Kampüsü Döşemealtı İlçesi sınırlarında bulunan Uluslararası Antalya Üniversitesi'nin Genç CEO Kulübü'nce her ay düzenlenen 'Gençler Sırrını Gençlere Anlatıyor' söyleşilerinin ilki bugün yapıldı. İlk konuşmacı, üniversitenin Mütevelli Heyeti Başkanı ve Rixos Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince oldu. Kampustaki söyleşiyi Rektör Prof. Dr. Cihat Göktepe ile çok sayıda öğrenci izledi.
İDEOLÜ STEVE JOBS ve RİCHARD BRANSON
CEO'ların hayatlarına baktığında Silikon Vadisi'nde bir tamirci çocuğu olarak yetişen ve Apple'ın eski CEO'su Steve Jobs'un hem Türkiye hem de dünyada öne çıktığını belirten Fettah Tamince, Steve Jobs'un hayat hikayesinin ölümünden sonra daha çok önem kazandığını kaydetti.
Türkiye'de birçok alanda ve hatta Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığı'nın Steve Jobs gibi kişilerin yetişmesi için bütçeler ayırdığını anlatan Fettah Tamince, “Israrla Steve Jobs'lar yetiştirmeliyiz" dedi. Tamince, en büyük idollerinden birinin de ABD'li Virginia Havayolları'nın sahibi Richard Branson olduğunu söyledi.
'EN BÜYÜK ŞANSIM KUMAŞ SATMAK'
İnsanın doğduğu ortamın önemli olduğunu belirten Fettah Tamince, eksi 47 dereceyi gören Türkiye'nin en soğuk ve eğitimde de en az gelişmiş olan Van'a bağlı Çaldıran İlçesi'nde doğduğunu söyledi. Lise olmadığı için okuyamadığını ama Çaldıran'a bugünkü imkanlarına ulaştıktan sonra ilk liseyi de kendisinin yaptırdığını anlatan Tamince, ailesinin kumaş ticareti ile uğraşmasının kendisi için ticaretteki en büyük şans olduğunu vurguladı.
Çocukluk dönemlerinde köy köy dolaşıp kumaş sattıklarını dile getiren Fettah Tamince, öğrencilerle Antalya'ya gelişi, Kaleiçi'nde halı satmaya başlayışı ve bugüne uzanan öyküsünü paylaştı.
Çaldıran'da Fatma ablaya sattığı kumaş ile Alman Hans'a sattığı halı arasında çok fark olmadığını, ikisinde de birilerine bir şey sattığını belirten Fettah Tamince, Kaleiçi'nde ilk çalışmaya başladığında bir Alman turiste eline, “Ben Almanca öğrenmek istiyorum" diye yazdırdığını, her gelen turiste bunu okuttuğunu ve zamanla onlarla iletişime geçebilecek şekilde dil öğrendiğini söyledi.
MERCEDES'İN PATRONUYLA PAZARLIK
“Çevreniz sizi ileriye taşıyabilecek bir çevre değilse mutlaka sizi ileriye taşıyabilecek bir çevreyle değiştirmeniz gerekiyor" tavsiyesinde bulunan Fettah Tamince, Kaleiçi'nde halı sattığı sırada tanıştığı bir Alman turiste halı satmak için otomobille Almanya'ya gittiğini söyledi. Tamince, Almanya'daki mali müşavir bir arkadaşı ile yaşadığı ilginç bir anıyı şöyle anlattı:
“Arkadaşıma 'tanıdık zengin var mı?' diye sordum. Berlin'de Mercedes'in sahibi olduğunu söyledi. 'Beni tanıştır' dedim. Gittik ofisine, 'Ben bir araba almak istiyorum' dedim. Arkadaşım ayağıma vurdu, 'Hangi parayla alacaksın' diye. Adam 'Beğen bir araba' dedi. Beğendiğim araba 43 bin mark. Ben 'Birazını nakit birazını halı vereyim' dedim. 'Tamam ben 3 bin 500 mark halı alırım, 40 bini para ver' dedi. Halının evin mobilyasına uygun olması gerektiği gibi nedenlerle ısrar edip evine gittik. Devasa bir ev, arabada ne kadar halı varsa hepsini eve serdim, ama ev muhteşem oldu. Hanımı arayıp 'Hans eve gelmen lazım' dedi. Adam geldi, aralarında konuştular, adam beni çağırıp 'Kaç para bu halılar?' dişe sordu. '100 bin mark' dedim. 'Ben sana iki araba vereyim' dedi. Günün sonunda adamı ikna ettik bir araba aldık, üstüne de para alıp döndük. Velhasıl Van'ın köylerinde kumaş satmaya gitmişiz yağ, peynir, biraz da para alıp dönmüşüz. Ticaretteki mantık aynı. Rakamlar, insanlar, ortamlar değişiyor ama günün sonunda aynı işi yapıyorsunuz."
BUGÜN 10 ÜLKEDE 14 BİN ÇALIŞANI VAR
Halı işinden sonra mücevher işine girdiğini ve aynı şekilde Avrupa ülkelerinde satışlar yaptığını anlatan Fettah Tamince, bugün artık 10 ülkede 14 bin çalışanı olan bir grup olduklarını söyledi.
CEO'yu bir geminin kaptanına benzeten Tamince, 30- 40 bin tonluk gemiyi yönetirken dalgalı suları öngörebilecek, personeli ve bir dahaki limana kadar yetecek erzağı, rotası gibi 100'e yakın sayabileceği disiplini olması gerektiğini vurguladı.
Üniversite yıllarında insanların hayat rotalarını çizmesi gerektiğini dile getiren Tamince, dünya tarihinde usta- çırak ilişkilerinin önemini anlattı. Hayatı boyunca bir müteşebbis, işadamı olmanın hayalinin peşinde koştuğunu belirten Tamince, 'artık dünya benim oyun alanım' diye karar verdikten sonra da kendisi için karne olarak gördüğü T cetveli metodu geliştirdiğini söyledi. Tamince, 3 veya 6 ayda bir rakiplerine göre sağ tarafa avantajları, sol tarafına da dezavantajlarını yazdığını ve bir dahaki adımlarını bu T cetvelindeki duruma göre yönlendirdiğini açıkladı.
