Enver ALAS/İSTANBUL, İNSAN Hakları Derneği (İHD)'nde cezaevlerindeki açlık grevleriyle ilgili basın yapılan basın toplantısında konuşan İHD İstanbul Şubesi Başkanı Ümit Efe, 1996 ve 2000 yıllarında açlık grevi yapan 10 eski mahkumla birlikte kameralar karşısına geçti. Efe, mahpusların taleplerinin insan haklarının temel talepleri olduğunu söyledi. BU SESE KULAK VERİN Basın toplantısını çeşitli dönemlerde açlık eylemi ve ölüm orucunda bulunan kişilerle birlikte dezenformasyonu önlemek için yaptıklarını vurgulayan Ümit Efe, şunları söyledi: "Bu masanın etrafında oturan bizler bu ülkede değişik tarihlerde değişik ölüm oruçları açlık grevleri tanıklığını yaptı. Bu masanın etrafında oturan arkadaşlarım bu eylemlere katıldılar ve bu eylemin sonuçlarını göğüslediler. Bugün bu açıklamanın anlamı, 50 gündür süren sesizliğe karşı söylenecek çok şeyin çok lafın olmasından kaynaklıdır. 50 gündür bu ülkede bedenlerini açlığa yatırarak seslerini duyurmak isteyen kürt siyasi tutuklu hükümlülülerin yürütmüş olduğu eyleme karşı yapılan açıklamalar büyük bir sessizlik sürecinden sonra daha önce açlık grevi deneyimlerimizdeki yaşadıklarımızdır. Ölümlerin durdurulası ve çöküm talebi haykıran demokratik muhalefetin sesi gazla, biber bombalarıyla coplarla şiddetin en üst boyutlarında adeta ülke yarı açık bir cezaevi haline getirilerek, boğulmaya susturulmaya çalışılmaktadır. Biz insan hakları savunucularının hak ihlallerinin takibi ve yaşam hakkının savunması için yürüttüğümüz her türlü çaba engellenmektedir. Tabiplerin hapishanelere girmesi engellenmektedir. Avukatların B1 vitamini götürmesi engellenmektedir. Bu bütün bu engellere rağmen açlık grevlerine devam eden mahpusların talepleri insan haklarının temel talepleridir. Yaşam hakkı için bir kez daha bu sese kulak verin. Bu temel insan haklarının çözümü için gerekli araçları yaratınız." "DEVLET ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERDEN KAYNAKLI GÖREVLERİNİ YERİNE GETİRMELİ" Ümit Efe'nin ardından basın açıklamasını 2000 yılında Bayrampaşa cezaevinde açlık grevi ve süresiz ölüm orucu eylemi yapan Eyüphan Başar okudu. Açıklamada, "Devlet bir an önce yasal hukuksal, uluslararası sözleşmelerden kaynaklı görevlerini yerine getirmeli, siyaseti ölüm girdabından kurtarmalı, en temel taleplerin, siyasi mücadelelerin yaşam pahasına yapılılabiliyor olmasına bir son vermelidir" sözlerine yer verildi. EA (MK) (FOTOĞRAF)