Fransa'nın Champigny-Sur-Marne kenti Belediye Başkanı Doinigue Adenot, Fransa senatörü Miche Bilout, Avrupa Parlamenteri Marie Chritine Vergiat ve beraberindeki heyet, Yenişehir Belediye Başkanı Selim Kurbanoğlu'nu ziyaret etti. Kürtlerle dayanışmayı artıracaklarını söyleyen heyet sözcüsü Champigny-Sur-Marne şehri Belediye Başkanı Doinigue Adenot, Türkiye'de Kürtlere yapılan baskılar konusunda Fransa kamuoyunu bilgilendireceklerini söyledi. Cezaevinde bulunan Kürt siyasetçilere onursal vatandaşlık vereceklerini belirten Doinigue Adenot şöyle konuştu: "Fransa kamuoyunda bir sesizlik var. Bizler burada incelemelerde bulunacağız. Kürtlerle dayanışmayı artıracağız. Cezaevinde bulunan Kürt seçilmişlerle ilgili bir çalışma başlatmıştık. Onlara onursal vatandaşlık vereceğiz. Şu an açlık grevinde bulunanların durumu bize endişe vermektedir." AK PARTİ KÜRT MÜCADELESİNİ KÜÇÜLTME PEŞİNDE Yenişehir Belediye Başkanı BDP'li Selim Kurbanoğlu da, Kürtlerin yürüttüğü mücadelede çok bedel verdiğini buna rağmen savaş yerine barışı haykırdıklarını söyledi. AK Parti'nin Kürt mücadelesini küçük düşürme peşinde olduğunu belirten başkan Kurbanoğlu şunları söyledi: "Yaklaşık 200 yıldır Kürtler mücadele etmektedirler. Bu mücadeleler sırasında çok ağır bedeller ödediler. Buna rağmen Kürtler her zaman barıştan yana oldu. 2007 yılından önce AKP Kürt sorununu çözeceğini söylüyordu. halkımızda bu söylemi önemseyerek önemli oranda destek verdi. Ancak AKP söyleminin arkasında durmayarak tam tersi bir pozisyon aldı. 2009 yerel seçimlerinin hemen ertesinde, başarımızı hazmetmeyerek siyasi operasyonlara başladı. 200'ü aşan seçilmiş arkadaşımızı ve 10 bine yakın da parti üyemizi hiçbir somut gerekçe göstermeyerek tutukladı. Bununla belediyelerimizin verdiği hizmet kalitesini düşürmeye çalıştılar ancak başarılı olamadılar." KENDİ KENDİMİZİ YÖNETMEK İSTİYORUZ Kurbanoğlu, gelinen süreçte Kürtlerin makul taleplerde bulunduğunu heyettekilere aktararak "Kürtlerin şuan ki talepleri çok makul taleplerdir. Ana dil talebi var. Ana dil hakkı bir insanı haktır. Bunu tartışmak bile istemiyoruz. Bir diğer talebimiz ise kendi kendimizi yönetmek istiyoruz. Avrupa da bu tür temel haklar zaten var. Bu haklar demokrasinin bir gereğidir" diye konuştu. İHD Diyarbakır Şubesini de ziyaret eden Fransız heyet, dernek başkanı Raci Bilici ile görüştü. Bölgede yaşanan hak ihlallerine ilişkin heyete bilgi veren Raci Bilici, özellikle 2009 yılından bu yana bölge genelinde hak ihlallerinde büyük artışlar yaşandığını söyledi. İKTİDAR ORTAMI DAHA DA GERİYOR Cezaevindeki siyasi tutukluların 12 Eylül'den bu yana açlık grevinde olduğunu ve durumlarının artık kalıcı hasarlara yol açabilecek riskli bir noktaya geldiğini belirten Bilici sözlerinişöyle sürdürdü: "51 gündür PKK lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin sona erdirilmesi, anadilde eğitim ve savunma hakkının tanınması talebiyle yüzlerce politik mahpus açlık grevinde ve durumları gün geçtikçe kötüleşiyor. Her an ölümlerin yaşanması an meselesi iken, bu duruma karşı iktidar partisinin açlık grevlerini sonlandırmayı amaçlayan hiçbir yaklaşımı olmamakla birlikte, manipüle edici açıklamalarda bulunarak ortamı daha da gerginleştiriyor. Bu konuda tasarruf sahibi olan Adalet Bakanı ile yaptığımız görüşmede bize bu konunun kendisini aştığını ve Başbakan’ın talimatı olmadan hiçbir şey yapamayacaklarını söyledi. Buradan anlıyoruz ki, bu ülke tek adamla yönetilen diktatör bir rejime dönüşmüştür." RY(GG/COŞ)