Gaziantep'te il teşkilatı toplantısına katılan Edip Semih Yalçın, Türkiye'de özellikle iktidarın MİT üzerindeki uygulamalarının tartışıldığını söyledi. Yalçın, "Yakın zamanda KCK'nın MİT ile irtibatı veya MİT Müsteşarı'nın sorgulanması noktasındaki iktidarın tavrı Türkiye'yi rahatsız etmiştir. Bir Cumhuriyet Savcısı'nın kendisine verilen yetkiyi kullanmak üzere KCK ile alakalı olarak MİT Müsteşarı'nı davet etmesi, siyasi iktidarın bu daveti engellemesi ve perdelemesiyle sonuçlanmıştır. Bu noktada MHP rahatsızdır. Bunun temel sebebi Türkiye'de her kişinin yargı önünde hesap verme zorunluluğunun engellenmiş olmasından kaynaklanmaktadır" diye konuştu.

ŞİFRELER ÇÖZÜLÜYOR

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından bu tavrın ve gidişatın engellenmesinin zihinlerde bazı soru işaretleri doğurduğuna dikkat çeken Yalçın şunları söyledi:

"Acaba mevcut siyasi iktidar bizim referandum döneminde iddia ettiğimiz gibi bu tip görevler vasıtasıyla Türkiye gündeminin veya diğer siyasi partilerin bilmediği bir takım oyunlar içerisinde midir veya bir takım pazarlıklar içerisine mi girmiştir ? Bunu MHP yönetici kadrosu, MHP lideri ve bizler referandumda ve seçim sürecinde, seçimden sonraki dönemde ısrarla ifade etmiştik. Özellikle açılım politikalarının bir işe yaramayacağını, ülkeyi uçuruma götüreceğini izah etmiştik. Ancak o günlerde siyasi iktidarın PKK açılımını gerçekleştirirken bunu hangi vasıtaları kullanarak, hangi yöntemleri deneyerek yaptığı hususunda bazı karanlık noktalar mevcut. Bugün anlıyoruz ki bu karanlık noktaların veya bu politikaların artık şifreleri çözülmeye başlıyor. İktidar Türkiye'nin güzide bir kurumu üzerinden kendi politikalarını gerçekleştirme yolunda. Bunu yaparken de yasal yol ve yöntemlerden uzaklaşmaya başlıyor. Bu rahatsız edici tutumun MHP tarafından deşifre edilmesinden sonra dikkat edilirse son günlerde partimize yönelik saldırılar artırıldı. Bu ayıplı hal, MHP'ye saldırılmak suretiyle engellenmeye çalışılıyor. Diğer meselelerde olduğu gibi MHP bu hususta da kendi üzerine düşeni yapacak, bu konunun takipçisi olacak ve elde ettiği bilgileri halkıyla paylaşacaktır."

SURİYE'YE TÜRK ASKERİ ALET EDİLMESİN

Türkiye-Suriye ilişkilerine de değinen Yalçın, Türkiye'nin önünde olumsuz bir Kuzey Irak örneği olduğunu vurgulayarak şöyle dedi:

"Kuzey Irak'ta biz asker kullanmadık ama belirli imtiyazları Batı'nın emperyalist güçlerine verdik. Aynı örneğin tekrar yaşanmaması ve özellikle Suriye'ye müdahale hususunda Türkiye'nin ne sınırını, ne toprağını, ne de askerini kesinlikle bu işe alet edilmemesi gerektiğini ifade ettik. Böyle bir hadise gerçekleştiğinde özellikle sınır kentlerimiz çok büyük zarar görür. Çok ütopik düşüncelerle, hayalci yaklaşımlarla dış politika idare edilmeye çalışılıyor. İşin bu noktaya gelmemesi gerekirdi. Özellikle 'Arap Baharı'nın başladığı tarihlerden itibaren merkezinde Türkiye'nin olduğu bir Ortadoğu Projesi'nin mevcudiyeti defalarca ifade edildi. İktidarın bizi bu yapı içerisinden mutlak suretle kurtarması lazım."