Hamburg’da bağımsız milletvekili Nebahat Güçlü’nün Alman Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) Hamburg’da Ottensen seçim bölgesinde ‘misafir üyeliğine’ kabul edilmesinin yankıları sürüyor. Hamburger Abendblatt gazetesinde Jens Meyer Wellmann tarafından ‘SPD aşırılık konusunda saf mı?’ başlığıyla kalem alınan haberde Güçlü’nün gerek Yeşiller Partisi milletvekili gerekse bağımsız milletvekili olduğu dönemde ‘radikal’ çevrelerle ilişkisini hatırlattı. Gazetenin haberinde aynı zamanda Alman İç İstihbarat Servisi Anayasayı Koruma Dairesinin Hamburg başkan yardımcısı ve aynı zamanda SPD Ottensen ilçe teşkilatı başkanı olan Mithat Çapar’ın, Güçlü’nün misafir üyeliği kabul edilmeden önce sözkonusu ‘radikal çevrelerle ilişkisini’ dikkate almadığını sorguladı. MİTHAT ÇAPAR: ÜYELİK İÇİN BENİM ETKİM OLMADI Alman İç İstihbarat Servisi Anayasayı Koruma Dairesinin Hamburg başkan yardımcısı ve aynı zamanda Ottensen ilçe teşkilatı Başkanı Mithat Çapar, ‘sizin Güçlü’nün Ottensen ilçe teşkilatına misafir üyeliğe başvurusunda herhangi bir etkiniz oldu mu? şeklindeki soruya şu şekilde yanıt verdi: ‘Kendisi ile üyelik öncesi ya da sürecinde herhangi bir etkim olmadı. İlçe örgütünün yönetim kurulu karar verir. Nitekim Güçlü’ün üyeliğinde de benim kesinlikle etkim olmadı, yönetim kurulu kendi karar verdi. Dikkatinizi çekerim bu sadece bir misafir üyelik statüsüdür. Daha ayrıntılı soruları kişi haklarının güvenliği koruma adına cevap veremem’ . BEHÇET ALGAN: BEN OLSAM ÜYELİĞİNİ KABUL ETMEZDİM Hamburg’un Altona ilçesinde yaklaşık otuz yıldan beri üye olan ve seçim bölgesinin İlçe Belediye Meclis üyesi Behçet Algan ise Güçlü’yü ve SPD’yi eleştirerek ‘Ben kendisinin yerinde olsam bağımsız olarak kalırdım. Siyasi yanlış yaptığı kanaatindeyim. Üyeliğini kabul eden SPD örgütü de, Güçlü de yanlış yaptı. Herşeyden önce şık bulmadım. Ben olsam üyeliğe kabul etmezdim’ dedi. SPD’DE TANIDIK DİĞER SAĞCI ÜYELER DE VAR SPD içerisinde Türkiye’de başta AKP olmak üzere sağcı partilere oy veren üyelerin olduğuna dikkat çeken Algan ‘İki yüzlülük. Yaşamım boyunca sosyal demokrat oldum. İnsanlar iki yüzlü olmamalı. Türkiye’de sağcı olup da Almanya’da SPD’de üye olan insanların durumunu iki yüzlülük olarak yorumluyorum. İnsan ya sağcı olur, ya da solcu. Bu kişilerin partiye de zarar verebileceğini Alman yoldaşlarım bilmeli. Omurgalı olmakta fayda var. Partimde sağcı olan üyelerle asla yoldaş olmak istemem’ şeklinde görüş bildirdi. KAZIM ABACI: IRKÇILAR ve AŞIRI SAĞCILAR HER PARTİDE VAR SPD Hamburg Milletvekili Kazım Abacı ise olayı daha genel değerlendirerek aşırı sağcı ve ırkçı eğilimde olanların hemen hemen her partiye girmeye çalıştıklarına dikkat çekti. Güçlü’nün ‘misafir üyeliği’ konusunda ise ‘Meclis Grubumuza ait değil. Misafir üyeliğin genel anlamda bir yıl sonra mutlaka kabul edlecek diye bir şartı yok’ dedi. SPD Meclis Grubu Basın Sözcüsü ise Güçlü’nün sadece misafir üyeliğe kabul edildiğini ve Meclis Grubuna alımının sözkonusu olmadığını bildirdi. CDU’DAN SERT ELEŞTİRDİ Alman Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Federal Milletvekili Christoph de Vries ise Güçlü’nün SPD’ye ‘misafir üye’ olarak kabul edilmesini dahi sert bir şekilde eleştirerek şu şekilde açıklamada bulundu. ‘Güçlü’nün ülkücüler ve Osmanen Germania gibi çete grupları ile bağlantısı ortaya çıkmasına rağmen SPD’de üyeliğine kabul edilmiş olmasından dolayı dehşete kapıldım. Siyasi partiler sadece aşırı sol ve sağcılara karşı değil, yabancı faşist ve islamcı örgütlere karşı da mesafeli olmalılar. SPD Hamburg’da her koşulda Türk toplumunun oyunu almak istiyor’ dedi. Süheyla Kaplan / Avrupa Postası