Bugün sabah saatlerinde özel uçakla Van'a gelen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker helikopterle Hakkari'ye geçti. Ak Parti Hakkari İl Kongresine katılan bakanlar için kentte yoğun güvenlik önlemi alındı. Esnaf protesto amaçlı kepenkleri kapatırken, kongrenin yapılacağı Kültür Merkezi'nde de partililer iki ayrı arama noktasından geçirilip x-ray cihazından geçtikten sonra salona alındı.

'HAKKARİ'DE HUZUR YOK'

Kongreye bakanların yanı sıra bakan yardımcıları, Ak Parti İstanbul Milletvekili Nurettin Nebati, Ak Parti Van Milletvekili Mustafa Bilici ve yaklaşık 400 partili katıldı. Kongrede konuşan bakanların gündeminde Hakkari'deki kapalı kepenkler oldu. İlk konuşmayı yapan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, helikopterle Hakkari'ye geldiği sırada Hakkari'nin güzelliklerini gördüğünü söyledi. Bakan Şimşek, "Buranın doğal güzellikleriyle, güzel insanıyla Hakkarimiz çok güzel. Burada olsa olsa dedim bir tek huzura ihtiyacı var. Huzur olsa sadece Türkiye'nin değil dünyanın cennet mekanlar arasında olur. Huzur için gerekli şartlar ülkemizde oluşturuldu. Bakın ben Mardin'in küçük bir dağ köyünde doğdum. Annemin babamın okuma yazmaları yoktu. Kürt kökenli ailenin çocuğuyum, (Ez jı Kurdım). Eskiden Ret-İnkar politikasının uygulandığını belirten Bakan Şimşek, bugün tam aksine bütün zenginlikleri farklılıkları kucaklayan onları bir tehdit olarak görmeyen ve hizmetkar konumunda olan bir devlet anlayışı var" dedi.

'KEPENK KAPATMA ZULÜMDÜR'

Son 10 yıldır bölgede ki eksikliklerin giderilmesi için çaba harcadıklarını belirten Bakan Şimşek, "Fakat bunu engelleyenler var. Hakkari'nin güzel gelişmiş bir şehir haline dönüşmesini arzulamayan kesimlerin istismarı söz konusu. Hem zaman zaman yatırımları engelliyorlar. Hem de bunun istismarını yapıyorlar. Ama biz siz güzel insanlarımıza hizmet etmek için çabaya devam edeceğiz. Ülkemizde huzuru istemeyenler var. Bunu hem batıda, hem de burada istismar edenler var. Bugün buraya geleceğiz diye kepenkleri kapattıracaklarmış. Bu insanın kendi hemşerisine yaptığı zulümdür. Zaten buradaki esnafın imkanları sınırlıdır. Bu kardeşlerimizin o günkü ekmeğine engel olmak kadar faşizan bir tutum olabilir mi? Bunlar demokratik falan değiller. Bunların derdi hak hukuk da değil. Eğer dertleri teme hak ve hürriyetler olsaydı, bu son yıllara bakın Türkiye son yıllarda ne kadar güzel adımlar attı. Mükemmeliz demiyorum ama ne kadar ilerledik" dedi.

BDP'Lİ BELEDİYELERDE HİZMET YOK

Geçmiş yıllarda yapılan hataların telafisi için zararı tazminat ödediklerini belirten Bakan Şimşek, 2,5 Milyar terör tazminatı ödendiğini söyledi. Bugün yüzlerce belediyeyi BDP'nin yönettiğini belirten Bakan Şimşek, fakat bu belediyelerin olduğu yerlerde hizmetin olmadığını söyledi. Bakan Şimşek konuşmasını da Kürtçe selamlama yaparak bitirdi.

