Bitkilere ve onların insan bünyelerine olan yararlarını araştırma merakı yüzünden incelediği safranın doğalını bulamadığını belirten Tatbul, o nedenle de üretimine karar verdiğini anlattı. Tesadüfen bir aktarda bulduğu organik İran safranını üretmeye karar verdiğini söyleyen Tatbul, yapması gerekenleri araştırdıktan sonra işe koyulduğunu belirtti. Safranbolu’da safran üreten bir üreticiyle temas kurup temin ettiği bir kilo safran soğanını, 2008 yılında tarlasına diktiğini belirten Tatbul şunları söyledi:

"Hasat dönemi geldiğinde olumlu sonuç aldım. 60 liradan aldığım bir kilo safran soğanından yaklaşık 5- 6 gram safran elde ettim. Geçen yıl bu rakam 120 grama yükseldi. Bu yıl da 220 gram safran elde etmeyi ümit ediyorum. Tarlamda sürdürülebilir iyi tarım örneği uygulamaları kapsamında doğal gübre kullanıyorum. Ekolojik sistemi bozucu kimyevi ot ilaçları kesinlikle kullanmıyorum. Safranın kilosu 15- 20 bin lira arası satılıyor. Safranın makbul olanı kırmızı kısmıdır. Ama piyasada genellikle sarısıyla karışık satılır. Gerçek safranı bulmak ise çok zor. Son birkaç yıldır safranın insan bünyelerine olan yararlarını araştırma konusunda önemli çalışmalar yapılmaya başlanmış. Bu çalışmalar da çok muteber ve güvenilir sağlık enstitülerinin web sitelerinde yayınlanıyor. Amerikan Sağlık Enstitüsü’nde yayınlanmış bir makalede safranda bulunan safranalinin hücrenin DNA’ısında oluşabilecek değişimi engellediği vurgulanmış. Seattle Bastery Üniversitesi Eğitim Kliniği web sitesinde yapılan bir çalışmada safran birleşiklerinin depresyon tedavisinde kullanımını açıklamış. Amerikan Kansas Üniversitesi safranda bulunan crosinin pankreas kanserinde etkili olduğunu saptamış. Safran buğu ve çay olarak, ayrıca hamur işleri, şekerlemeler ve bazı yemeklerde kullanılıyor."



FO(İÖ/BT)