<br /><br /> Büyük Menderes Havzası ekosisteminin en önemli canlılarından olan leyleklerin öncüleri, ilk olarak Gölbent Köyü'ne geldi. Aynı günlerde ovada Haziran ayı öncesi yasak olmasına rağmen kurbağa avcıları da harekete geçti. Leylekler bu yıl olumsuz hava koşulları nedeniyle 10 gün gecikmeli geldi. 4 leyleğin gelmesiyle EKODOSD ile Ege Üniversitesi yetkilileri bu yıl da halkalama çalışmalarına başladı. EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, Söke AYDEM'in de destek verdiği halkalama çalışmalarının özellikle Haziran ayında hız kazanacağını belirtti. Sürücü, leyleklerin gelişlerinden, tekrar göçlerine kadar tüm evrelerinin kayıt altına alındığını kaydetti.<br /><br /> Leyleklerin en önemli temel besin grubu içinde kurbağaların bulunduğunu anlatan Sürücü, şöyle dedi:<br /><br /> "Leyleklerin Aşağı Büyük Menderes Havzası'na geldiği bu aylarda, yorulan ve güçsüz düşen bünyelerini toparlaması açısından, kurbağaların varlığı çok önemlidir. Leyleklerin yoğun olarak yuva yaptığı köylere ait tarlaların taşkın suları altında olması, sular çekilinceye kadar tüm beslenmelerini sığ olan yerlerde sağlayacaklarından, bu alanlardaki kurbağalar temel besin grubunu oluşturacaktır. Leyleklerin beslenme alanlarındaki tonlarca kurbağa, her yıl olduğu gibi dışarıdan minibüslerle gelen kişilerce toplanmaktadır. Avrupa ülkelerinin lüks restoranlarına gönderilmek üzere toplanan bu hayvanlar, Söke Ovası'nda ekolojik bir denge unsuru taşımaktadır. Ova kurbağalarının doğadan toplanması yerine, kurbağa çiftliklerinin kurularak üretilmesi doğal dengenin önemli unsuru olan bu canlıların azalmasını önleyecektir. Ancak, bunu yapmak yerine, daha kolay yola başvurularak doğadaki beslenme dengesi bozulmaktadır. Su içindeki sivrisinekleri yiyerek insanlığa yararı olan ova kurbağaları, aynı zamanda doğadaki leylek, yılan ve diğer kuş türlerinin temel besinini oluşturmaktadır." <br /><br /> Sürücü, yetkilileri kurbağa avcılarına karşı duyarlı olmaya çağırdı.<br /><br /> DOĞAL DENGE BOZULUYOR<br /><br /> Adnan Menderes Üniversitesi Biyoloji Bölümü'nden EKODOSD Bilim Danışmanı Prof.Dr. Kurtuluş Olgun da, Söke Ovası'nda bilimsel adı 'Rana ridibunda' olan ova kurbağalarının toplandığını belirtti. Ova kurbağası ve diğer 4 tür kurbağanın yumurtlayabilmek için mutlaka suya gereksinim duyduğunu anlatan Sürücü, şöyle devam etti:<br /><br /> "Yumurtalar suya bırakıldıktan kısa bir süre sonra açılır, embriyo ve larvaların ergin hale geçmesi suda gerçekleşir. Yumurtlama ve karaya geçmek için gerekli süre yaklaşık 75-90 gün kadardır. Bölgemizdeki bu türlerin çiftleşme zamanı Mart ayında başlar. Çiftleşmenin en etkili olduğu ay Mart sonu ve Nisan başlarıdır. Ova kurbağalarının yasal avlanma süreleri Haziran sonu olmasına rağmen, çiftleşme mevsiminde toplanarak, doğal dengenin bozulmasına ciddi zarar verilmektedir. Kurbağaların bu aylarda toplanmasının, suya henüz bırakılmış yumurtaların toplama sırasında zarar görmesine, yumurtadan çıkmış ve karaya çıkabilmesi için suya gereksinim duyan larvaların ortamlarının bozulmasına, hatta onların ölmelerine, Mart-Mayıs ayları arasında çiftleşecek ve yumurta bırakacak ergin hayvanların yok olmasına neden olur. Bu da hem o yıl hem de gelecek yıl çiftleşecek anaç birey sayısını azaltır." <br /><br /> <br /><br /> LS(AÖ/İD) </p></p> <br /><img src="http://www.avrupa-postasi.com/images/haberler//131leylekler-gelmeye-basladi-kurbagalara-dikkat-.jpg" ><br /><img src="http://www.avrupa-postasi.com/images/haberler//271leylekler-gelmeye-basladi-kurbagalara-dikkat-.jpg" ><br /><img src="http://www.avrupa-postasi.com/images/haberler//334leylekler-gelmeye-basladi-kurbagalara-dikkat-.jpg" ><br />