<br /><br /> İscehisar İlçesi'nde 30 Mart tarihinde aralarında 10 yıl öncesine dayanan husumet ile 300 bin TL'ye yakın icra davası bulunan İscehisar Belediye Başkan Vekili 48 yaşındaki Seydi Aşkın'ı makamında, babası 74 yaşındaki Mustafa Aşkın'ı ise ilçedeki fırınında tabancayla kurşun yağmuruna tutup öldüren 38 yaşındaki Bayram Arslan, olaydan 1 saat sonra Aşkın ailesinin avukatı 56 yaşındaki Hüseyin Bürhan Hayran'ı da Afyonkarahisar kent merkezindeki bürosunda tabancayla öldürdü. <br /><br /> Cinayetlerden birkaç saat sonra yakalanıp tutuklanan Bayram Arslan'ın yargılandığı davanın ikinci duruşması, bugün Afyonkarahisar 2'nci Ağır Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Hüseyin Bürhan Hayran'ın avukatlık görevini yaparken öldürüldüğünü ve avukatlık yaptığı için hedef haline geldiğini belirten TBB Vekili Avukat Özcan Çine, birlik adına mahkemeye müdahil olarak katılma talebinde bulundu. <br /><br /> Müdahillik taleplerinin gerçeğin bulunmasının yanı sıra, avukatlara karşı yapılan saldırıların kınandığı ve meşru görülmediği konusunda komuoyuna açık bir mesaj olacağını aktaran Avukat Çine'nin müdahillik talebi kabul edilmedi. Afyonkarahisar Barosu'nun davanın müdahili olduğunu, TBB'nin bu cinayetten doğrudan etkilenmediğini vurgulayan mahkeme heyeti, talebi CMK'nın 337 ve 338 maddelerindeki normlara uymadığı gerekçesiyle reddetti. <br /><br /> SES KAYDI İNCELENECEK<br /><br /> Duruşmada azmettirme iddiasıyla yargılanan tutuksuz sanık Harun Arslan da söz alarak, iddiaları reddetti. Cinayetleri duyduktan sonra kardeşi Bayram Arslan'ı cep telefonuyla aradığını aktaran Harun Arslan, "Olayı öğrendim, Bayram'ı aradım. Oğlum sen ne yaptın' dedim. Bunun ses kaydı var" dedi. Mahkemenin bu ses kaydını niye sakladığını sorması üzerine Harun Arslan, bunun sesli mesaj kaydı olduğunu, cep telefonu SİM kartından alınabileceğini, kaydın delil olarak incelenmesini talep etti. Mahkeme ses kaydının incelenmesini kabul ederken, duruşmayı 7 Eylül tarihine erteledi. <br /><br /> Duruşma sonrası basın mensuplarına açıklamada bulunan TBB vekili Özcan Çine ise şöyle dedi:<br /><br /> "Meslektaşımızın avukatlık görevini yaptığı sırada bürosunda katledilmesi tüm avukatlarımızda, meslektaşlarımızda büyük bir infial oluşturmuştur. Burada eylemi gerçekleştiren sanık temsilcilik, savunmanlık sıfatımızla kişiselliği özleştirmiştir. Bu düşünce yapısı avukatları toplumda hedef haline getirmektedir. Mahkeme katılmadığımız bir hukuki gerekçe ile talebimizi reddetti. Bu talepte ısrarcı olacağız."</p><br /> </p></p>