2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada tutuklu sanıklardan Hüseyin Aytaş ve kardeşi Dergah Aytaş, suçlamaları kabul etmeyerek ''Biz, cinayeti tasarlayarak işlemedik. Suçlamaları kabul etmiyoruz. Olanlar için pişmanlık duyuyoruz'' dediler. Tutuklu Ali Karaoğlan da hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, ''Cinayeti önceden tasarlamadık. Herşey için pişmanım'' diye ifade verdi. Tutuklu sanık İbrahim Demirezen ise cinayet olayına kendisinin karışmadığını iddia ederek şunları söyledi: ''Öldürülen Ömer Karaoğlu'nu önceden tanımıyorum. Dergah'ın kullandığı otomobile binip birlikte alkol alıp esrar içtik. Bana, Kocasinan ilçesi Emmiler köyünde kadınlarla buluşacağımız söylendi. Emmiler köyüne geldiğimizde Dergah otomobilin arkasına geçti. Tuvalet ihtiyacı için dışarı çıktım. Geldiğimde Ömer çamaşır ipiyle otomobilin içerisinde boğulmuştu. Hüseyin, Dergah ve Ali, Ömer'i çamaşır ipiyle boğmuşlar. Sonra üçü birlikte cesedi daha önce define kazısı yapanların açtığı bir çukura atıp üzerine toprakla kapattılar. Ömer'in cebindeki paraları da aldılar. Beni tehdit ettikleri için korkumdan olayı kimseye söyleyemedim.'' Duruşmaya katılan Ömer Karaoğlu'nun babası Ali Karaoğlu ile annesi Fatma Karaoğlu, sanıklara en ağır cezanın verilmesini istedi. Mahkeme heyeti, sanıkların her birine 'tasarlayarak kasten adam öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası, 'Birden fazla kişi tarafından birlikte geceleyin yağma'' suçundan da 12'şer yıl hapis cezası verdi. SANIKLAR 2 YIL SONRA YAKALANDI Ömer Karaoğlu, arkadaşı olan Hüseyin Aytaş, Derya Aytaş, Ali Karaoğlan ve İbrahim Demirezen'le 14 Mart 2010 tarihinde 38 DD 872 plakalı otomobille Emmiler Köyü yakınlarına gelip bir süre alkol alıp esrar içmişlerdi. Ömer Karaoğlu daha sonra otomobildeki 4 kişi tarafından çamaşır ipiyle boğularak öldürülmüş, cebinde bulunan 2 bin euro alındıktan sonra cesedi bir çukura gömülüp üzeri toprakla kapatılmıştı. Ailesinin başvurmasının ardından Ömer Karaoğlu'nu arama çalışmalarından sonuç alınamamıştı. Zanlılardan Ali Karaoğlan, olaydan bir süre sonra Ömer Karaoğlu'nun evine giderek, ''Oğlunuz bir kızla tanışıp Amerika'ya gitmiş olabilir'' demişti. Daha sonra Ömer'e ait olduğunu söylediği bir ceketi Karaoğlu ailesine getirerek, ''Bana para verirseniz Ömer'in yerini biliyorum, size söylerim'' diye konuşmuştu. Ali Karaoğlan, olaydan iki yıl sonra geçen 14 Nisan'da İstanbul'da yakalanarak gözaltına alınmasıyla cinayet aydınlatılmıştı. Sanıklar ifadelerinde cinayeti itiraf ederken, Ömer Karaoğlu'nun cesedi ise gömüldüğü yerden çıkartılmıştı.