Son olarak Kasım ayında, 2003’ten beri yaşadığı ülkenin kuzeyinde diğer 17 kişiyle birlikte tutuklanan ve arkadaşlarının “Hitler” lakabı taktığı 31 yaşındaki Iraklı İbrahim Jamal’in ve 6 şüphelinin serbest bırakılmasına hükmedilmesi bardağı taşırdı. Jamal, sosyal medyada Müslümanların radikal örgütlenmelerini sağlamak ve Kuzey Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde eylem planlamakla suçlanıyordu. Trento Savcılığı, organize suçlar, terörizm ve silah ile uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadeleye ilişkin görev yapan Jandarma Özel Harekat Birimi’nin (ROS) ve Roma Savcılığı’nın “tehlikeli cihatçılar” diye nitelediği Jamal ve arkadaşlarının, “inanılmaz bir yargı hatasının kurbanı” olduğunu öne sürdü. “Güçlü deliller” olmadığını belirten Trento mahkemesi, söz konusu 7 şüphelinin serbest bırakılmasına karar verdi. Cezaevleri Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, geçen yıl İtalya’da terörist gruplarla bağlantılı olmaktan tutuklananların yüzde 20’si serbest bırakılmış durumda. “SORUŞTURMALAR BAŞTAN SAVMA MI YAPILIYOR, YOKSA MAHKEMELERİN Mİ HATASI?” İtalyan basını, “İtalya’daki cihatçılar konusunda kaos yaşanıyor. Soruşturmalar baştan savma mı yapılıyor? Bu, emniyetin mi, savcıların mı yoksa mahkemelerin mi hatası?” diye sorguluyor. Bu sorgulama sadece kamuoyunca değil, yargı içinde de yapılıyor. Bari kentindeki terörle mücadele savcısı Roberto Rossi, terörizmle bağlantılarının olduğu güçlü bir şekilde tespit edilmesine karşın şüphelilerin serbest bırakılmasına isyan edenlerden. Rossi, “Bu problem çok ciddi. Başka ülkelerde, şüphelilerin yargılanması için Suriye ve Irak’ta mücadeleye katılmış olmasına ilişkin deliller yeterli sayılırken, İtalya’da ise etkin şekilde bir terörist gruba katılmış olmaları ya da bizim topraklarımızda bir suç işlemeleri gerekiyor” diye konuştu. İtalya’da halihazırda “cihatçı terörist gruplarla” bağlantılı olmakla suçlanan 38 kişinin cezaevinde olduğu kaydediliyor. Bunların 18’inin Cosenza kentindeki Rossano Cezaevi’nde tutulması buraya “İtalya’nın Guantanamosu” benzetmesi yapılmasına yol açıyor.