Bu bütünleşme sürecinde hiçbir koltuk ya da makam pazarlığının olmadığını söyleyen Çelik, Ak Parti'nin prensiplerine sahip herkese kapılarının açık olduğunu belirtti. Parti sözcüsü Çelik, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün terör örgütü tarafından kaçırılmasını değerlendirerek, Aygün'ün sağ salim kurtarılması için her şeyi yaptıklarını belirtti. Ak Parti'nin Aygün'ün partisinin farklı olmasını asla önemsemediğini ve bu saldırıyı Meclis'e yapılmış saydığını söyleyen Çelik, CHP liderinin grup toplantısındaki sözlerini eleştirdi.

"KILIÇDAROĞLU'NUN ÖNERİLERİNİ BİZ ZATEN YAPTIK"

Kılıçdaroğlu'nun Suriye konusundaki eleştirilerine yanıt veren Çelik, zalimin dininin olmadığını söyleyerek şunları söyledi; "Zalim her yerde zalimdir. Bir devlet başkanı eğer topuyla tüfeğiyle demokratik hak talebinde bulunan halkına acımazsızca mermiler yağdırıyorsa, bizim insanlık vicdanı adına ona seyirci kalmamız mümkün değildir. Bir bakıyorsunuz sahibi CHP'li bir milletvekili olan bir gazetede 'Esad güçleri teröristleri Halep'ten söküp attı' diyor. Öte taraftan Beşar Esad'da aynı şeyi söylüyor, İran'da aynı şeyi söylüyor. Siz İran'la nasıl ağız birliğine girersiniz. Kılıçdaroğlu'nun teklif ettiği şeyler şunlar yapılsın bunlar yapılsın diye. Kılıçdaroğlu'nun kendinden haberi yok. Bunların hepsi yapılmıştır. Ama maalesef Esad, uluslararası camianın bütün telkinlerine kapıyı kapatmış ve silaha sarılmıştır."

"AYGÜN'ÜN KURTARILMASI İÇİN NE GEREKİYORSA YAPIYORUZ"

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'Meclis yan gelip yatma yeri değildir' sözünü hatırlatan Çelik, yasama döneminde CHP'nin Meclis'i çalıştırmamak için elinden geleni yaptığını söyleyerek bu durumu eleştirdi. Hüseyin Çelik, CHP'nin BDP'nin kuyruğuna takıldığını savunarak şunları söyledi;

"1984'ten beri Türkiye terör örgütüyle silahlı mücadele yapıyor. PKK'nın eylemleri gazetelerde çarşaf çarşaf yazılırsa, TBMM PKK'nın eylemlerine göre açılıp kapatılırsa, biz PKK'nın oluşturmak istediği psikolojik propagandanın peşine takılmışız demektir. Biz şehitliğin ve gaziliğin ne anlama geldiği biliriz. Bize ders vermeye çalışanların da alnını karışlarız. Şehitlerimiz üzerinden kimse günlük siyaset yapmasın. Meclis'in kapalı olması milletvekillerinin yan gelip yattığı anlamına gelmez. Öyle olsaydı Hüseyin Aygün Ovacık'ta olmazdı bir tatil beldesinde olurdu. Biz tek bir şehidimizin canının kurtulacağını bilsek o Meclis'te 365 gün 24 saat nöbet bekleriz. TBMM'ye yönelik, onun değerli üyelerine yönelik yapılmış olan bu PKK eylemini kınıyoruz. Bundan sonra da üzerimize düşen ne olursa yapacağız."

"KILIÇDAROĞLU BAŞBAKAN OLSA NE YAPACAKTI?"

PKK'nın devlete santaj yaptığını söyleyen Çelik, BDP'nin de bu durumu sağlamaya çalıştığını ifade etti. Kılıçdaroğlu'nun böyle bir durumda ne yapacağını soran Çelik; "Kılıçdaroğlu Başbakan olsa ne yapacaktı? Oturup Öcalan ile pazarlık mı yapacaktı?" dedi.