Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için adı geçen, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan , beklenmedik bir açıklama yaptı. Akşam Gazetesi'nden Çiğdem Toker'in haberine göre; Babacan siyasetten çekilme vaktinin geldiğini düşünüyor.

"İşi tadında bırakmak lazım, siyaset profesyonel bir işe dönüşmemeli" diyen Babacan siyasetin beklediğinden uzun sürdüğünü ve özel sektöre yani kendi işlerine döneceğini belirterek, bu dönemin sonunda ayrılarak, yeni seçim döneminde kendisinin partide yer almayacağını söyledi. Hiçbir zaman siyasetin kendisi için bir mesleğe dönüşmesini istemediğini ifade eden Babacan, Başbakan Erdoğan'ın, siyaseti bırakmama konusunda kendisine ısrar etmesi halinde ne yapacağı sorusuna ise; "Sayın Başbakanımız son ana kadar bunları konuşmaz, stili budur" diye cevap verdi.

Babacan’ın açıklaması bize Avrupa Parlamentosu eski Sol Grup Başkanı deneyimli Fransız siyasetçi Françis Wurtz’u hatırlattı.Wurtz, bir anda aktif siyaseti bırakacağını açıklaması dikkat çekmişti.Kendisine niçin siyaseti bırakma kararı aldınız diye sorduğumuzda’’ yaşım 61 oldu .Artık yerimi gençlere bırakma zamanım geldi.Belli bir yaştan sonrası aktif siyaset etik değil demişti.Evet AK Parti ile aynı siyasi görüşte olursunuz veya olmazsınız.AK Partinin siyaseti 3 dönem milletvekiliğiyle sınırlaması aslında Türkiye şartlarında  çok doğru ve yerinde alınmış bir karar.Kim ne derse desin örnekler onlarca yıldır gözleriniz önünde.Maalesef bugüne kadar Türk siyasi partileri bu konuda sınıfta kaldı.

Buyurun muhalafet partisine bakın 70 yaşında olanlar daha açıkçası emekli olmuş insanlar milletvekili yapılıyor.Siz bu insanlardan yararlanmak istiyorsanız partinize danışman yaparsınız olur biter.70 yaşındaki insanı milletvekili yapmak halkla dalga geçmek anlamına gelir.Çok istisnai durumlar vardır.70 yaşında 80 yaşında milletvekili de olunur. Ama CHP’deki gibi değil

CHP’yi muhalefete mahkum etmiş milletvekili kurultaydan delegelerden en çok oyu alıyor. Sonra da niçin CHP ikitidara gelemiyor diye boşuna konuşur durursunuz. CHP delegeleri kendilerini ikitidara taşıyacak yeni yüzlere dinamik insanlara oy atacağına 30-40 yıldır CHP’yi muhalefete mahkum etmiş insana oy veriyor.CHP delegesi burada bana muhalafet yeter diyor.O zaman kendinizi Ergenekon, Balyoz davalarının görüldüğü mahkemelerin önünde boşuna gösteri yapıp yormayın.

Peki muhalafetin ikitidara talip olmadığı bir Türkiye’de demokrasi nasıl gelişecek. Buda tam bir hayal alemi.Olmaz,olmaz,olmaz.Demokraside ikitidar değişmezse bu sistemi çalıştıramazsınız.Türkiye’deki muhalefetin anlamadığı bu.Muhalafetin tek yapması gereken iş  iktidara gelmek, gelemezse iktidara bir şekilde ortak olmak.Seçimler sonrası bunu gerçekleştiremeyen bir muhalafet partisinin ilk önce başkanı ve yönetim kadrosu istifa eder ve yerini yeni yüzlere bırakır.Batı demokrasilerinde kural budur.

CHP’nin iktidara gelme olasılığının güçlü olduğu bir Türkiye’de Balyoz veya Ergenekon dava sürecindeki yargı mensuplarının alacağı kararlar da çok ama çok farklı olur. O açıdan Kılıçdaroğlu, CHP’deki tüm eski siyasilerin aktif siyasetten çekilmelerini sağlayacak bir ortamı CHP’de oluşturmazsa bir 50 yıl daha muhalefet yapılmaya devam edilir.

Babacan’ın bu açıklamaları umarız CHP’de artık eski siyasilerin aktif siyasetten çekilmesini sağlayacak bir tartışma yolunu açar.Tekrar söylüyoruz.Demokratik sistemi çalıştırmak istiyorsanız.İktidara bir şekilde geleceksiniz.İktidara da ancak yeni yüz ve  dinamik kadrolarla gelebilirsiniz