<span style="color: rgb(0, 0, 0);"><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 16px;"><strong>Gazetenin 2000 yılından bu tarafa dış politika masasını yöneten Stefan Kornelius tarafından kaleme alınan analizde,”Donald Erdoğan demokrasiyi tehdit ediyor” başlığı kullanıldı. Stefan Kornelius’un analizi özetle şöyle:<br /> <br /> </strong></span></span></span> <p style="line-height:15pt;background:white;vertical-align:baseline;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);"><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 16px;">“Recep Tayyip Erdoğan ve Donald Trump belki hiç karşılaşmadılar. Birbirleri hakkında belki de negatif düşünceye sahipler. Bir güneş sisteminde sadece bir güneş olur. Bununla birlikte, Trump ve Erdoğan demokratik dünyanın taşıyabileceğinden daha fazlasını paylaşıyor: düzensiz stil, mutlak bir iktidar arzusu, kurumlara karşı düşük saygı, aşılması güç bir demagojik içgüdü ve <span lang="DE">güvensizlik</span>. Trump ve Erdoğan içgüdüleriyle hareket eden ve hızlı reflekse sahip kişiler” ifadelerini kullanan Stefan Kornelius, biri eski, diğeri yeni olan iki demokrasinin varoluş sınavı verdiğini öne sürdü.</span></span></span></p> <p style="line-height:15pt;background:white;vertical-align:baseline;"><span style="color: rgb(0, 0, 0);"><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 16px;">ABD’de megaloman birisinin iktidarı devralma riski bulunduğuna dikkati çeken Kornelius,” ....Bu Sezarism, idealindeki Osmanlı başkanlık sistemini gerçekleştirene kadar- aslında otokratik kuralların geçerli olacağı bir sistem-, Türk cumhurbaşkanını da sarmış durumda. Erdoğan’ın reformcu olduğuna umut bağlayanlar sınırsız iktidar hırsının sonucunu görüyor. Çoğulcu ve demokratik bir Türkiye umudu, tutuklanan her gazeteci, parlamentodan geçen her güvenlikçi yasa ve AB’nin meşru olarak yaptığı işbirliği önerilerine gösterilen keyfi reaksiyonlarla kayboluyor” diye yazdı.</span></span></span><span><br /> </span></p>