Açılış törenleri ve incelemeler için dün geldiği Şanlıurfa'da geceyi geçiren Başbakan Erdoğan, sabah saatlerinde yanında bakan ve milletvekilleriyle birlikte helikopterle toplu açılış törenine katılmak üzere Viranşehir İlçesi'ne geçti. 1968 yılında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel'in ziyaret ettiği Viranşehir'e 44 yıl sonra Başbakan olarak giden isim olan Recep Tayyip Erdoğan ve yanındakiler, otobüsle Kışla Mahallesi'ndeki tören alanına geçti. Otobüsten güzergah üzerinde halkı el sallayarak selamlayan Erdoğan, yaklaşık 10 bin kişinin doldurduğu tören alanında da 'Viranşehir seninle gurur duyuyor' sloganlarıyla karşılandı. Yoğun güvenlik önlemi alınan tören alanında eşi Emine Erdoğan ile birlikte platformdan halkı selamlayan Başbakan Erdoğan, 81 milyon liralık yatırımla gerçekleşen 11 tesisin açılışını gerçekleştirdiklerini söyledi. Konuşmasına başlarken alanda asılı olan; 'Çokluk içinde birliği siz sağladınız' yazılı pankartı okuyan Başbakan Erdoğan, ardından şunları söyledi: "İşte biz Kürdü, Arabı, Türkü ile inşallah çokluktan birliği yaşıyoruz. Ak Parti iktidarının özelliği bu. Biz sadece belli bir etnik unsuru değil, biz tüm yaratılanları Yaradan’dan ötürü seviyoruz. Ayırt etmeksizin seviyoruz. Ben Türkü de seviyorum, Arabı da seviyorum, Kürdü de seviyorum. Ama Kürt olduğu için değil, Arap olduğu için değil, Türk olduğu için değil Yaradan’dan ötürü seviyorum. Onun için Ak Parti iktidarı güçlü, onun için geleceğe güçlü yürüyoruz. Makam, mevki, para, pul değil Yaradan’dan ötürü sevmek bu." BDP'Lİ BELEDİYEYE ELEŞTİRİ Başbakan Erdoğan, konuşmasında isim vermeden BDP'li Viranşehir Belediyesi'ni de eleştirdi. Törenin yapıldığı alanın ilçe merkezi olmasına rağmen temiz olmadığını ifade eden Erdoğan, Viranşehir'in viran olmaktan kurtarılmasını isteyerek şöyle konuştu: "Şimdi ben şu Viranşehir'in haline bakıyorum. Yahu niçin bu şehir viran, buna bakıyorum. Artık bu şehri viran olmaktan çıkaralım diyorum. Allah aşkına 3 dönem burada yerel yönetimi kazanacaksın, şu hale bak, şu hale bak. Benim vatandaşım insanca yaşama hakkına sahip değil mi? Çamur içinde yaşamaya mahkum mu? Her taraf niçin pırıl pırıl olmasın? Burası şehrin merkezi şu hale bak. Buna siz layık mısınız? Öyleyse layık olan o modern şehri biz diyoruz ki Büyükşehir Belediyesi ile birlikte artık Viranşehir'i modern şehre dönüştürün. Şimdi Şanlıurfa'yı büyükşehir yaptık. Şimdi büyükşehirden sonra büyükşehire yakışan ilçeleri de hep beraber kuralım. Buna hazır mıyız, buna var mıyız? Öyleyse çalışacağız. Çünkü benim siz değerli kardeşlerime böyle viran ilçeler yakışmıyor, modern şehirler yakışıyor. Biz nasıl İstanbul'u virane halde aldık modern şehir haline getirdiysek, Viranşehir'i de modern bir şehir haline getiririz. Türkiye'nin her yanını dört bir köşesini daha iyi hale getirmek için var gücümüzle çalışıyoruz, çalışacağız." "BİZ SİZLERİN DERTLİSİYİZ" Büyükşehir statüsünün getirilmesiyle birlikte tüm köylere hizmet götürüleceğini anlatan Başbakan