HALA ESKİ DEVLET ELEŞTİRİLİYOR

Daha sonra konuşan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, bütün kimliklere saygı duyduklarını fakat bunun üzerinden siyaset yapmadıklarını söyledi. Kimlik üzerinden siyaset yapanlara tolerans göstermek durumundayız. Fakat bir şeye tolerans gösteremeyiz. O da terör, gerekçesi ne olursa olsun kime karşı yapılırsa yapılsın burada herkesin net olması, ortak olması lazım. Herkes kendi iradesiyle istedikleri partiye oy verebilirler. Fakat kimse bir başkasına zor kullanma, baskı yapma hakkı yok. Devletinde zamanında çok yanlış politikaları oldu. Fakat devlet değişti. Hukuk devleti olma yolunda çok önemli adımlar atıldı. Fakat bazıları bunun farkında değil. Hala eski devleti eleştiriyorlar. Onun üzerinden siyaset yapıyorlar" dedi.

ŞİDDET UYGULAYANLAR KENDİLERİNE GÜVENMİYORLAR

Şiddet ve baskı uygulayanların kendilerine güvenmedikleri de sözlerine ekleyen Bakan Yılmaz, "Şiddet ve baskı uygulayanlar demek ki kendisine güveni yok. Kendi savunduğu fikirlere güvenmiyor demek ki. Siz kendi fikirlerinize güveniyorsanız, bunun iyi bir şey olduğuna inanıyorsanız, niye o fikirleri başkalarına zorla dayatıyorsunuz? Zorla yapmaya çalışıyorsanız demek ki sizde o fikre çok fazla inanmıyorsunuz. Türkiye'de fikir hürriyeti yok mu? Kanallara bakın akşam tartışılmayan konu yok. Her konuda tartışılıyor" diye konuştu.

SİVİL BİR ANAYASA SADECE AK PARTİYLE OLMAZ

Şuan ki demokrasinin de yeterli olmadığını belirten Bakan Yılmaz, daha ileri bir demokrasi olması için çalıştıklarını söyledi. Anayasa çalışmalarının da bunun için yapıldığını belirten Bakan Yılmaz, "İnşallah ilk defa sivil bir anayasa, herkesi kucaklayan milletin değerlerine yaslanan bir anayasayı hep birlikte başaracağız. Tabi sadece Ak Partiyle olmaz. Bütün partilerin bu sorumluluğu göstermesi lazım" dedi.

Bakan Yılmaz, Yüksekova'da yapımı devam eden havaalanı için bildiri dağıtıldığını ve çalışmaların aksadığını belirterek, "Bunu da benim aklım almıyor. Bunu halka bırakıyorum. Bu milletin seven, refahını istemeyenler böyle işler yapmaz. Halkımızı da bunu görüp notunu veriyor. Ne yaparlarsa yapsınlar yatırımlar devam edecek. Sadece Hakkari Üniversitesi için ödediğimiz ödenek 25 Milyon TL'dir. Bu yatırımlara saldıranlar aslında halka saldırıdır" dedi.

Bakan Yılmaz'ın ardından Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker konuşmasını yaptı. Bakan Eker de Kürtçe selamlama konuşmasının ardından, Türkçeyi okulda öğrendiğini söyledi. Geçmişteki hataları düzeltme kararlığında olduklarını belirterek, "Biz başkalarının yaptığı gibi kan dökerek değil, milletin kepenklerini zorla kapattırarak, evlerine ekmek götürmelerine mani olarak değil, inşaa ederek, hukuk sistemini değiştirerek, bürokratik oligarşiyle mücadele ederek, millete yaslanarak, hesabımızı sadece Allah'a ve millete vereceğimize inanarak adımlar attık. Hakkari'de havaalanı olursa bunda senin ne zararın olur? Kürtler daha iyi sağlık hizmeti alırsa, gelirleri artarsa söyle bakalım senin bunda ne zararın olur? Niye milletin şantiyesini basıp adam kaçırıyorsun? Bombalasalar da, baskı da yapsalar biz hizmetlerimize ve yolumuza devam edeceğiz" dedi.

Bakanların Hakkari'de olduğu sıralarda kimliği belirsiz kişi veya kişilerce Çevre yolu üzerinde bulunan Hakkari Üniversitesi Rektörlük binasına molotof kokteyli atıldı. Olay yerine çok sayıda polis sevk edilirken, yoğun güvenlik önlemi alındı.