Radikal gazetesinde dün (16 Şubat), Erkan Goloğlu imzasıyla hazırlanan köşede Anadolu Ajansı (AA) hakkında önemli iddialar dile getirildi. Demokratik Kongo’da 1998 yılında sahaya düşen bir yıldırım haberinin güncel bir haber gibi servis edilmesiyle gündeme gelen ajansta çalışanların yaz aylarında emekliliğe zorlandığını, tayin uygulamalarıyla baskı altına alındıklarını hatırlattı. Goloğlu imzalı köşede AA yönetiminin ajansta örgütlü Türkiye Gazeteciler Sendikası’nı ele geçirmek üzere harekete geçtiğini de duyurdu.

Bülent Arınç'ın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olur olmaz baş danışmanlığına getirdiği, ardından Başbakanlık Basın Danışmanlığı yapan Kemal Öztürk’ün AA Genel Müdürlüğü'ne atanmasının ardından ajansta AKP’nin kadrolaşma hareketi hız kazanmıştı. Ajansın deneyimli kadroları emekliliğe zorlanmış, çok sayıda ismin görev yeri ve tanımı değiştirilmişti. AA çalışanları maruz kaldıkları baskıları, bir mektupla kamuoyuna duyurmuş yöneticilerin asıl amacının TGS’yi ajanstan tasfiye etmek olduğunu dile getirmişti.

Son günlerde dile getirilen iddialara göre AA yönetimi TGS’yi baskı ile tasfiye edemeyince yönetimi ele geçirme stratejisi izlemeye başladı. Goloğlu imzalı köşede bu iddialar şu ifadelerle gündeme geldi:
“TGS’yi olağanüstü genel kurula götürmeye çalışıyorlar. Başkan adayı olarak ajansın Genel Müdürlük ve bürolarını gezen adayın temel dayanağı, Genel Müdürlüğün TGS ile TİS masasına oturmayacağı doğrultusunda. Doğrudur yanlıştır, oturur mu oturmaz mı bilemem? Genel Müdürün iradesi yasaların üstündeyse, oturmaz tabii ki. Ama işin ilginç yanı şu: Olağanüstü genel kurul çağrısına imza vermeyen üye veya delegelerin, yine işten atılma ve sürgünle tehdit edilmesi. Tehdit eden mi kim? Tehdidi en etkiliyeci olacak makam hangisiyse, o! En azından ajans çalışanlarına birisi, o makam sahibi adına konuşuyor. Her ikisi de birbirinden kötü.”

TGS: Üyelerimize “haritadan yer beğenin” denildi
TGS’de basına yansıyan bu iddiaları doğrular nitelikte bir açıklama yayımladı. Açıklamada “Türkiye Gazeteciler Sendikası Yönetimine Çağrı” başlığıyla TGS yönetimini istifaya davet eden ve olağanüstü genel kurulun önünün açılmasını isteyen bir metin yöneticilerin baskısı ile TGS üyelerine imzalatılmak istendiği belirtildi. Ajans yöneticilerinin, sendika üyelerine “Sendika ile AA yönetimi arasında saflarınızı belirleyin” dediğini aktaran TGS, bazı üyelerinin işten atılmakla tehdit edildiğini bazı üyelerinin ise “haritadan yer beğenin” ifadeleriyle sürgünle tehdit edildiğini açıkladı. Sendikal baskılar karşısında yasal haklarını kullanacaklarını belirten TGS yönetimi, AA yönetimini üyelerini baskı altında tutmaktan vazgeçmeye, basın emekçilerini, sendikaları, basın meslek örgütlerini ve demokratik kitle örgütlerini, Anadolu Ajansı işvereninin baskıları karşısında kendileriyle dayanışma içinde olmaya çağırdı.

ÇGD: 'Örgütlenme hakkına yapılmış saldırılara karşı TGS'nin yanındayız'

Çağdaş Gazeteciler Derneği bir açıklama yayımlayarak yönetici ve üyeleri AA yönetimi tarafından baskı gören TGS ile dayanışma içinde olduğunu açıkladı.

ÇGD tarafından yapılan açıklamada AA'nın doğrudan iktidarın basın bürosu haline getirildiği çalışanların sendikal örgütlenmesine yönelik saldırıların gerçekleştiği tespitlerine yer verildi. ÇGD
AA yönetiminin TG'yi olağanüstü genel kurula götürmesini "iktidardan alınan güçle sendikal işleyişe doğrudan müdahale edilmesi" olarak tanımladı. Açıklamada "Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak, yalnızca AA çalışanlarının değil iş kolundaki tüm emekçilerin örgütlenme hakkına karşı yapılmış bu saldırılara ve oluşturulmak istenen işveren yanlı sendika girişimine karşı TGS ile dayanışma içinde olacağımızı duyururuz" denildi.

SGBP: 'TGS'ye yapılan hukukdışı baskıyı kınıyoruz'
Türk-İş'e bağlı 10 sendikanın oluşturduğu ve TGS'nin de içerisinde bulunduğu Sendikal Güç Birliği Platformu da TGS'nin anayasayla teminat altına alınmış olan sendikal özgürlüğüne yönelik hukuksuz saldırıları şiddetle kınadı.

Dönem Sözcüsü Mustafa Türkel imzasıyla yapılan açıklamada TGS üyelerinin örgütleri ile ilgili her türlü karar ve uygulamayı, ancak kendi özgür iradeleri ile oluşturmak hakkına sahip olduğu belirtildi. Türkel, Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü'nü çalışanlarının iradelerini baskı ve tehditle kontrol etme, TGS işleyiş ve kararlarına müdahale etme girişimlerine son vermeye çağırdı.

Türk-İş yönetimine de seslenen Türkel, "Türk-İş'e bağlı sendikalara yöneltilen yasa dışı baskı ve müdahalelere karşı daha ne kadar sessiz ve tepkisiz kalacaksınız? Siyasi otorite TÜRK-İŞ üyesi tüm sendikaları tek tek kontrolü altına alıncaya kadar susmakta kararlı mısınız? Sendika özgürlüğüne sahip çıkmak, ilkesel bir karşı duruş sergilemek için hala ne bekliyorsunuz?" sorularını yöneltti.