CHP Lideri Kılıçdaroğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. 13 Mayıs Pazar günü Anneler Günü'nün mutlu bir gün olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Ama geldiğiniz noktada öyle anneler var ki onlar şehit anneleriydi. CHP vekiller onların anneler gününü kutladılar. Onların derdine dert ortağı oldular. Sorun bizim gitmemizle çözülmüyor. Sorun kanın acının durmasıdır" dedi.

"POLİTİKACILARIN OMUZLARINDADIR"

Kılıçdaroğlu, "40 yıldır Türkiye'nin gündemindeki en temel sorun diye size sorsalar. Bu sorun terördür. Peki kabahat kimde? Korucuda mı vatandaşta mı, askerde mi? Bir dönüp kendimize bakalım. Bu sorunun vebali kimin omzunda? Politikacıların omuzlarındadır" diye konuştu. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"40 yıldır kan akıyor bu ülkede. Edebiyat yapıyorlar. 'Analar ağlamasın' diyorlar. Bu lafı ederken yürekten söyleyeceksiniz. Neyi çözdün de analar ağlamadı? Efenim yeni projeler üretiyoruz. Yeni strateji belirliyoruz. Yahu 40 yıldır. Ama Recep Tayyip Erdoğan bu sorunu çözemez. Bu sorunu çözecek olan CHP'dir. Çünkü bu konuda ilk raporu yazan da biziz. Bu sorun toplumsal uzlaşmayla çözülür. Bunun için masaya oturacaksın. Bu sorun çözülmedikçe sağlıklı sonuç olamaz."

"ANADOLU BOŞALIYOR"

Herkesin İstanbul'a gelerek Anadolu'nun boşaldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "1930'lu yıllarda Diyarbakır 3. büyük sanayi kentimizdi. İşsizlikle mücadeleseyle her yerde olsun dediler. Anadoluyu ayağa kaldırmak bizim boynumuzun borcu. Biz Anadolu'yu sömürmeyeceğiz" diye konuştu.

"ANNELERİ PARA İLE SUSTURMAYA ÇALIŞTILAR"

"Gülyazı köyünde 34 yurttaşımız öldürüldü" diyen Kılıçdaroğlu, "Okul masrafları için kaçakçılık yapıyorlardı. Bu anneleri para ile susturmaya çalıştılar. Bir çocuğun değeri para ile ölçülebilir mi? Başbakan'a soruyorum sen çocuğunun bedelini ortaya koyabilir misin? İpe un sererek sorumluları bulmaya çalışıyorlar. Aslında zaman kazanıp unutturmaya çalışıyorlar. Bu emri hükümet verdi. Sınır dışı operasyona talimat hükümetten gelir. Bir de size istihbaratı kim verdi? Cevap var mı yok. Gülyazı köyündeki anneler Başbakan Erdoğan'ı Allah'a emanet etti" dedi.

MEMURLARA ÖNERİLEN ZAM TEKLİFİ

Memurlara teklif edilen 3+3 zam oranını değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Aldatanlar ve Kandıranlar Partisi olduğunu hala öğrenemediniz mi? Totaliter zihniyet bulaşıcıdır. Bu hastalık yayıldığında yönetimler totaliter bir yapıyla baskıcı bir şekle dönüşüyorlar. Her türlü baskıyı kullanıyorlar. Bunla mücadele edenler de aydınlardır. Aydınlar meşaledir. Bedel ödemekten korkmazlar. Toplumun geleceğini gören insandır. Sorumluluğu olan aydın olur korkak adamdan aydın olmaz. Aydın neden direnir, toplumun çaresiz olmadığını göstermek için. Eğer aydın direnmezse toplum direnemez. Bunun adı öğrenilmiş çaresizlik. Diktatöre teslim olan bir aydın ahlakını yitirmiş bir aydındır" diye konuştu.

"ÖZGÜR BASIN OLSAYDI BİR BAŞBAKAN BÖYLE BİR LAF EDEMEZDİ"

Başbakan Erdoğan'ın gazeteci-yazar Bekir Coşkun'a söylediği 'Kaleminden pislik akıyor' sözlerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Bir Başbakan'a yakışır mı? Ağzından çıkan lafa bir bak önce. Demek ki Bekir Coşkun kendisini tarihe yazdırdı, seni de tarihin çöp sepetine atacak bunu unutma. Gerçek demokrasi ve özgür basın olsaydı bir Başbakan böyle bir laf edemezdi, etseydi medya o lafı ona yedirirdi. Başbakan Erdoğan, basın özgürlüğünün sınırlarını belirleyecekse o ülkede demokrasi yoktur demektir. Bugün Bekir Coşkun'a yapılan yarın bir başka gazeteciye de yapılır. En az üç gruptur söylüyorum. Türkiye'nin en büyük sorunu siyasi ahlaktır. Basın mensubu diğer mesleklerden çok farklıdır. O kamuyu aydınlatacaktır. Başbakan Erdoğan'ın kafasıyla darbe yapanların kafası aynıdır. Bu anlayış firavun anlayışı, bunu yapan da firavunlaşan adamdır" dedi.

"ANLAMAN İÇİN DÜŞÜNMEN LAZIM"

Başbakan Erdoğan'ın il başkanı olduğu dönemde başkanlığa karşı çıkarak 'Başkanlık ABD emperyalizminin bir tavsiyesidir' dediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Başbakan Erdoğan, Suriye konusunda CHP'nin politikasını anlayamamış. Sen zaten anlayamazsın ki. Anlaman için düşünmen lazım. Kendini egemen güçlerin politikalarına endekslediysen anlayamazsın. Anlamak için özgür düşünmek lazım. Hele hele ruhunda dokusunda Kuvayi Milliye ruhu olmayan bizi hayatta anlayamaz. İradesini özgürce kullanamayan batının egemen güçlerinin çözmeliğini yapan insan bizi anlayamaz. Başbakan Erdoğan, boşuna yorulma sen bizi zaten anlayamazsın ama biz seni çok iyi anlıyoruz ve kimlere hizmet ettiğini çok iyi biliyoruz" diye konuştu.

"ÇOCUKLARIMIZA GÜZEL BİR TÜRKİYE BIRAKALIM"

Başbakan Erdoğan'ın 7 ay önce kredi derecelendirme kuruluşu S&P'yi övdüğünü belirten Kılıçdaroğlu, "Şimdi neden bağırıyorsun ? Anlamak mümkün değil. Demokrasi ancak bedel ödenerek yakalanabilir. Recep Tayyip Erdoğan kavgaya gerek yok. Demokrasi mi istiyorsun ? Gel arkadaş. Kenan Evren'in getirdiği yasaları değiştirelim. Geliyor mu? Gelemez. Diktatör kafasında olan biri demokrasiye mi inanır ? Daha düne kadar demokrasiyi küfür rejimi olarak tanıtmıyorlar mıydı? Çocuklarımıza güzel bir Türkiye bırakalım. Sende darbecisin onların suç ortağısın. Demokrasiyi sağlamak zordur biz bu bedeli ödemeye razıyız. Ödün vermeyeceğiz" dedi.