Oyunculuk ve iletişim okulu yöneticisi, oyuncu-müzisyen Özlem Winkler-Özkan, sanatçılığın olmazsa olmazının insan sevgisi ve hümanizm olduğunu ifade etti. Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili Güngör Yılmaz’ın kurucusu olduğu ve yönettiği Hoşgörülü Kadınlar Grubuna, Viyana’da opera sanatçılığı eğitimi alıp, uzun süre önemli sahnelerde çalıştıktan sonra, 2012’de Hamburg’un Rothenburgsort semtinde eşiyle beraber Open Acting Academy isimli oyunculuk okulunu açan Özlem Winkler-Özkan konuk oldu. Tiyatrocu kimliğinin yanı sıra müzisyen olarak ta sanatseverlerin yakından tanıdığı isim, kadınlarla kültür, sanat ve tiyatroculuk üzerine sohbet etti. BELEDİYENİN “KURUM LİSANSI” SAYESİNDE ÜCRETSİZ KURS İMKANI Tiyatro dünyasında „PEM“ olarak bilinen Stephan Perdekamp tarafından geliştirilen duygu yönlendirme tekniğiyle çalıştıkları oyunculuk okulunun Hamburg belediyisi tarafından, kamu yararlı sanat eğitimi ve iş teşvik kurumu olarak tanınıp sertifikalandırıldığını ifade eden Özlem Winkler-Özkan, „Bu şekilde okulumuzdaki çok yönlü oyunculuk, iletişim ve özgüven geliştirme kurslarından, çalışma ajansı veya emeklilik kasasının eğitim çeki sayesinde ücret ödemeden faydalanabilirler“ dedi. Geniş bilginin www.pem-center.de sitesinden veya da 040- 554 340 99 numaralı telefondan alınabileceğini kaydetti. “ALMANCA KÜLTÜR ETKİNLİKLERİNİ DE KATILALIM” Oyunculuğun, sahnede izleyiciler için keyifli bir şeyler sunmak kadar oyuncunun kendi kişiliğini tam anlamıyla tanıması, geliştirmesi ve öz-güvenini artırmasını da sağladığını da sözlerine ekleyen tiyatrocu-müzisyen, „Sanatçılığın şahsi görüşümce olmazsa olmazı insan sevgisi ve hümanizmdir. Sanatçı herkese açık olmalı“. Güngör Yılmaz, Hamburg’un Almanya’nın kültürel yaşamı en zengin kentlerinin başında gelmesine ve her bütçeye uygun sanat ve kültür imkanları bulunmasına rağmen, insanların günlük koşuşturma ve geçim derdi içinde sanata yeterli zaman ayırmadığını belirterek, bu nedenle de Özlem Winkler-Özkan’ın çalışmalarını çok önemli bulduğunu söyledi. Yılmaz, Türkiye kökenliler sadece Türkçe dilinde olan sanat ve kültürel etkinlikleri değil, yaşadığımız toplumun dilindeki faaliyetleri de takip etmek bizi zenginleştireceğini söyledi. Toplantının son bölümünde Özlem Winkler-Özkan, gitarı eşliğinde Almanca ve Türkçe parçalar okudu.