Eskişehir'de CHP İl binasında basın toplantısı düzenleyen Gürsel Tekin, CHP'nin 89'uncu kuruluş yıldönümünü hiçbir televizyonunun canlı yayın olarak vermediğini söyledi. TRT ve Anadolu Ajansı'nı eleştiren Tekin konuşmasını şöyle sürdürdü: "Elbette gazetelerin, televizyonların yöneticilerinin siyasal düşünceleri olabilir. Hepsine sonsuz saygımız var. Ama unutmayın siz kamu görevi yapıyorsunuz. Hele hele iki tane kurum var ki bunun bir tanesi TRT, bir tanesi de Anadolu Ajansı'dır. TRT ve Anadolu Ajansı, Bülent Arınç kaç para ödüyorsa sizden de aynı parayı alıyor. Ben de aynı parayı ödüyorum. Yani 74 milyon yurttaşımızın vergileriyle yayın yapan kuruluşların ellerini vicdanlarına koymaları lazım. Siz Bülent Arınç'lara, Ahmet'lere tahsis edilmiş kurumlar değilsiniz. Haddinizi bileceksiniz, hududunuzu bileceksiniz. Böyle bir anlayış kabul edilemez. Benden para alacaksınız, 74 milyon yurttaşın vergisinden alacaksınız, ama AKP'nin borazanı olacaksınız. Nasıl borazan olacaksınız? Dün sayın Başbakan bir açılış konuşması yapıyor. İlk konuşması basına, medyaya küfretmekle başlıyor. Bu ne sadizmdir, bu ne sadistliktir. Size hakaret eden, size küfreden Başbakan'ın bir saniyesini bile kesmiyorsunuz. Bir saat aralıksız veriyorsunuz. Aynı şekilde ana muhalefeti vermek zorundasınız, bunu bileceksiniz." 'FRENİ PATLAMIŞ KAMYON GİBİ ONA BUNA HAKERET EDİYOR' CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Türkiye'de gazete okurlarının önemli bölümünü CHP'lilerin oluşturduğu öne sürdü. Tekin şunları kaydetti: "Biz hiç kimseyi tehdit etmiyoruz. Ama unutmayın, burada bütün gazetelere, bütün televizyonlara cevap vermek istiyorum. Gazete satışlarının tamamının önemli kısmının okuru CHP'lilerdir. Herkes bunu bilsin. Sadece Kadıköy bölgesinde satılan gazetelerin tamamını ancak 23 ilde satabiliyorsunuz. Sayın Başbakan freni patlamış kamyon gibi ona hakaret ediyor, buna hakaret ediyor. Dün en son bizlere hakaret etti. Ne zaman hakaret ediyor. CHP'nin kuruluş yıldönümünün olduğu günde sayın Başbakan hakaret ediyor. Niçin hakaret ediyor? Kamu görevlilerini eleştirdiğimiz için. Kim bu kamu görevlileri? Türkiye'de 10 yıl önce yapılan bütün kamuoyu yoklamalarında itibarlı olan iki kurum vardı. Birincisi askerdi, Genelkurmay'dı diğeri ÖSYM idi. Şimdi bundan sonra yapılacak bütün sınavların adı şaibeli sınav olacaktır. Yani yolsuzluk, şaibe bunların bütün vücutlarına sirayet etmiş. Şimdi bunu eleştirdiğimiz için sayın Başbakan bütün televizyonların canlı yayınlarında, hatta zaman zaman spor yayınlarını da kesiyorlar. Eğlence, spor hiç fark etmez çıkıyor herkese savuruyor. Sanki değneksiz köyde bilmem ne gezer misali. Bunlar çok ayıptır. Bunlar kabul edilebilir şeyler değildir. Sayın Başbakan'ın bu hakaretlerini bir milyon kez kendisine iade ediyorum. O kabadayılığı bana değil, yüreğin yetiyorsa o kabadayılığı sana yapanlara yapacaksın. Türkiye'ye yapanlara yapacaksın. Yapamıyorsun, ona gücün yetmiyor. Basına, medyaya, muhalefete gücün yetiyor. Kusura bakma herkese gücün yetebilir ama CHP 'ye gücün yetmeyecek Başbakan, bunu bilesin." 'İL BAŞKANIYKEN, HER CUMA ABD İSRAİL BAYRAĞI YAKILIRDI' Başbakan Erdoğan'ın 1991 yılında Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olduğunu hatırlatan Gürsel Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Klasik her hafta Cuma günleri seansları vardı. O dönem Körfez Krizi vardı. Körfez Krizi'nde bir tek Müslüman'ın burun kanamadı. Ama her Cuma sayın Başbakan il başkanı, sayın cumhurbaşkanı genel başkan yardımcısıydı, işlerini güçlerini bırakırlardı Sultanahmet Meydanı'nda Tekbir sesleriyle İstanbul inim inim inlerdi. Sloganları neydi bunların? Sonunda iki ülkenin bayrağı yanardı. Biri Amerika, birisi İsrail'di. Kimin ayaklarının önünde? Sayın cumhurbaşkanı ve sayın başbakanın önünde. İşte bunlar mevsimlik iktidarlar, bunlar tayinli iktidarlar. 2001 yılında rahmetli Bülent Ecevit Amerika'ya gittiğinde Irak'la ilgili projeleri önüne koydu, elinin tersiyle reddetti. 'Komşu ülkelerde, aynı dini paylaştığımız insanlarla bizi düşman edemezsin' dedi. AKP'ye oy veren dini bütün tüm yurttaşlara sesleniyorum. Ne olursunuz, elinizi vicdanınıza koyun. Eğer bugün Ortadoğu coğrafyasında 10 yılda egemen güçlerin 100 yılda yapamadığını yapıyorlarsa, bunun tek patronu AKP'dir. 2.5 milyon Müslüman hayatını kaybetti. Bunların kim olduğunu bileceksiniz." Gürsel Tekin, basın toplantısının ardından Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Yılmaz Büyükerşen'i makamında ziyaret etti. KA,HT(EK/COŞ)