İbadethanelere ve mezarlıklara zarar verme suçlamasıyla 1 yıldan 4 yıla kadar haklarında hapis istemi ile tutuksuz yargılanan 71 yaşındaki Teyfur K. duruşmada hazır bulunurken, 21 yaşındaki Şener K. askerde olduğu için gelmedi. Adliye çevresinde polisin geniş güvenlik önlemi aldığı duruşmayı, Can Yücel dostları ile Türkiye Komünist Partili grup da izledi. Salonun darlığı nedeniyle, izleyicilerin bir bölümü dışarıda kaldı. YEĞENİNİ SUÇLADI Sanık Teyfur K., Can Yücel’in mezarının kırılması olayı ile herhangi bir ilgisinin olmadığını ileri sürerek hakkındaki suçlamayı kabul etmedi. Can Yücel’in yanında eşinin, kardeşinin ailesinin mezarlarının da bulunduğunu belirten Teyfur K., “Her cuma mezarlığa onları ziyarete giderim. Yaşım ve rahatsızlığım nedeniyle geceleri dışarı çıkmam. Can Yücel’in mezarını kırmadım. Bu olayla herhangi bir ilgim yok. Bana iftira atılıyor. İki kez hac ibadetini yapmış biriyim. Mezarları kırmanın yanlış ve günah olduğunun bilincindeyim. Böyle bir olaya karışmadım. Beraatımı istiyorum” dedi. Hakiminin, yeğeni Şener K.’nin olayın ardından kendisi aleyhine verdiği ifadeyi hatırlatması üzerine Teyfur K., “Kardeşimin oğlu olur. Kardeşimin vefatından sonra uygunsuz davranışlarda bulunmaya başladı. Alkol alıp, eve geç geliyordu. Kendisini uyardım. Hatta bir kaç kere dövdüm. Bu olay nedeniyle bana kızgın. Mezar kırma olayı olunca bana iftira attı” dedi. KEŞİF TALEBİNDE BULUNULDU Teyfur K.’nin avukatı Çetin Sargın ise diğer sanık Şener K.’nin ifadelerinin tutarsız olduğunu ileri sürüp, “Amcasının sert bir cisimle Can Yücel’in mezarını kırdığını gördüğünü söylüyor. Oysa, Can Yücel’in mezarı gündüz bile olsa yoldan görülmemektedir. Olay yerinde keşif yapılmasını talep ediyorum” diye konuştu. Rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılamayan Can Yücel’in eşi Güler Yücel’in avukatı Cihat Uzar da sanık Teyfur K.’nin ifadelerinin çelişkili olduğuna dikkat çekti. Uzar, “Sanık, 71 yaşında ve hasta olduğunu söylemesine rağmen, Şener K.'yi dövdüğünü beyan etmektedir. Sanıklardan şikayetçiyiz. Sanıkların arasında husumet olduğu sonradan iddia edilmektedir” dedi. TANIK GÖRMEDİĞİNİ SÖYLEDİ Sanık avukatı Çetin Sargın, meslektaşı Uzar’ın savunmasına itiraz edip, “Müvekkilimin yeğenine attığı bir tokat bile dövme manasındadır. Müvekkilime haksız ithamlarda bulunulmaktadır” dedi. Daha sonra tanık sıfatı ile duruşmaya çağrılan Recep Arslan, mezara yapılan saldırı olayı ile ilgili bilgisinin olmadığını belirterek, olay sırasında bir arkadaşının evinde iftarda olduğunu iddia etti. Mahkeme hakiminin emniyetteki ifadesinde saat 21.00’de evde olduğuna ilişkin beyanını hatırlatması üzerine Arslan, “Gece 23.00’de evime döndüm. Şimdiki ifadem doğrudur” dedi. Mahkeme, diğer sanık Şener K.’nin talimatla ifadesinin alınmasına, tanıklar Serpil Yolgeçti ile Mehmet Baktimur’un bir sonraki celseye zorla getirilmelerine karar verip, duruşmayı erteledi. DURUŞMA ÇIKIŞINDA AÇIKLAMA Duruşma çıkışı, Can Yücel’in anıt mezarı yapan heykeltıraş Mehmet Aksoy’un yakını ressam İbrahim Çiftçioğlu basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Davanın geç açıldığını, duruşmanın seyrinden geç sonuçlanacağını savunan Çiftçioğlu, “Burada birkaç cahilin, cahil cesareti ile gerçekleştirmiş olduğu bilinçsiz eyleminden daha çok, arkasında yatan kötü, çağdışı düşünceyi yargılamanın daha doğru olacağına inanıyorum. Sanatın, kültürün, resim yapmanın, tiyatro ve sinema yapmanın terörizmin arka bahçesi olduğuna inanan iktidarlar, cahillere cesaret vermekten başka bir şey yapmıyor" dedi, Davanın iddianamesinde olayın 'mezarın parçalanması' olarak geçmesini eleştiren İbrahim Çiftçioğlu, "Oysa bir sanatçının yapmış olduğu anıt mezar, bir sanat eserinin parçalanması ayrıca söz konusu. Değerlerimize saldırılmıştır. Can Yücel’in, Mehmet Aksoy’un temsil etmiş olduğu güzel ve yaşanılası bir dünya, insanların insan gibi yaşacağı bir dünya, estetikle donatılmış bir dünyanın temsiliyetine saldırılmıştır. Davacıyız, takipçisiyiz. Burada kalmayacak ve her geçen gün biraz daha çoğalarak mahkemeye sonuna kadar takip edeceğiz” diye konuştu. Mehmet Aksoy’un, İstanbul’daki sergi hazırlığı nedeniyle duruşmaya katılamadığını ifade eden Çiftçioğlu, “Mahkemenin sonuçlanmasından sonra tahripçilerden ayrıca manevi ve maddi tazminat davası açacağını iletmemi istedi” dedi. MÇ(İÖ/ESM)