<br /><br /> Rum konakları, taş otelleri, doğası ve rüzgarı ile İstanbul sosyetesi başta olmak üzere yerli ve yabancı turistlerin en gözde yerlerinden Alaçatı, fiyat ve kalite standartlarıyla 'her şey dahil turizmine' karşı butik anlayışı oturtmaya çalışırken, bölgede yerini alan yeni işletmecilerin interneti de satış aracı olarak kullanması yerleşik turizmcilerde tepki yarattı. Küçük bir Ege kasabasıyken lüks turizm merkezi haline gelen Alaçatı’nın turizmi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Alaçatı Turizm Derneği Başkanı Hüsnü Baylav, kruvaziyer turizminin de etkisiyle bu yıl yabancı turist grafiğinin yükseldiğini dile getirdi. Alaçatı’da bütün mekanların gece geç saatlere kadar ağzına kadar dolu olduğunu, otellerin de yüzde 100 doluluk oranlarına ulaştığını kaydeden Baylav, "Bu yıl sirkülasyonun artmasıyla cirolar da iki katına çıktı. Yani bu yıl Alaçatı’da esnafın da yüzü gülüyor" diye konuştu.<br /><br /> KAZANCA İNTERNET SİTELERİ ORTAK<br /><br /> Baylav, Alaçatı’da sırf kazançlı diye bilinçsiz bir şekilde mekan açılmasının yatırım değil turizm kalitesine zarar olarak algılandığı yönündeki endişeleri de paylaştığını dile getirdi. Ruhsatlı veya kaçak bazı işletmelerin derneğe üye olmadığı için bilgi paylaşımına ortak olamadığını, bu yüzden de kazanç elde etmek için indirim sitelerini kullandığını anlatan Baylav, "Kazancının yüzde 15’ini bu indirim siteleriyle paylaşan bu kimseler öte yandan da bizim fiyat politikamızı düşürüyor, rekabetin şekil değiştirdiği ortamda kaçınılmaz olarak kalite de etkileniyor" dedi.<br /><br /> 8 OTEL 300’E ÇIKTI<br /><br /> "Alaçatı taş otelle başlayan 8 otelin macerasıdır" diyen Baylav, bu sayının bugün 300’ü bulduğunu, bütün bu otellerin ve diğer işletmelerin butik turizm anlayışına göre sürekli denetlenmesi gerektiğini, bunu da dernek aracılığıyla gerçekleştirdiklerini belirtti. Baylav, "Kalite ve çizgiyi aşağı çeken bu tarz otellerin derneğe üye olarak bilinçlendirilmesi için savaşıyoruz. Çünkü biz kaliteli hizmet, kaliteli üretim ve gelenleri müşteri değil misafir olarak gören bir anlayışı paylaşıyoruz" diye konuştu.<br /><br /> 'İMARDAKİ TİTİZLİK SÜRMELİ'<br /><br /> Bu başarının devam etmesi için ayrıca imardaki titizliğin de devam ettirilmesi gerektiğini vurgulayan Alaçatı Turizm Derneği Başkanı Hüsnü Baylav, "Belediyenin çok dikkatli olması lazım. Bizim gelen misafirimize, yerli ya da yabancı, özen göstermemiz lazım ki başka noktaların iç turizminde rekabetine maruz kalmayalım. Çabuk büyüyoruz, Alaçatı turizmi hızla yokuş aşağı gidiyor. Önümüzdeki yerel seçimler sonrasında yeni imar planları açılacaktır. Golf ve sörf turizminin gelişimini, yeni bağlantı yollarını da hesaba kattığımızda buraya kazandırılacak artı 15 bin yatakla turizm de 12 aya yayılacaktır. Bu yüzden biz gelişime açığız, ancak bizim farkımızı ortadan kaldıracak işletmelere de karşıyız. Burada ticaret yapan antik dokuyu bozmadan yapmalı" değerlendirmesini yaptı.<br /><br /> 'BİR LAHMACUNUN FİYATI 50 LİRA DEĞİLDİR'<br /><br /> Hüsnü Baylav, Bodrum’da bir işletmenin 50 liraya bir lahmacun ve ayran satmasıyla birlikte çok tartışılan fiyat konusunda da değerlendirme yaptı. Baylav, "Bir kalitenin fiyatı vardır, bir de fahiş fiyat vardır. Bir lahmacunun fiyatı 50 lira değildir. Bizde 50 liraya en kaliteli, temiz ve sağlıklı yiyeceği bulabilirsiniz. Bizim restoranımız da ahşap sandalyesiyle, metal çatal bıçağıyla, özen gösterilmiş dekorasyonuyla misafirlerine hitap eder. Müşterilerine değil. Biz kalitenin fiyatını veriyoruz" dedi.<br /><br /> <br /><br /> BT(İÖ/CK) </p></p>