Marmaris’e 50 km uzaklıktaki Taşlıca Köyü’nün antik dönemden beri süregelen su sorununa günümüze kadar uzandı. Antik dönemde 'Kırkbir kuyuları' adı verilen kuyularla soruna çözüm bulmaya çalışan halk, halen bu kuyulara başvuruyor. 2008 yılında AK Parti, CHP’nin Marmaris’ten su getirme düşüncesinin 4-5 milyon liraya mal olacağını ileri sürerek, İller Bankası’ndan 1 milyon liralık yatırımla köye 'yağmur sularını biriktirme' göletinin yapılması için düğmeye bastı. Mayıs ve Ekim ayları arasında köylünün su ihtiyacı 25 bin metreküp olarak hesaplanıp göletin kapasitesi 30 bin metreküp olarak düşünüldü. Türkiye’de ilk kez burada uygulanacak su geçirimsiz, içinde betonit ihtiva eden malzemelerle yapılacak gölet ihalesini kazanan şirket, Hollanda’dan özel olarak getirdiği malzemeleri zemine döşedi ve gölet bitirilerek teslim edildi. Arıtılan su pompalarla evlere basılmak üzere hazırlandı. Aradan yıllar geçti ama gölet su tutmadı, hatta içinde ağaçlar bile büyümeye başladı. Köylü de yine taşıma suya döndü. Kavurucu yaz sıcaklarında kadınlar eşekler, traktörlerle, erkekler de motosikletle içme suyu taşımaya devam ediyor. Üç tonluk bir tanker ise 35 liraya su getiriyor. Köylünün hayvanları için 27 yıl önce yaptığı gölet ise halen çalışıyor. BU CAHİL KAFAYLA DAHA İYİSİNİ YAPARDIM 63 yaşında ve doğma büyüme Taşlıca Köylüsü olan Şahin Keleş, kendini bildi bileli köyde su olmadığını belirtti. Atalardan kalma kuyu sularıyla idare ettiklerini kaydeden Keleş, “Göletin hiçbir faydası olmadı. Su tutmuyor. Ben ilkokul mezunuyum. Cahil biri olarak ben yapsam o göleti daha çok su tutardı. Nasıl yaptılarsa bu yapılan iş iyi değil. Sıkıntı devam ediyor ve su yok” dedi. SU ÇOK PAHALI Söğüt Köyü’nden içme suyunun üç tonunu 35 liraya satın alan Muhsin Şengül, “Ayda 4 tanker su alırsam 140 lira ödüyorum. Göleti hiç sormayın bize çünkü hiç su tutmadı. Bize hiçbir faydası olmadı. Harcadıkları paraya yazık. Sıkıntıyı hanımlar çekiyor ama ben de bir hafta oldu yıkanmayalı” diye konuştu. Salih Keleş de, “Bir mühendis gönderdiler buraya evlere şenlik. Ben bilirim ben bilirim deyip yarı olmadan da bıraktı gitti ve bu hale getirdi. Bu gölet su tutmaz. Plakaj yanlış. Almanya’da 43 sene inşaat işinde çalıştım. Plakaj için tonluk taşlar attılar, tabii ki olmaz, taşların 20 santimi geçmemesi gerekir. Burayı temizleseler bile yine tutmaz. Yıkılıp yeniden yapılması gerekir. Her kravatı boynuna takan ben bilirim bu işi diye ortaya çıkıyor. Devletin parası har vurup harman savrulmayacak. Yazık günah” dedi. 52 yaşındaki Fatma Turgut, 6 yaşından beri kuyulardan su çektiğini söyleyerek, “Evimizde su yok. Göğsümü gere gere çalışıyorum. Zor olsa yapacak bir şey yok ki. Kolay ekmek yemedim ben, hep zor oldu. Suyumuz yok ama Atatürk’ümüz ve Cumhuriyetimiz var olsun” diye konuştu. SUÇLULAR YARGILANMALI İl Genel Meclisi CHP Marmaris Üyesi ve Başkan Vekili Dursun Kaplan, gölet yapılırken projenin yanlış olduğunu, köyün sorununu karşılamayacağını dile getirdiğini fakat kimsenin kendisini dinlemediğini belirtti. Kaplan, “Önce yer seçimi yanlıştı. Burası yağmur alan bir bölge olmadığı gibi zemin geçirgen. Bizi dinlemeyip yaptılar biz haklı çıktık. Keşke çıkmasaydık. Öncelikle bu yatırımı buraya yapan ve imzalayanlar, yaklaşık maliyetin altına imza atanlar, geçici ve kesin kabulünü yapanların yargılanması gerekiyor. Devletin 1 milyonunun çöpe gittiğinin açık örneği. Bu yargılanmayı gördükten sonra, İl Genel Meclisi olarak buranın sorununun çözülmesi için çalışacağız. Göleti yabani otlar bürümüş ağaçlar bitmiş. Yabani hayvan leşleri var. Müfettişler gelip inceleme yaparak yanlışlığı ortaya çıkardılar. Eğer bu kişiler savcılığa verilmezse ben bizzat elimdeki evraklarla müracaat ederek dava açacağım” dedi.