Silivri Cumhuriyet Savcılığı’nca hazırlanan iddianamede Mahkeme Başkanı Ömer Diken ile üye hakimler Ali Efendi Peksak ve Murat Üründü mağdur olarak yer aldı. İddianamede Balyoz davası kapsamında Hasdal Cezaevi’nde tutuklu olan Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok’un 11 Ekim 2011 tarihli 56. duruşmada savunmasını yaparken kurul halinde çalışan mağdurları hedef aldığı belirtildi. Savunmasında “Beşiktaş Adliyesi’nin bu hukuk tanımaz, kendilerini Türk yargısı üzerinde görev hukuk anlayışları" ve “Dünyanın hiçbir ülkesinde kendi ordusunun askerleri hakkında sahte belgelere dayanan asılsız suçlamalara itibar edip onların özgürlüklerini, haklarını böylesine acımasızca gasp eden başkaca mahkeme yoktur" cümleleriyle yargılamayı yapan heyette bulunan hakimlere aleni şekilde hakaret ettiği kaydedildi. İddianamede Üçok’un “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret" suçundan 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi. MAHKEMELER RİYAKARLIK YAPARLAR MI?" SÖZÜNE DAVA Balyoz davasının sanıklarından emekli Albay Kubilay Aktaş hakkında da Mahkeme Başkanı Ömer Diken ve üye hakimler Ali Efendi Peksak ve Murat Üründü’ye hakaret suçundan dava açıldı. Aktaş’ın 6 Ekim 2011 tarihli duruşmadaki “Ben neden suçluyum? Cevap veremiyorsunuz değil mi? Yüreğiniz yetmiyor cevap vermeye. Ama demişler ki mahkeme kadıya mülk değildir, gün olur devran döner, keser döner sap döner, gün olur hesap döner. Suç üretim makinesi çetesi mensupları ve uygulayıcıları buraya gelip hesap verecekler" ve “Mahkemeler riyakar olur mu? Mahkemeler riyakarlık yaparlar mı?" sözleri ile mağdur hakimlere hakaret ettiği belirtildi. Aktaş’ın da 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi. VARDİYA BİZDE PLATFORMU SORUMLUSUNA DA DAVA Öte yandan Silivri Cezaevi yanında kurulan “Bizde Platformu" çadırının sorumlusu Hıdır Hokka hakkında da davanın iddianamesinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese ile 5 üye hakim, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken ile 3 üye hakim ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma savcıları Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın mağdur olarak yer aldı. Sanık Hıdır Hokka’nın olay günü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ziyareti sırasında konuşma yaptığı belirtildi. Hokka’nın konuşmasında “Dört yıldır ben burada 1. Ergenekon, 2. Ergenekon, Balyoz, Andıç, hepsini izliyorum. Burada gerçekten ne hukuk, ne adalet ne vicdan, ne 12 Eylül, ne 12 Mart yasaları var. Diyorlar ya işte sıkıyönetim mahkemeleri. Öyle değil arkadaşlar. Onları arar hale getirdiler. Ben 12 Mart’ta da 12 Eylül’de de yargılandım. Onların bir namusu vardı. Bu mahkemelerin namusu, vicdanı yok" dediği ifade edildi. Bu sözlerin, mağdur hakimlerin ve savcıların onur ve saygınlığını rencide edebilecek olgu isnat ettiği vurgulanan iddianamede, kullanılan ifadelerin, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği, eleştiri sınırını aşan ifadeler olduğu kaydedildi. Bu sözlerin ayrıca tarafsızlıkları ve bağımsızlığı Anayasa, Uluslararası Sözleşmeler ve yasalar ile teminat altına alınmış hakimlere ve savcılara hakaret niteliğinde olduğu anlatılan iddianamede sanık Hokka’nın “hakaret" suçundan 1,5 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. (BB)