BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Batman Milletvekili Ayla Akat ve Siirt Bağımsız Belediye Başkanı Selim Sadak, Siirt F tipi Kapalı cezaevinde açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlüleri ziyaret etmeden önce cezaevi önünde basın açıklaması yaptı. Kışanak, açlık grevinde bulunanların çözüm için direndiklerini, Kürt sorununun diyalog ve müzakere yöntemi dışında çözmenin mümkün olmadığını herkes bildiğini savunarak şöyle dedi:

"Açlık grevi yapanlar somut ve net iki talepte bulunuyor. Devlet de AKP hükümeti de bunu çok iyi biliyor. Kürt sorunu bir halkın hak ve özgürlüklerinin gasp edilmesi sorunudur. Bu hak ve özgürlükler iade edilinceye kadar bu halk büyük bedeller göze alarak mücadele etti. Bundan sonra da edecek. Bu sorunu barışçıl, demokratik bir yöntemle çözmek isteyenlerin yapabileceği tek şey vardır. O da; Kürt halkının iradesine saygı göstermek, Kürt halkının iradesini tanımak ve Kürt halkının iradesiyle bir diyalog ve müzakere yolunu tercih etmedir. Kürt sorunu ancak diyalog ve müzakere yöntemiyle çözülebilir. Cezaevlerinde ölümünü göze alarak direnişe geçen tutsaklar bize çözümün yolunu gösteriyor. Biri Kürt halkının doğuştan kazandığı ana dil hakkıyla ilgili yasakların kaldırılması diğeri de bu sorunu müzakere ederek çözümdür. Bu kadar açık bu kadar barışçıl bu kadar çözüm odaklı bu kadar insani bu kadar demokratik iki talep karşısında AKP hükümeti yalana sarılıyor yalandan çözüm çıkmaz. Başbakan utanmadan sıkılmadan 50'nci gününe gelmiş 'Yiyip içiyorlar' diyor, bunun yalan olduğunu kendisi de çok iyi biliyor. Bunun yalan olduğunu Adalet Bakanı da çok iyi biliyor."

Gültan Kışanak, cezaevlerinin 24 saat gözetim altında olduğunu, bu nedenle orada neler olduğunun çok iyi bilindiğini ifade ederken, eyleme katılanların sıvı dışında hiçbir gıda almadan 50 günden bu yana açlık grevi yaptıklarını iddia etti. Kışanak, "Bunu herkes çok iyi bildiği halde bir yalan söyleyerek psikolojik savaşla kamuoyunun duyarlılığını azaltmak istiyor. Çünkü onlar ölümü bekliyorlar kamuoyunun tepkisinin düşmesi demek kamuoyunun duyarlılığının azalması ölüm demektir. Başbakanın bu sözleri ölüme davetiye çıkaran, vicdansızca sözlerdir" dedi.

Gültan Kışanak, bazı kişilerin grevi bıraktığına dair haberlerin yalan olduğunu ileri sürerek Adalet Bakanı, Başbakan, valiler ve herkesin süresiz dönüşümsüz açlık grevine başlayan 650'ye yakın kişinin eylemi ısrarla sürdürdüğünü bildiği görüşünü savundu.



Turan KOYUNCU/SİİRT,



TK(GG/İD)