"ÜLKEMİZDE GEREKSİZ SEZARYEN YÜZDE 21'LERDE " Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Ekonomi Gezetecileri Derneği ( EGD) tarafından düzenlenen toplantıya katıldı. Bakan Çelik konuşmasında ilk olarak sezaryenle doğum ve kürtaj konusuna değindi. , "Sezaryenle doğum ve kürtaj konusunda bilimsel verilerden ziyade konu siyasallaştı. Konunun bence bilimsel veriler çerçevesinde tartışılmasında yarar var" diyen Çelik, şunları söyledi: "Dünyada ne oluyor, bizde ne oluyor, yanlışımız nerede diye bakmak daha doğru olur diye düşünüyorum. Ülkemizde gereksiz sezaryenin yüzde 21'lerde olduğunu biliyoruz ve bunun maliyeti sosyal güvenlik açısından önemli. OECD ülkelerinde sezaryenle doğum yüzde 25.8'de, Türkiye'de 47.7' lerde. 2011 SGK verilerine göre sezaryenle doğum yüzde 54. 4. Üniversite hastanelerinde yüzde 66, özel hastanelerde yüzde 64, devlet hastanelerinde yüzde 42. 2011 verilerine göre ülkemizdeki toplam doğum sayısının üçte biri düşük ve kürtaj olmuş. Sağlık Bakanlığı hastanelerinde 131 bin kürtaj, özel hastanelerde 72 bin, üniversite hastanelerinde 15 bin şeklinde." " ÇALIŞMA BAKANLIĞI AMELE BAKANLIĞI " Bakan Çelik konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çelik, "Şimdi işsizlik fonu yüzde 4. Masamızdaki bir konu bu . Prim gelirlerinin düşürülmesi nasıl olacak? Bu konunun hazineyle bağlantısı var. Bu boyutlarıyla değerlendireğdiğimiz bir konu. Bir gerçek var fon kendi kendini ayakta durabilecek bir noktada" diye konuştu. Bakan Çelik, işsizlik maaşının artırılıp artırılmayacağı konusundaki bir soruya ise, " Türkiye sosyal bir devlet bizim iktidarımız döneminde çok fazla oldu bu. Bu gereklilikleri yerine getirelim, derken sanayicimiz 'Çalıştıracak işçi bulamadık' diyor. Biz işsiz kalan vatandaşımıza 6 ay, 8 ay, 10 aylık ödenek veriyoruz. Süresini artıralım dediğimiz zaman 'çalışmama tercih edilebilir' diye düşünüyoruz. İtinayla yükselttiğimiz bir oran bu" yanıtını verdi. "YARGI KARARI ' EGER BU GREV ' DERSE DURUM FARKLI DEĞERLENDİRİLECEK " THY'deki grevle ilgili de konuşan Çelik, Hava - İş'te grev yasağı olmadığını kaydederek, şunları söyledi: "Hava - İş' te grev yasağı yoktu. Greve gidip toplum sağlığı ve toplumun bu konudaki hak mahrumiyeti sözkonusu olunca da Bakanlar Kurulu'nun bunu erteleme yetkisi var. Fakat yasama böyle bir yolu tercih etti bu madde meclisten geçti ve yasalaştı. Yapmamız gereken ne iş akdi feshedilen var sendika ve işveren arasında da gerilim var. Bir kere bu tansiyonun düşürülmesi ve iş akdini kaybedenlerin geri kazanılması sözkonusu. Önümüzdeki hafta sendikayla görüşeceğiz. 'Haksız yere iş akdi feshi sözkonusuysa derhal geri dönmesi konusunda gerekeni yapın' dedim. Çalışma bakanlığı olarak bize gelen Hava - İş'le ilgili tüm yazışmalarda Çalışma Bakanlığı zamanında gününde bütün işlemleri tamamlamış bulunuyor." Çelik, " İşverenle sendika arasında yaşanan bir sorun var. Bu toplu sözleşme neticesinde uyuşmazlık konusunda alınan karar, grevin ürünü değil öyle bir grev yok grev kararı olmadan işe gitmeme var. Bu da iş akdinin feshini beraberinde getiriyor böyle bir tablo var. Bu yasal bir grev midir değil midir ? Bu yargıda. Bu yasal değilse elindeki imkanı işveren kullanmış oluyor" diye konuştu. Faruk Çelik, "E- posta yoluyla bu işte günahı olmayan insanların işten çıkarıldığı söyleniyor varsa böyle birşey bunların gözden geçirilerek tekrar işe döndürülmeleri konusunda en üst perdeden konuştuk. Yargı kararı eğer 'Bu, grev 'derse durum farklı değerlendirilecek. ' Bu grev değildir' derse işveren kendi haklarını kullanmış olacaklar. Burada bir hukuksuzluk var, bunun telafi edilmesini işverene söylüyoruz. Şu anda bir diyalog başlamış durumda gerek sendika gerekse işveren arasında umarım buradan barış çıkar " şeklinde konuştu. GAZETECİLERİN YIPRANMA HAKKI Gazetecilerin yıpranma hakkıyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Bakan Çelik, şöyle konuştu: "Sosyal güvenlik reformu yaparken, binlerce insan belki yüz binlerce insan yıpranma payından yararlanır konuma gelmiş. Biz işin içinden çıkamadık. Kazanılmış hak diye bakılıyor. Biz bu konuyu Bilim Kuruluna havale ettik. Hangi alanlarda yıpranma payı bünyesinde değerlendiriliyor. Bilim Kurulu işlerin risk durumunu dikkate alarak en tehlikeli işlerden başlayarak bizim elimize bir tablo getirdi. Biz de dedik ki 'bilim heyetinin verdiği rapor dışında bizim birşey yapma şansımız yok' dedik. Bilim heyetinin üzerinde bir açılım yapmamız sorun yaşatacak. Sizin dernekleriniz Başbakanımıza bir dosya iletmiş. Önümüzdeki yasama yılında olacak veya olmayacak konusunda birşey söyleyebiliriz. 48 - 49 yaş emeklilik devam ediyor. Türkiye'de bu, bilim heyetinin vereceği rapora endeksli bir durum." KAMU ÇALIŞANLARI İÇİN ÖNEMLİ BİR KAZANIM OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM Memur zammıyla ilgili de konuşan Bakan Çelik, 2013 için zammın yüzde 2+3 olduğunu belirterek, bunun orta vadeli programda yüzde 3+3' e dönüştüğünü belirtti. Bu tablo karşısında kamu çalışanlarına enflasyon üzerinde bir artış sağlamışız. Bu yıl yüzde 6.5 enflasyon beklentisi. Yüzde 6.5 enflasyon beklentisine karşı yüzde 4+4 ve hizmet kollarındaki iyilemeler söylenebilir. İtalya'da işin bulanık olduğu, Avrupa'da euronun tartışıldığı ve etrafımızda iç savaşın yaşandığı bir süreçte enflasyonun altında ücret politikası izlemeyen bir sistem var " dedi. Çelik, " Hakem heyetine gidildi doğrusu hakem heyetinin fazla birşey vereceğini beklemiyordu. Hakem heyeti kararını vermiş oldu. Süreç demokratik bir şekilde yürüyor. Kamu çalışanları için önemli bir kazanım olduğunu düşünüyorum" diye konuştu. PÇK-ÖA (MK) (FOTOĞRAF)