Erdoğan, insanların dertleriyle dertlendiklerini anlatarak şöyle devam etti: "Tüm Türkiye'ye kalkındırma, büyütme, geliştirme hedefi doğrultusunda 81 il, tüm ilçeler ile birlikte, tüm mahalle, hatta köylerimize yatırım, hizmet götürüyoruz. Artık köy yok, artık mezra yok, inşallah buralar modern mahalleler haline gelecek. Artık Viranşehir'in köyü olmayacak. Nesi olacak? Mahallesi olacak ve oraya büyükşehir de hizmet götürecek, Viranşehir ilçesi de hizmet götürecek. Oranın kanalizasyonları ortadan akmayacak, kanalizasyon sistemi içerisinde akacak. Benim vatandaşım o pislikleri koklamaya mahkum değil. İnsanca yaşayacak, bunu biz gerçekleştiririz. Bu işin evvel Allah dertlisi biziz. Biz sizi seviyoruz be. Biz size aşığız be. Biz sizin dertliniziz dertliniz. Onun için Aşık Veysel gibi çıktık yola ve uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece dedik. Evet gideceğiz gündüz gece, biz size efendi olmaya gelmedik, hizmetkar olmaya geldik. Bu hizmete devam edeceğiz." 10 YILDA TÜRKİYE'YE 3 KAT BÜYÜTTÜK İktidarları süresince 10 yılda Türkiye'yi 3 kat büyüttüklerini ve Cumhuriyetin 100'üncü yılı olan 2023'te dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girmeyi hedeflediklerini de anlatan Başbakan Erdoğan bu konuda da şunları söyledi: "Bunu yapar mıyız, evvel Allah yaparız. Bu millet azmetti mi yapar. İşte bak göreve geldik geldiğimizde ihracat 36 milyar dolardı şimdi 150 milyar dolar. Nereden nereye. Merkez bankamızın kasasında 27,5 milyar dolar vardı, şimdi 121 milyar dolar var. Nereden nereye. IMF'ye 23,5 milyar dolar borç vardı, şimdi 860 milyon dolar kaldı ve mayısta sıfırlıyoruz. Üstelik şimdi görüşmeler yapıyoruz, IMF bizden borç istedi. Şimdi onlara 5 milyar dolar borç vereceğiz. Dün alan eldik, bugün veren el olduk, bu millete bu yakışır. Çok açık söylüyorum son 10 yıldan bu yana elde ettiğimiz tüm başarılar sizin sayenizdedir. Çiftçi kardeşim, Ziraat Bankası'ndan yüzde 59 faizle kredi alıyordu, şimdi 0 ile 7,5 arası faiz. Nereden nereye geldik. Niye? Çiftçimizi sömüremezdik işte bunu yaptık. Son 10 yıldan bu yana rekor üstüne rekorlar kırılıyor ve sizin hayır dualarınız, sizin desteğinizle bunlar gerçekleşiyor." "ÖZGÜRLÜKLERİN İKTİDARIYIZ" Bölge insanına 10 yıl önce isteklerini sordukları zaman sadece Olağanüstü Hal uygulamasının kaldırılması yönünde talep aldıklarını anlatan Başbakan Erdoğan, aradan geçen süreç içerisinde özgürlüklerin iktidarı olmayı başardıklarını söyledi. Erdoğan şöyle devam etti: "Eğitimden sağlığa, adaletten eğitime, demokratikleşmeden hukuk devletine başarılar elde ettik; yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklarla mücadele verdik. 