Şanlıurfa Cezaevi'ne klima götürüldüğüne dair çıkan haberler hakkındaki soruya Bakan Ergin şöyle cevap verdi:
"Bendeki verilere göre klima götürüldüğü yanlış. Cezaevlerinde vantilatör uygulamamız tüm cezaevlerinde var. Son 2.5 yıllık dönemde, Türkiye'de ceza infaz kurumlarına çok ciddi yatırılar yapıldı. Bunların sonuçlarının da 2012-2013-2014 bandında alacağız. Adliye Sarayı inşaatlarını 2010 yılı itibari ile belli bir ara verdik. Başlamış olan yatırımlar devam ediyor. Yeni adliye inşaatı kolay kolay başlatmıyoruz. Sebebi de ceza infaz kurumlarında sıkıntıları düzelttikten sonra devreye almamız olacaktır. Ceza infaz kurumunda bu şartlarda yaşayan tutuklu ve hükümlüler varken öncelik onlara aittir. Yangın çıktığı esnada çok sayıda vantilatör devredeydi. Bunlar tutuklu ve hükümlülerin kendi isteklerine bağlı olarak alıp kullanabildiği cihazlar. Bizim mevzuatımızda da bunların kullanılmasında bir sınırlama yok. Yalnız koğuşun büyüklüğüne göre vantilatör kullandırılıyor. İnceleme sonucunda da kullanımında sakınca varsa gereğine bakarız. Çıkan haberlerde ki bilgilerle bizimkiler örtüşmüyor dedim. Süren soruşturmayı etkilemek istemiyorum. Bu nedenle bu konuları üzeri kapalı geçtim. Dün çıkan haberlerde vantilatör kavgasında dolayı yangın çıktığı bilgisi var. Oysa ki bizdeki bilgiler bunlar değil. Yine de inceleme sonuçlarını bekleyeceğim. Altyapısı uygun olan cezaevlerinde klima kullanılabiliyor. Ancak Şanlıurfa Cezaevi 1969 yılında yapılmış bir bina ve altyapısı bu tür cihazları kaldıracak durumda değil."
"ŞANLIURFA'YA 2 TANE T TİPİ CEZA İNFAZ KURUMU YAPILACAK"
Bakan Ergin'e Şanlıurfa Cezaevi yangını konusunda 'özeleştiri yaparız' sözleri hatırlatılınca, Bakan Ergin şunları kaydetti:
"Özeleştiri konusunda da; biz 2009 yılında Şanlıurfa Cezaevi'nde bu sorunu çözmeye geçmişiz. Ancak 2010 yılının sonuna kadar arazi temini konusunda sorun yaşamışız. 2010 yılının sonunda bir arazi bulundu, projeleri hazırlandı. Şu anda Kamu İhale Kurumu'nda ihalesi bekleniyor. 1-1,5 yıl sonra Şanlıurfa'ya 2 tane T tipi ceza infaz kurumu yapılacak. Yarıca Şanlıurfa Cezaevinde açık infaz kurumu bulunmaktaydı, bu Akçakale'ye taşındı. Şimdi Şanlıurfa Cezaevi'ndeki bu bölüm restore edilip infaz kurumunun kapasitesine ilave kapasite olarak kullanılıyor. 3 hafta sonra burası da kullanılmaya başlanacak ve bir rahatlama olacak. Ayrıca dün 'cezaevinde günde 4 defa su veriliyor' şeklinde açıklamalar vardı. Bunlar doğru değil. Cezaevinde hem şehir şebeke suyu var, hem de kendi sondaj kuyusu var. Güneş enerji sistemi ile desteklenen sıcak su üniteleri var."
"GÜNDE 400 LİTRE SU VERİYORUZ"
Şanlıurfa Ceza infaz kurumunda tutuklu ve hükümlülere günde 4 saat su verildiği yönünde çıkan haberler Bakan Ergin şöyle yanıt verdi:
"Silivri Ceza İnfaz Kurumu'nda biz tutuklu hükümlü başına günde 400 litre su veriyoruz. Dünya Sağlık Örgütü ortalaması günde 200 litredir. İstanbul sınırları içinde kişi başı su tüketimi günde 250 litredir. Ama Silivri'de 400 litre vermemize rağmen su yetmiyor deniliyor. Burada belli saatlerde suyu açık bırakmak sureti ile bir miktar su sarfiyatı oldu. Cezaevlerinde yeteri miktarda su veriliyor. Ancak bu su zaman zaman maksadı dışında kullanılıyor. Şanlıurfa Cezaevi'nde belli saatlerde sular kesiliyor, ancak bu günde 4 saat su kesiliyor anlamına gelmiyor."
"DOĞRU BİLGİ VE VERİLERLE BUNLARI DEĞERLENDİRELİM"
Farklı cezaevlerinde yaşanan yangın olayları hakkında görüşleri sorulan Bakan Ergin, münferit olayların akıllara adi bir olay olma olasılığını getirdiğini belirterek şunları söyledi:
"Bu konuda siyasi partilerin, medyanın ve sivil toplum kuruluşlarının tutumları önemli. 377 cezaevi var ve bu cezaevlerinde televizyon izleniyor. Burada doğru bilgiye dayanmayan bir takım yayınlar ve yorumlar diğer cezaevlerinde de mevcutları rahatsız ediyor. Bu açıdan bizim yapacağımız her haberin, bilginin bir takım yansımaları var. Şu andan ihtiyacımız olan şey, cezaevlerindeki durumu bir adım daha iyileştirecek, teşvik edecek bir çalışma yapmaktır. Eksikler yanlışlar konuşulmayacak değil. Ama lütfen doğru bilgi ve verilerle bunları değerlendirelim."
GÖ (FOTOĞRAF)
