vurguladılar"

Yaklışık 30 yıldan beri tiyatro yazıp sahneleyen Şenol Güngör, "çocuklara gençlere, kadınlara tiyatro eğitimi verdim. Hallerimiz, büyüklere masallar, Entegrasyon Zuzammenleben, gibi bir çok oyunu yazıp oynadım. Ömer ile birlikte çalışmamız "Solingen 93“ kısa filmiyle başladı.

Solingen'de gerçek bir hayat hikayesinden kurguladığımız film çok tutuldu. 10 yaşında Solingen faciasından etkilen bir çocuğun öğretmen olduktan 25 yıl sonra yaşadığı dramı öğrencilerine anlatan hikayesini sahneye taşıdık. Çok sayıda turneler düzenledik ve planladığımız turneler vardı. Ne yazık ki pandemiden ötürü iptal edildi. Yine şubat ayında çekimlerine başladığımız „Jasmin“ isimli filmin çekimleri coronaya yakalandı. „Arkadaş“ adlı filmimizin çekimleri bitti. Ancak gösterime pandemiden ötürü başlayamadık. Fakat, Ekim ayında başlayacak“ dedi.

HAYDİ BİTTE ŞCHÖN

Tek Ümit, Doru Jugentamt ve Son umut Almanya kısa filmini çeken Ömer Pekyürek ise şunları söyledi:

"Toplumsal sorunlarla izleyicilerimizin karşısına çıkmak istiyoruz. Çünkü burada yaşayan Türkiyelilerin ciddi manada sorunları var. Bunları Alman sinemacılar göremiyor. Biz içinde olduğumuz için bire bir yaşıyoruz. Şu anda alt yapısını bitirdiğimiz „Haydi Bitte Şchön“ isimli sinema filmiyle çalışıyoruz. Filmde Türkiye'ye yerleşen Almanların uyum sürecini anlatıyor. Ruhrpott İnternational Prodoktion film şirketini kurduk. Sinema serüvenimiz büyük ve umutlu heyecanıyla devam edecek“