Mainz AKM, 11 yıldır onlarca etkinlik düzenlemesiyle, özellikle de dernek bünyesindeki kadın ve gençlik kollarının aktif faaliyetleriyle çevresinde ve AABF bünyesinde yakından tanınmaktadır. 

Pandemi sonrası salgın nedeniyle uygulanan zorunlu kısıtlamalar hemen her yerde olduğu gibi, Mainz'de de çeşitli sorunlar yaratmış. Her şeye rağmen uzun süredir hayalini kurdukları bir dernek binası satın alma planı ise nihayet gerçekleşmiş.

Kısaca da olsa Mainz AKM'i dernek yönetcilerinin anlatımlarından tanıyalım..   

"Bizde klasik bir başkanlık sistemi yok. Elbette dernekler yasasına göre mahkemenin onayladığı birinci ve ikinci başkanlarımız var, fakat bu tamamen kâğıt üzerinde böyle. Bizde başkanlık her 3 ayda bir değişiyor. Yani dönemsel başkanlık sistemi oluşturduk. Yönetim kurulumuzun her üyesi sırası geldiğinde „Başkan“ oluyor ve 3 aylığına tam yetkili olarak görev yapıyor."

Avrupa Postası: Mainz Alevi Kültür Merkezi Cemevi yönetim ve üyeleri olarak yeni ve büyük bir bina satın aldınız. Öncelikle sizleri kutluyoruz.

Son bir kaç yıldır Mainz AKM çok konuşuluyor. Bize biraz Mainz AKM‘nin yönetim anlayışını anlatır mısınız?

-Esra Yıldız: Biz 3 yıldır yönetim kurulu'nda hizmet veriyoruz. Bizden önce faaliyet yürüten kurucularımızın ve pek çok canımızın 11 yıllık bir emeği var. Hitap ettiğimiz çok geniş bir kitle olmakla beraber, 220 üye sayısına ulaştık. AABF'ye bağlı bir kurumuz. Geçen yıl AABF'nin RLP Eyalet Hükümeti'yle yapmış olduğu „Hak Eşitliği Anlaşması“ sonrası, 'Dernek' statüsünden 'Topluluk' statüsüne geçiş yaptık. Yönetim kurulumuzu çok renklilik prensibi ile oluşturduk, değişik milliyetlerden, farklı farklı ocak ve geleneklerden oluşturduğumuz aday listemiz seçildi ve 3 yıldır görevdeyiz.

-AP: Bildiğimiz kadarıyla çok farklı bir yönetim anlayışı geliştirdiniz. Biraz bunu açabilir misiniz? Sizin yönetim kurulunuzu diğerlerinden ayıran nedir? Sadece çok renkli yapısı mıdır?

-Yusuf Karadaş: Değil tabii ki, bu çok önemsediğimiz bir özelliğimizdir, fakat biz şimdiye kadar denenmemiş bir sistemi oluşturduk. Bizde klasik bir başkanlık sistemi yok. Elbette dernekler yasasına göre mahkemenin onayladığı birinci ve ikinci başkanlarımız var, fakat bu tamamen kâğıt üzerinde böyle. Bizde başkanlık her 3 ayda bir değişiyor. Yani dönemsel başkanlık sistemi oluşturduk. Yönetim kurulumuzun her üyesi sırası geldiğinde „Başkan“ oluyor ve 3 aylığına tam yetkili olarak görev yapıyor. Bu başlangıçta çok tartışıldı, itiraz edildi. Bilirsiniz, yeni olan önce kabul görmez ve tartışılır, fakat uygulama zamanla herkesin sempatisini topladı, çok olumlu tepkiler aldık ve 3 yılın sonunda bugün, bu sistemin olabilirliğini kanıtladık.

-AP: Bunu yapmaktaki amacınız neydi? Bütün örgütlenmelerin, derneklerin, federasyonların, sendikaların başkanları var. Ülkeler, devletler „Başkanlık Sistemi“ ile yönetiliyor. Siz buna neden itiraz ettiniz ve büyük bir tepkiyi göze alarak, dönüşümlü başkanlığı nasıl uyguladınız?

LİDER ZAMANLA HER ŞEYİ BELİRLEYEN TEK ADAMA DÖNÜŞÜYOR

-Esra Yıldız: En çok karşılaştığımız soru bu. Başkanlık sistemi bireyin öne çıktığı bir sistemdir. Yönetim kurulları artık günümüzde sadece ellerini kaldırarak oy veriyorlar, bu da zamanla lider örgütlenmesine dönüşüyor. Lider zamanla her şeyi belirleyen tek adama dönüşüyor.

