Suriye’deki iç savaştan kaçan ve Avrupa’ya ulaşmak isteyenlerin yolu bu aralar Bulgaristan’a çıkıyor. Son günlerde 5 bin Suriyeli mültecinin Türkiye sınırını geçerek ulaştığı Bulgaristan, mülteci akınına hazırlıksız yakalandı. Mülteciler Sofya’daki kamplara yerleştirilirken, Bulgar yetkililer bu sayının yıl sonuna doğru 10 bine ulaşmasından endişe duyuluyor.


Günde ortalama 100 Suriyeli’nin geçtiği Bulgaristan’da mülteciler ağır koşullarda hayatta kalma mücadelesi veriyor. Mültecilere ancak aylık 5 milyon Euro bütçe ayırabildiklerini söyleyen Başbakan Plamen Orescharski ise ülkesinin Avrupa’nın en fakir ülkesi olduğuna dikkat çekerek “Mülteci akışına çare bulamıyoruz” dedi.


Mültecilere çözüm bulunması ve gerekli yardımların yapılması için Avrupa Birliği’nden acil yardım talebi eden başbakan Orescharski basın mensuplarına yaptığı açıklamada “Sınır kapılarımızı kapatmamız doğru değil. Çünkü bu insanlar savaştan kaçmışlar, bu sorun bütün Avrupa’nın sorunu ve bu yüzden ortak çözüm bulmalıyız” diye konuştu.


BULGARİSTAN, YUNANİSTAN VE KIBRIS KRİZ BÖLGESİ!


Başbakanı bu sözlerine rağmen Bulgar İçişleri Bakanı Zwetlin Jowtschew geçtiğimiz Cuma günü Türkiye’ye giderek sınır güvenliğinin artırılması ve mülteci akışının durdurulması için gerekli tedbirlerin alınmasını istedi. Avrupa Komisyonu ise mülteci akışıyla karşı karşıya olan kıtanın giriş kapılarında tedbirlerin alınması için harekete geçti. Komisyon Yunanistan, Kıbrıs ve Bulgaristan’ı kriz bölgeleri ilan ederek gerekli yardımları yapmaya hazırlanıyor.


Ancak Bulgaristan’ın niyeti ülkesine sığınan mültecilerin diğer Avrupa ülkelerine dağıtılması. AB ülkelerinin mültecileri kabul etmeye yanaşmamasını eleştiren Bulgar Dışişleri Bakanı Christian Wigenin “Bu sorun bütün Avrupa’nın sorunudur, mülteci yükümüz azaltılmalı” dedi. Bulgaristan’a kaçak yollarla ayak basan Suriyeli mülteciler ise şimdilik Sofya yakınlarında bulunan eski iki askeri kışlaya yerleştiriliyor.


Fakat hükümetin yanı sıra yerel halk da mültecilerin gelişinden rahatsız. Bulgar televizyon kanallarına konuşan mültecilerin yaşadığı kasabanın belediye başkanı Wassilka Dimowa, mültecilerin başta hırsızlık olmak üzere her türlü suça karıştığını öne sürdü. Kasaba halkının da yeni mültecilerin alınmaması için protesto gösterilerine hazırlandığı belirtildi.


‘AVRUPA MÜLTECİ KRİZİNE ÇÖZÜM BULMALI’


Mülteci yardımı kuruluşu “Pro Asyl” ve Uluslararası Af Örgütü ise Avrupa’nın mülteci krizine çözüm bulmasını talep etti. Özellikle Alman hükümetinin iltica yasasını değiştirerek mültecilere yönelik ayrımcılığı ortadan kaldırılmasını talep eden kuruluşlar kriz bölgeleri Suriye, Irak ve Afganistan’dan gelen insanların yalnız bırakılmamasını istediler.


Mültecilerin akın ettiği ülkelere yardım elinin uzatılmasını isteyen insan hakları kuruluşlarının ortak açıklamasında şu çağrı yapıldı: “Örneğin 4,3 milyonluk nüfusu olan Lübnan’da yaşayan Suriyeli mülteci sayısı 750 bin civarında. Mülteciler ağır koşullarda hayatta kalmaya çalışıyor. Bu drama son verilmesi için Avrupa ve uluslararası güçler bir an önce harekete geçmeli. Özellikle AB mülteci politikasını gözden geçirmeli.”