Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Cumhuriyet Üniversitesi'nin yeni akademik yılı açılışına katılmak üzere karayolu ile Sivas'a geldi. Vali Zübeyr Kemelek ve il protokolü tarafından karşılanan Bakan Yılmaz, üniversitenin kültür merkezinde düzenlenen yeni eğitim yılı açılış programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Yılmaz, üniversitelerin özgür düşüncelerin ifade edildiği yerler olduğunu, özgürlüklerin de ancak güvenliğin olduğu yerlerde yaşanabileceğini belirtti.

İnsanların ülkemizde özgürce yaşaması için canını veren şehitleri rahmetle andığını belirten Bakan Yılmaz şöyle konuştu:

"Biz burada rahatça özgürce yaşarken hayatlarını veren şehitlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Mehmet Akif bu ülkenin toprağının her karışında bir şehit olduğunu belirtir. Bu Anadolu toprağındaki yüksekliğin şehitlerin kanından, canından oluştuğunu gösteriyor ve bu harpler sonunda bu milletin özgürlüğü tattığı yerlerdir. Bu zor dönemlerde neler yapmamız gerekiyor. Şehit ailelerimizin sonuna kadar yanında yer almamız gerekiyor ve acılarını paylaşmamız gerekiyor. Bizim öncelikle insani görevimiz millet olarak budur."

ÖRGÜTÜ AÇILIM DURDURMAZ

Bakan Yılmaz, terörün birilerinin nemalandığı, rantını yediği bir sektör haline geldiğini ifade ederek, "Terörün gerekçesi olarak gösterilen talepler yerine getirmiş olsa bile terör örgütü hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam eder. Çünkü terör artık birileri için bir meslek, bir geçim kapısı, Kürt insanının sırtından rant yeme vasıtası haline gelmiştir. Terör örgütünü açılım da durdurmaz, demokratikleşme de. Ancak şu noktayı özellikle vurgulamak gerekiyor, terör örgütünü açılım durdurmaz fakat onun insan kaynaklarını giderek azaltır, ona katılımı azaltır, uzun vadede de kurutur. Bugün sorun, terör örgütünün nasıl tasfiye edileceği sorunudur. Bugün sorun, tasfiye sonucunda örgüt yöneticileri olan tasfiye memurlarına ne pay verileceği sorunudur. Şundan emin olun ki milletten aldığı destekle bu hükümet milletin zerre kadar hakkına halel getirecek hiçbir çalışma yapmaz. Demokratikleşme yolunda atılan adımların terör örgütünün amacının üzüm yemek değil, bağcı dövmek olduğu gerçeğini yalın bir biçimde gözler önüne sermiş olması bile terörle mücadelenin psikolojik boyutu açısından önemli bir başarıdır. Bugün artık terörün Kürt insanının menfaati ve huzurunun değil birilerinin rant heveslerinin olduğu gün gibi ortaya çıkmıştır" diye konuştu.

DEVLETİN KARŞISINA SİLAHLA ÇIKAN CEVABI SİLAHLA ALACAK

Terör örgütünün taşeron olarak kullanıldığını ve Türkiye'ye karşı operasyon yapıldığını belirten Yılmaz, "Bu örtülü operasyonları yürütenler kendi elemanlarıyla Türkiye'ye karşı bir terör eylemi yapmak isteseler her profesyonel elemanın onlara maliyeti en az 5 ila 10 bin dolar tutar. Ama bu ülkenin veya komşu ülkelerdeki eğitimsiz ve dünyadan habersiz Kürt çocuklarını alıp kullandıklarında, onlara aylık maliyeti 50 bilemediniz 100 dolardır. Kendi profesyonel elemanını kaybettiği durumda bunun toplumsal bir etkisi olacaktır taşeronların patronlarına ama terör elebaşlarına aldanan genç vatandaşımız öldüğünde onların ardında güçlerin bir kaybı yok. PKK'nın tepesindekiler için de yok, onların umurunda değil. Bir yandan eşkıyaya hak ettiği cevabı vererek yolumuza devam edeceğiz. Devletin, milletin karşısına silahla çıkanlar cevabını silahla alacaklardır.

Bu terörle mücadele işinin birbirinden ayrılmaz iki boyutu var. Birisi suçlu ile suçsuzu ayırma hassasiyeti, diğeri kararlılık, diğeri de mücadelede asla gevşeklik göstermemek. Biz hükümet olarak bu ikisini hayata geçirme azmi içerisindeyiz. Bir taraftan bir masumu incitmeme, diğer taraftan da teröre taviz vermeme içerisindeyiz. Demokratikleşme yönünde atılan adımlardan da vazgeçmeyeceğiz. Güvenlik yok ise özgürlükler de risk altındadır. Amacımız hem ekmeği büyütmek hem de özgürlükleri artırmaktır" dedi.