-Yusuf Karadaş: Yönetim kurulları kollektif yapılardır. Kollektif emeği oluşturabilen yapılar, dernekler var tabii ki, fakat bunun işletilmediği yerde yozlaşmalar oluşuyor ve başkan zamanla her şeyi belirleyen tek adam haline geliyor. Halbuki halk örgütlenmeleri yatay örgütlenmeler olmalıdır. En geniş katılımın sağlandığı, hayalini kurduğumuz demokrasinin yaşandığı örgütlenmeler olmalıdır.

-AP: Peki gelinen noktada 'Dönemsel Başkanlık' sisteminizde ''başardık'' dediğiniz kazanımlar nelerdir?

-Esra Yıldız: En önemlisi herkes kendi egosuna karşı zafer kazanmış oldu, çünkü „mikrofon“ elden ele dolaşıyor. Öte yandan amaçlarımızdan birisi de eğitimdi. Hepimiz, insiyatif kullanma, kitle karşısında hitabet yeteneği, sorumluluk alma, sorunlar karşısında muhatap olabilme, toplantı, panel, etkinlik gibi yönetimi ilgilendiren pek çok konuda kendimizi eğitmiş olduk. Ayrıca görev dönüşümünden dolayı yorgunlukların önüne de geçmiş olduk.

FARKLILIKLARIMIZI TARTIŞARAK ORTAK NOKTALAR OLUŞTURUYORUZ

-Yusuf Karadaş: Şunu da eklemek gerekiyor; Alevi dernekleri sahip olduğu kitle renkliliğinden dolayı pek çok siyasi düşünce farklılıklarını da içinde barındırıyor. Bizim oluşturduğumuz yönetim kurulu da bu renklilik dikkate alınarak oluşturuldu. Hepimiz sadece farklı Alevi süreklerinden gelmiyoruz, aynı zamanda farklı farklı siyasi geleneklerden geliyoruz ve bugüne kadar hiç bir sorun yaşamadık. Farklılıklarımızı tartışarak ortak noktalar oluşturuyor, o ortak noktalarda kararlar alıyoruz. Farklılığı bırakın tam aksine biz yönetim kurulu olarak çok iyi dostluklar oluşturduk. Ayrıca yönetim kurulu toplantılarımız herkese açıktır. İsteyen herkes katılabilir.

-AP: Yeni bir bina satın aldınız. Bu binada neler yapmayı düşünüyorsunuz?

DOSTLARIMIZIN DAYANIŞMA GÖSTERMESİNİ İSTİYORUZ

-Esra Yıldız: Büyük bir bina almak zorunluluk olmuştu. Sadece üye sayımız değil, aynı zamanda hitap ettiğimiz kitlenin sayısı da arttı. Yaptığımız Cem'lere, Cuma günleri yemekli türkü akşamlarımıza, kahvaltılarımıza, panellerimize eski binamız yetersiz kalıyordu. Bunun için bizden önce emek veren yönetici arkadaşlarımız ile biraraya gelip karar aldık. 30 kişilik gönüllü „Yer Alma Komisyonu“ kurduk ve yola çıktık. Fakat daha çalışmaya başlar başlamaz pandemi geldi. Konserlerimizi, etkinliklerimizi iptal etmek zorunda kaldık. Tüm bu olumsuz koşullara rağmen çalıştık ve büyük bir bina satın almayı başardık. Maddi olarak çok büyük bir sıkıntı içerisindeyiz. Tüm dostlarımızın duyarlılık gösterip dayanışmada bulunmasını istiyoruz.

-Yusuf Karadaş: Aldığımız yeni bina sadece Mainz Alevi halkının değil, aynı zamanda tüm demokrasi güçlerinin de mekânıdır. Tüm demokratik kurumlar etkinliklerini, panellerini, konserlerini Mainz AKM binasında yapabilecekler. Mainz ve çevresindeki demokrasi güçlerine bir mekân kazandırmış olduk. Bize destek veren tüm canlarımıza, dostlarımıza teşekkür ediyoruz.

-AP: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

-Esra Yıldız: Gerçekten binada yapacağımız değişiklik ve tamirat için maddi desteğe ihtiyacımız var. Bu bina kendisine Aleviyim, demokratım, ilericiyim diyen herkesin kullanımına açık olacak. Bu nedenle lütfen maddi dayanışmayı herkes bir görev olarak görebilsin ve büyük-küçük demeden katkı sunabilsin. Mainz AKM Cemevi Yönetim Kurulumuz adına bize söz hakkı verdiğiniz için teşekkür ediyoruz.

„Derya da Bir Damla da Sen Ol“ Online Kampanya Linki:

https://www.betterplace.org/de/projects/88741?utm_campaign=user_share&utm_medium=ppp_stats&utm_source=Link