Dersim isyanı liderlerinden Seyit Rıza, 75 yıl önce asıldığı Elazığ Buğday Meydanı'na düzenlenen törenle anıldı. Anmaya CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Seyit Rıza'nın torunu Rüstem Polat, Avrupa Dersim Federasyonu, Dersim Mağdurları Platformu, yazar Sema Kaygusuz, CHP Elazığ İl Başkanı Ünsal Karatepe yaklaşık ve 100 kişi katıldı. Anma alanına Türkçe ve Kürtçe 'Kerbela evladıyız, hatasız, günahsızız. Türk devletinin yaptığı ayıptır, günahtır, zulümdür. Dersim soykırımın üzerinden 75 yıl geçti. Yaramız hala kanıyor. Devlet ne zaman çağdaş sorumlulukla bu sorunu ele alacaktır?' yazılı pankart asıldı.

Avrupa Dersim Federasyonu adına konuşan Mehmet Gülmez, ilk defa meydana 2009 yılında geldiklerini belirterek, "Devletin idam ettiği büyüklerimizin mezarlarını sorduk. Arayın bulun verin dedik. Sayın Başbakan 2009 yılından sonra defalarca kendisi Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül ve sayın bakanlar defalarca Dersim mazlumlarının sözleriyle hitap ederek bu acıyı dile getirdiler. Biz istedik ki bu acıyı dile getirenler gerçekten insani vicdanla Dersim sorununu ele alsınlar ama görüldü ki 3 yılık süreç içerisinde insani vicdanla Dersim sorununa bir eğilme yok sadece politik malzeme olarak kullanılıyor" dedi.

Yazar Sema Kaygusuz, Seyit Rıza'nın yaşı küçültülerek idam edildiğini iddia ederek, "Oğlu da yaşı büyültülerek idam edildi. O dönem Türkiye bir cumhuriyet iddiasındaydı, bir hukuk devleti iddiasındaydı ama büyük bir hukuksuzlukla çok acı olaylar yaşandı, burada ve o insanların hala mezar yerleri belli değil" dedi.

MEZARINI İSTİYORUM

İdam edilen Seyit Rıza’nın torunu Rüstem Polat, dedesinin idam edilmesini anlattı. Polat, "Bizlerin art niyeti yok. Kimseye kinimiz yok. Biz ülkemizde barış istiyoruz. Akan kanlar durulsun. Dersim’de yapılan barajların durdurulmasını istiyoruz. Kayıp kızlarımızı istiyoruz. Elimde görüyorsunuz çiçekler var. İnsanlık vicdanına sesleniyorum. Bu çiçekleri nereye bırakacağım? Bana bir yer gösterin. Herkesin bir mezar yeri var, kabristanı var. Ben de bu çiçekleri bırakmak için bir mezar yeri istiyorum. Yetkililerden arzum isteğim bu" dedi.

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, 75 yıl önce meydanda Seyit Rıza idam edildiğinde hukuk çiğnendiğini, meydanın traktör farıyla aydınlatıldığını söyledi. Aygün, şöyle dedi:

"İki ayı bulan yargılama sonucunda 7 kişiye idam cezası verildi. 60’ın üzerinde insan 30 yıl gibi ağır cezalarla ve artı sürgünle cezalandırıldılar. Görüldüğü üzere aradan 75 yıl geçse de idamların toplumsal meseleleri çözen bir araç olmadığı bugün burada toplanmamızdan bir kez daha ortaya çıkıyor. Başbakan durmandan idamdan söz ediyor. Biz bugün 75 yıl evvel idam edilen 7 kişinin masumiyetini dile getiriyoruz. İdam hiç kuşkusuz Kürt sorununun çözümü değil, Seyit Rıza’ların asılması da Dersim trajedisini asla çözmedi. Tarih haline getirmedi. Bugün Seyit Rıza’ların torunları olarak buradayız ve bu acıyı üç çeyrek yüzyıl sonra da olsa bütün dünyaya ilan ediyoruz. Dolayısıyla ne Kürt sorununun çözümü için idama ihtiyaç var ne de şiddet dalgasının şiddet sarmalının sürmesini istiyoruz. Bütün meselelerin barış içerisinde kardeşlikle konuşularak çözülmesinden yanayız. Eğer hükümet ve siyasiler Dersim meselesinde havanda su dövmek istemiyorlarsa en asgari olarak şu kentte bir gece yarısı asılan 7 kişinin mezar yerlerini Türkiye halkına duyurabilirler. Böylece başta Rüstem Polat olmak üzere herkes bir parça rahat nefes alır ve Dersim halkıyla devlet arasında zedelenen vatandaşlık bağı tamir olma yoluna girer. Buradan çok büyük laflat etmeden özellikle Başbakan’a Seyit Rıza’ların mezar yerlerinin açıklanması için harekete geçme çağrısı yapıyoruz."

Daha sonra Seyit Rıza'nın asıldığı Buğday Meydanı kapısına güller bırakılıp, Kürtçe şiirler okundu.

BDP'LİLERDEN ANMASINDA GERGİNLİK

BDP'lilerde Seyit Rıza'yı anmak için Hozat Garajı'ndan meydana yürüdü. Polisin sıkı güvenlik önlemleri alırken, kalabalıktan biri 'Katiller' diye bağırması üzerine meydanda kısa süre gerginlik yaşandı. Polis bağıran kişiyi uzaklaştırdıktan sonra BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, gruba seslenerek sakinleştirdi. Çelik, "Biz Kürtlüğümüzü dile getiriyoruz diye, biz Aleviliğimizi dile getiriyoruz diye, biz farklı kimliklerimizi dile getiriyoruz diye Türk kardeşlerimizin zoruna gitmesin. Onlar nasıl ki kimlikleriyle dilleriyle övünüyorlarsa yüce yaratanın yarattığı Kürt'ün de onlar kadar övünmeye, onların dilleri kadar kendi dillerini kullanmaya hakları vardır. Bunu inkar etmek haşa Allah’ı inkar etmektir. Kur’an da buna işaret eder" dedi.

Açıklamanın ardından Seyit Rıza anısına panel düzenlenecek olan Atapark’a doğru yürümeye başladı. Yürüyüş esnasında herhangi bir gerginlik yaşanmaması için tek bir kaldırımdan yürümesine izin verilen BDP’li gruba çevik kuvvet ve panzerler eşlik etti.