10 yıl önce buraları dolaştığımda benim kardeşlerim bir şey söylüyordu, Güneydoğu Anadolu bölgesinde 'ne istiyorsunuz' dediğimde bana sadece 'Bir şey istiyoruz, şu OHAL'i kaldırın yeter' diyorlardı. İktidara geldik ve bir ayda OHAL'i kaldırdık, hatırlıyorsunuz değil mi? O gün olağan üstü hal vardı şimdi her şey olağan. Bakınız radyoda yarım saat Kürtçe yayın yoktu ama şimdi TRT'nin bir kanalı 24 saat Kürtçe yayın yapıyor. Bunun yanında TRT Arapça 24 saat yayın yapıyor. Ayırım yok, bütünleştirme var, bunu bizim iktidarımız sağladı. Bu ülkede herkes inandığı gibi inancını yaşasın dedik. İmam hatip okullarının orta kısmı kapatılmıştı. Öyle mi, şimdi açıldı. Katsayı farkı vardı kaldırıldı. Artık tüm imam hatipliler, meslek lisesi mezunları da istediği üniversiteye gitme hakkını kazandı. Çünkü biz özgürlüklerin partisiyiz, biz özgürlüklerin iktidarıyız. Bunu başardık 444 bu kod numaramız, zorunlu eğitim öğretim 12 yıl oldu. İstiyoruz ki; yavrularımız çok iyi yetişsinler, inşallah her biriniz yabancı dili ana diliniz gibi konuşacaksınız. En az bir tane bunu başaracaksınız. Onun için daha çok çalışacak, gayret edeceğiz. Üniversitelerde Arapça bölümü var, Osmanlıca, Kürtçe bölümleri var. Aynı şekilde seçmeli olarak orta ve lisede de var, 10 öğrenci olsun gel Kürtçe dersini, Arapça dersini al. Şu anda imam hatiplerde zaten Kuran, tefsir, hadis bunlar var. Ancak düz liselerde de istenirse seçmeli olarak Kuran'ı Kerim var. Nereden nereye, siz istediniz biz yaptık. İnşallah 2023 yılına kadar aynı şekilde sizlerin desteğiyle kararlı şekilde yolumuza devam edeceğiz. Hedeflerimize hep birlikte ulaşacağız." KAÇAK ELEKTRİK KULLANANLARA 'HARAM' UYARISI Konuşmasının son bölümünde boynuna yöresel kullanılan mor poşu takılan Başbakan Erdoğan, Viranşehir'in viran olmaktan kurtarılarak modern bir şehre dönüştürülmesini istedi ve ilçeye TOKİ tarafından konut yapılacağını söyledi. Enerjide yaşanan sorunların kendisine iletildiğini anlatan Başbakan Erdoğan, kaçak elektrik kullanımı konusunda vatandaşları uyararak, "Enerji sorunu süratle çözeceğiz, halledeceğiz. Sizden bir ricam var; herhalde elektriği kaçak kullanmayacağız değil mi? Çünkü siz haramı, helali çok iyi bilirsiniz. Ben inanıyorum ki; Viranşehirli kardeşimin gırtlağından haram geçmez, inşallah geçmeyecek. Unutmayın hep söylediğim gibi; bir olalım, beraber olalım, iri olalım, diri olalım" diye konuştu. İZDİHAM YAŞANDI, BAŞABKAN ARAPÇA VE KÜRTÇE VEDA ETTİ Konuşmasının sonunda Başbakan Erdoğan'a boynuna takılan poşunun yanı sıra yöresel kıyafet olan aba da giydirildi. Bu sırada platformdan inen Başbakan Erdoğan'a ulaşmak isteyen kalabalık izdihama neden oldu. Aynı anda ön tarafa ilerleyen ve görevlilerin engel olamadığı izdihamda, güvenlik bariyeri yıkıldı, bazı vatandaşlar ezilme tehlikesi geçirdi. Ulaşmayı başaran bazı kişiler isteklerini içeren mektupları Erdoğan'a verdi. Başbakan Erdoğan, yaklaşık 45 dakika kaldığı platformdan inerken Arapça, 'Ehlen ve sehlen' (Hoş geldiniz), Kürtçe ise 'Hatıre ve, hatıre ve' (Allah ısmarladık) dedi. CEYLANPINAR'A GİTTİ Başbakan Erdoğan, Viranşehir temaslarının ardından Helikopter ile Ceylanpınar ilçesine hareket etti. Başbakan Erdoğan'ın gezisine; eşi Emine, kızı Sümeyye Erdoğan ile Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, AK Parti milletvekilleri ile bürokratlar da eşlik ediyor.